En Eski Marie Curie - Bilim Uğruna Feda Edilen Bir Hayat Sözleri ve Alıntıları
En Eski Marie Curie - Bilim Uğruna Feda Edilen Bir Hayat sözleri ve alıntılarını, en eski Marie Curie - Bilim Uğruna Feda Edilen Bir Hayat kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Daha fazlasını yapmasak da her birimiz bir parça bilgi parıltısı yakalayabilirsek insanlığın gerçek hakkındaki rüyasına mütevazı ve yetersiz olan bir şeyler katabiliriz.
Karanlığımız içinde görünen evreni şekillendiren büyük planın belirsiz ışıkları bize parça parça gösterilen bu küçük mumlar sayesinde olacaktır.
Bilimin öyle güzelliklere sahip olacağına ve ruhani gücünün bir gün dünyayı şeytanlardan, cahillikten, fakirlikten, hastalıklardan ve savaşlardan kurtaracağını düşünenlerdenim.
Belirgin yollar arayın...
Her çağın kendi rüyası vardır. O halde dünün rüyalarını bir kenara bırakın. Bilginin meşalesini alın ve geleceğin sarayını inşa edin"
"Madam Curie'nın kendisini görmeye gelenlere tek bir mesajı vardır: insanlara daha az, fikirlere daha fazla ilgi gösterin."
Sayfa 9Kitabı okudu
Nobel ödülünü kazanan ilk kadın, iki Nobel ödülünü alan ilk kişi ve çocuğu da Nobel ödülü almış olan ilk Nobel ödülü sahibi unvanlarını kendinde toplayan Marie Curie'yi hiç kuşkusuz Einstein'in şu sözleri daha mutlu ederdi:
"Marie bütün ünlü insanlar arasında, sahip olduğu üne karşın hiç yozlaşmamış tek kişidir"
“Madam Curie’ nin kendisini görmeye gelenlere tek bir mesajı vardır: İnsanlara daha az, fikirlere daha çok ilgi gösterin.”
Sayfa 9
“Bu teklifin bana yapılmasına yol açan acımasız koşullar altında bundan duyduğum onur da çok acı vericiydi.”
Sayfa 96
Marie Curie tarihe "bilim için ölen kadın" olarak geçti.
Sayfa 15
“Madam Curie’nin kendisini görmeye gelenlere tek bir mesajı vardır: İnsanlara daha az, fikirlere daha fazla ilgi gösterin.”
Cin fikirli bilim insanı Frederick Soddy’nin dediği gibi, “Pierre Curie’nin en büyük keşfi Marie Sklodowska’ydı. Onun en büyük keşfiyse radyoaktivite oldu.”
4 Haziran 1934'te gözlerini hayata yumduğunda, yıllar süren mücadelesinin izleri ellerine de yansımıştı. Parmakları nasır ve radyasyon yanıklarıyla doluydu. Marie Curie tarihe "bilim için ölen kadın" olarak geçti.
Bütün Sklodowska çocukları okulda çok parlak ve mükemmeldiler ama en parlakları Manya idi. Dört yaşındaydı ve ablası Bronya'nın okumayı sökme mücadelesini izlerken Bronya'nın kitabını kaptı ve ilk cümleyi tek seferde okudu. Sonra etraftakilerin şaşkın bakışlarını farkedince affedilmez bir hata yaptığını düşünerek ağlamaya başladı: "İsteyerek yapmadım" diye üzüntüyle sızlandı, "ama o kadar kolaydı ki..."
İşte bu noktada sahneye Pierre Curie çıkıyordu. Uranyum ışınları tıpkı X ışınları gibi içinden geçtkleri havayı "iyonlaştırma" özelliğine sahipti. Bir başka deyişle ışınlar havanın molekülünden bir elektron koparabiliyordu. O molekül de elekrik yükü açısından nötr iken artık yüklü bir moleküle dönüşüyordu.
"Mineralden baryumca taşınan radyumu çıkardım ve bunu klorür halindeyken, ayrımlamalı kristalleştirmeye tabi tuttum. Radyum en az çözünür parçalar halinde birikti.Yılın sonunda sonuçlar radyumun polonyuma göre daha kolay ayrılacağını gösterdi, onun için çabalarımızı bir yönde yoğunlaştırdık."
"Saf radyum tuzlarını görmek ve radyumun ağırlığını ölçmek için büyük arzu duyuyordu."
"Deneyimizden elde ettiğimiz sonuç, pekblendin içinde gerçekten radyoaktif elementler olduğunu ama bu elementlerin cevherdeki oranlarının miyonda bire bile ulaşmadığını gösteriyordu. Aradığımız maddenin, cevherin içinde bu kadar az miktarda bulunduğunu bilseydik acaba bütün olanaksızlıklara karşın araştırmamızı sürdürür müydük, bunu kimse bilemez. Şimdi söyleyebilecek tek şey şu ki, çalışmalarımızdaki sürekli ilerlme, giderek artan zorluklara karşın, bizi heyecan dolu bir araştırmanın içine çekmişti."