Edebiyatta olsun, resimde olsun, mimaride olsun, matematikte olsun, nerde olursa olsun, gereksiz karmaşa hoş değildir, yorar. Yalın, duyularımıza daha hoş gelir ve daha etkilidir. Yazında örneğin, eğer bir tümce bir düşünceyi, bir duyguyu, bir olayı, bir durumu anlatmaya yetiyorsa, ikincisine gerek yoksa, o gereksiz ikinci tümce orada olmamalı. Gereksiz uzun tümcelerden kaçınılmalı. Bir tek sözcük, yerinde kullanılmışsa ve iyi seçilmişse, koca bir sayfanın işlevini görebilir.
Resimde de öyle. Gereksiz çizgiden, gereksiz renkten kaçınmalı. Sanatçıdan düşüncesini, görüşünü, duygusunu en az enerjiyle anlatabilmeli.
Yalına ve güzelliğe ulaşmak hiç de kolay değildir. Kolay olsaydı, herkes sanatçı olabilirdi. Picasso'nun bir dizi boğa taşbaskısı vardır. Ardarda, birkaç gün içinde yapılmıştır. İlk taşbaskıda bütün ayrıntılarıyla oldukça gerçekçi bir boğa görürüz. İkinci taşbaskıda daha az ayrıntı vardır. Son taşbaskıda üç beş çizgi kalmıştır salt. Bu son taşbaskı öylesine yalındır ki, Evren Paşa gibi, “bunu ben de yaparım,” dedirtir insana.