İlkin, hikayenin kısaca konusundan bahsedecek olursam: Sawyer adındaki gencin -kendisini hayata döndürmek için ölen- sevgilisi Rosalie'yi diriltmek için "Ölü Adamın Tarifi" adlı kitabı kullanarak çıktığı yolculuğu anlatıyor. Bolca karaktere sahip ve farklı bir evrende geçen bu eser, size aşka kavuşmak için verilen mücadeleyi ve yalnızlığın neler getirebileceğini de gösteriyor.
Rosalie ve Sawyer'ın aşkı çok güçlü. Daha evlenmeden birbirlerinden ayrılan bu çiftin kavuşmak için verdikleri savaş da bir o kadar takdirde şayan. Yer yer komik sahneler okuyorsunuz, yer yer duygulanıp, yer yer de şaşırıyorsunuz. Durum böyle olunca mangaya kötü demek hiç yakışık almaz. Fakat bazı yerlerinde sıkılmadığımı söylersem, yalan söylemiş olurum. Söz gelimi 3. Ciltte bir tık bunu hissettim. Geriye dönüş sahneleri tatlı da olsa hâlâ en merak ettiğim kısım tarifin tamamlanışı olacak. Açıkçası okumadan sömizlere baktığımda ilk ciltten birbirlerine kavuşacaklarını sandım. Bu yüzdendir ki beklentim bir tık değişti. Lâkin 4. Cildi - bir tık zorla da olsa- okuduğumda heyecanım yerine geldi. Son cildini de merakla bekleyeceğim.