Rabbi’l-âlemîn lafzı, Allah kelimesinin sıfatıdır. Meli- ki/Mâliki yevmiddîn ifadesi de öyledir. Bunun manası, ‘Hesap gününde tüm işlerin yöneticisi O’dur’ yahut ‘o gün hükümranlık bütünüyle ve sürekli O’nundur.’ demektir. Aslında Yüce Allah, bütün günlerin sahibi- dir. Ancak kıyamet gününün azameti ve muhteşemliği sebebiyle o günün sahipliği özellikle zikredilmiştir.
Lafza-i celâlden sonra Rabbi’l-âlemîn ifadesi gelmiştir, çünkü rubûbiyyet, O’nun en kapsamlı sıfatıdır. O’nun Rab ismi, bütün varlıklara izafe edilir. O, bütün varlık- ların Rabbi, sahibi, terbiye edicisi, ıslah edicisidir. Âlemlerin Rabbi olan Allah, mü’minlerin kalplerini marifetle, dillerini şehadetle, canlarını yolunda hizmet- le ıslah etmiş, terbiye etmiştir. Yine O, onların kusurla- rıyla birlikte yaptıkları ibadetleri de ıslah etmiş, bunca günahlarını affı ile silmiştir. Nitekim O şöyle buyur- muştur: “Ey inananlar! Allah’tan sakının, dürüst söz söy- leyin de Allah işlerinizi ıslah etsin ve günahlarınızı size ba- ğışlasın.”145 Yine O, nimetleriyle dış dünyayı, rahmeti ile iç dünyaları ıslah eder. Bu yüzden tek başına Rab ismi, yalnızca Yüce Allah için kullanılır, çünkü kâmil manada Rab ancak O’dur, rububiyet de yalnızca O’nundur.