Beni Saint-Martin bulvarında küçük bir dükkâna götürdü ve oradan bana; zavallı canım anacığım!; hem de hangisini beğendiğimi sorarak, bir gümüş su kupası ile çatal, biçak, kaşık aldı. En ucuzudur diye en sadelerini beğendim. Beni öptü; gönülöylezekidirki!
Hafıza ne korkunç bir Allah vergisi! Acaba insanı hangi günahından ötürü cezalandırmak için Allah bu iyiliği ona yükledi? İyi hatıralar da var derler. Var, amma mes'ut olduğumuz müddetçe fakat ilk yasta, ilk vicdan azabında bütün bu iyi hatıralar uzaklaşıyor ve peşleri sıra koşacak olursak dönüp bizi tå kalbimizden vuruyorlar.