Medya Demokrasisi Sözleri ve Alıntıları
Medya Demokrasisi sözleri ve alıntılarını, Medya Demokrasisi kitap alıntılarını, Medya Demokrasisi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Genellikle çelişkiler manipüle edilip, onlara yeni bir “görüntü” kazandırılır. Fakat bu, hesap gününü yalnızca erteler ve günü geldiğinde sıradan yurttaşların hoşnutsuzluğunu ağırlaştırır.
Sayfa 71 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Haziran 2004Kitabı okudu
Konuşmada en güçlü olumlu tepkiler alan özel sözcükler
Konuşmada en güçlü olumlu tepkiler alan özel sözcükler ya da temalar saptandıktan sonra, adayın bunları tekrar tekrar, yinelemesi istenir. 1992 1996 seçimlerinde Bill Clinton’un durmadan tekrarladığı “orta sınıf” ve çalışkan aileler” ifadeleri, bu sloganların odak gruplarının gözündeki
popülerliğini yansıtmaktaydı.
Sayfa 78 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Haziran 2004Kitabı okudu
şimdiki an, geçmiş zaman olur olmaz eskir
Kitle iletişim araçlarının temel ürünü olan yenilik, tüketim mallarından farklı olarak, sunulduğu anda buharlaşır. Ve kullanım değerini yitirmekle, ticari değişim değerlerini de kaybeder. Daha yeni duyurulan bir yenilik, şimdiki an, geçmiş zaman olur olmaz eskir; hâlâ yeni bir şeyin yolda olduğu ima edilmedikçe, zamanın geçişiyle, yeni bir “şimdiki an”ın ortaya çıkışıyla meta olarak değersizleşir.
Sayfa 59 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Haziran 2004Kitabı okudu
“konusuz siyaset”
Çağımızın medya demokrasilerinde “konusuz siyaset” denilen durumlar giderek daha fazla yaygınlaşıyor. Konusuz siyaset kavramı, herkesin anlayabileceği biçimde kamuya açıklanmış politika boyutundan yoksun kurmaca olaylara işaret eder. Örneğin, bir hükümet görevlisi büyük bir medya tantanasıyla başkentte bir basın toplantısı yapıp şu ya da bu konunun “birinci öncelik” olacağını ilan ettiğinde, aslında politika boyutunun alışılmış karakteristiklerinden, yani eleştirel olarak incelenebilen özel bir içeriğe ve sorun çözme yaklaşımına sahip eylem planından yoksun bir siyasal olay sahnelemiştir.
Sayfa 32 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Haziran 2004Kitabı okudu
Televizyondaki bir panel, sav ve karşı sav alışverişine yoğunlaşarak bir konuyu berraklaştırabilir ya da sahte berraklaşma üretebilir. Son çözümlemede şovun yönetmeni eğlenceyle ilgilenir; bu nedenle izleyicinin izlediği şeye tepkisini gerçekte belirleyen şey, şovun hükümran üretim değerlerine göre dikkatle kurgulanmış sesler ve hareketlerdir.
Sayfa 52 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Haziran 2004Kitabı okudu
Mevcut olaylarla ilgili haberler, rakip medya haberi daha önce vermişse değerlerinin çoğunu kaybederler ve epeyce bir aradan sonra yeniden yayınlandıklarında ise tamamen değersizleşirler.
Sayfa 59 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Haziran 2004Kitabı okudu
Haber olabildiğince “resimli” olmalı
Dolayısıyla televizyonun ön-yapım kuralları belli katı kurallara boyun eğer: Haber olabildiğince “resimli” olmalı ve her şey, izleyiciyi koltuğuna mıhlayacak şekilde sunulmalı. Televizyon sahicilik ve doğrudanlık havasını, konuların en azından başlangıçta her zaman inandırıcı görünmesini sağlayan bu resimsellik niteliğine borçludur. Sıkı eğlence düzeni ve aralıksız heyecan, uzaktan kumandanın tiranlığından kaynaklanır.
Sayfa 104 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Haziran 2004Kitabı okudu
açıkça bu soruyu beklemiyordu ve kurmayları hazır yanıtlar konusunda
George W. Bush’un seçimlerden yaklaşık bir ay önceki kampanyasından bir seçki, biraz önce tartışılan kalıbı örnek olacak şekilde açığa vurur. Yurttaşlarla yapılan bir toplantı sırasında izleyiciler arasında bulunan bir kadın bir soru sordu. Bush açıkça bu soruyu beklemiyordu ve kurmayları hazır yanıtlar konusunda onu eğitmemişti. Kadın, arkadaşları Bush’a neden oy vermeleri gerektiğini sorduklarında hangi yanıtı vermesi gerektiğini sordu. Uzun süren bir kafa karışıklığından sonra aday, soru soranı açıkça düş kırıklığına uğratan bir dizi akılsızca yanıt vermeye başladı. Bu olaydan bir haber yapmanın sahiden bilgilendirici tek yolu, sahte başlangıçlardan, tepkilerden ve düzeltmelerden oluşan bütün süreci sergilemek olurdu;
Sayfa 59 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Haziran 2004Kitabı okudu
Neyin nasıl haber yapılmasıyla ilgili medya kararları
Neyin nasıl haber yapılmasıyla ilgili medya kararlarını yöneten ölçüt her zaman olduğu gibi en fazla ilgiyi çekmektir. Sonunda balığın önüne sarkıtılan solucanın, balıkçının ağız tadına uygun fazla bir şeyi kalmaz.
Sayfa 101 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Haziran 2004Kitabı okudu
“Solucan balıkçının değil, balığın hoşuna gitmelidir.”
Kültür sanayiini planlayanların makul şiarı her zaman şuydu: “Solucan balıkçının değil, balığın hoşuna gitmelidir.” Bu, herhangi bir ihmalden ya da beğeni karışıklığından değil, medya ekonomisinin baskılarından kaynaklanan bir kuraldır.
Sayfa 99 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Haziran 2004Kitabı okudu