Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Modern Türk Edebiyatının Ana Çizgileri

Kenan Akyüz

Modern Türk Edebiyatının Ana Çizgileri Sözleri ve Alıntıları

Modern Türk Edebiyatının Ana Çizgileri sözleri ve alıntılarını, Modern Türk Edebiyatının Ana Çizgileri kitap alıntılarını, Modern Türk Edebiyatının Ana Çizgileri en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tanzimât Devri, hemen her alanda, eski ile yeninin yanyana bulundukları zorunlu bir intikal ve ikilik devridir.
Tiyatro meraklılarının başında ise, bizzat padişah vardı. Arasıra yabancı trupların oyunlarına gittiği ve yanında şehzadeleri de götürdüğü gibi; aynı zamanda bütün Müslümanların dinî reisi olduğu için, Hıristiyan icadı eğlencelere gitmesini uygun görmeyenlerin çıkardıkları dedikodular üzerine, tiyatro merakını kendi imkânları ile gidermeye karar vererek, Dolmabahçe Sarayı civarındaki silah deposunu bir tiyatro binası haline getirtti ve saray halkı için yabancı truplara burada özel oyunlar verdirdi.
Reklam
2. Mahmut...
Ancak halk, cahil ve müteassıp olduğu için çağdaşlaşma yolundaki her hareketi Hristiyan dünyasına mal ediyor ve bu konuda başı çekene de Gavur padişah adını takıyordu.
Sayfa 11
Müslüman halkın kimlik belgelerinde "Milleti"hanesinin karşısına -milli-yeti ne olursa olsun-hep "İslam" yazılan bir ülkede, milliyet kavramı henüz bilinmeyen bir şeydi.
Sayfa 29 - İnkılap kitapeviKitabı okudu
Ancak halk, cahil ve müteassıp olduğu için, çağdaşlaşma yolundaki her hareketi Hıristiyan dünyasına mal ediyor ve bu konuda başı çekene de Gâvur Padişah adını takıyordu.
Sayfa 11 - İnkılap KitapeviKitabı okudu
Tiyatro
Anadolu Türkleri arasında dramatik türün ne zaman başladığı ve ne gibi örnekler verdiği mesele, henüz kesin olarak aydınlanmış değildir.
Reklam
Tanzimat devri edebiyatı
Tanzimat devri edebiyatının ilk aşamasında, (1860-1876) Avrupalılaşma işlemi zaruri olarak “divan edebiyatına aralıksız saldırıp onu gözden düşürme, yani çağdaş bir Türk edebiyatına alan açma, Fransız edebiyatının başlıca türlerini getirme, bu edebiyatın klasik ve romantik okullarının başlıca yazar ve şairlerini tanıtma, eski nazım ve nesir dillerinin dışında yeni bir edebi dil yaratma yönlerinde gelişmiştir. Bunlara, Fransız edebi türleri hakkındaki ciddi teorik bilgiler de eklenmelidir.
Şinasi’nin Türk şiiri üzerindeki yenileştirme çabaları Fransa’dan ilk dönüşü ile başlar. Gerçekten Fransa’ya gitmeden önce Reşit Paşa’ya yazdığı bir kaside ile dönüşünden sonra aynı kişi için yazdığı diğer üç kaside arasında gerekt dil, gerekse biçem ve gerekse içerik bakımından olan ayrılıklar bunu açıkça göstermektedir.
Serveti Fünûn Dışı Edebiyat
Mehmet Akif’e göre; medeniyetin gerçek kaynağı Müslüman Doğu’dur. Ona medeni üstünlüğünü kaybettiren sebepler, asırlardır süren dini taassub, cehalet, sebatsızlık, tembellik ve kendine güvensizliktir. Yoksa İslam dini ilerlemeye asla engel değildir.
Şiir
Tanzimat edebiyatında nesirden sonra yenileştirildi ilk tür, şiirdir. Roman ve piyes gibi türler henüz denenenden, şiir üzerinde bazı yenileşmelere başlanmıştı
Reklam
Anlaşılması güç bir "Milli Tiyatro" görüşüne saplanarak içinde yaşadığı topluluğun gerçeklerinden uzaklaşan, hatta onları küçümseyen Hâmid, bu garip davranışı sonunda, Tanzimat devri tiyatrosunun başlangıçtaki sosyal muhtevasını tersine çevrilenlerin en güçlü ve en verimli olanıdır. Böylelikle, Türk tiyatrosu da, yavaş yavaş, yeniden ferde yönelerek, daha çok, bir karakter tiyatrosu haline girer
Sayfa 65 - İnkılap KitabeviKitabı okudu
Şiirin tek amacı olan güzellik, tabiatta ve insandadır.
Sayfa 50 - İnkılap KitabeviKitabı okudu
Ziya Paşa'nın şiirleri, Hece ile yazılmış birkaç şarkısı istisna edilecek olursa, teknik bakımından tamamıyla Divân nazmına bağlıdır. Hayallerinde ve duyuş tarzında da, eskiden ayrılmış sayılamaz. Onun şiirlerinde Divân şiirinin hayal unsurlarına mazmunlarına çok bol olarak rastlanır. Kullandığı temalar içinde en geniş yeri tutan "aşk" temasında da Divân şiirinin anlayışını aşabilmiş değildir. Lirik manzumelerinde eski şiirin bütün estetik unsurları yer alır. Bu yönlerden Ziya Paşa'yı batılı Türk edebiyatının tam bir temsilcisi olarak kabul etmeye imkân yoktur.
Sayfa 45 - İnkılap KitabeviKitabı okudu
Ahmed Midhat'tan sonra hikâye ve roman tarzını ilk deneyen Şemseddin Sami'dir. 1873 yılı başında fasikül halinde nesrine başlanan Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat adlı romanı romantik bir aşk macerasını anlatır. Devrin milli roman anlayışına da uygun olan bu roman, gerek teknik ve gerekse karakter tahlilleri bakımından, çok basit bir durumdadır.
Sayfa 75 - İnkılap KitabeviKitabı okudu
70 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.