Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Yavuz Tellioğlu

Reklam
Tüm Yaşamın Kutsallığı ve Birliği

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yuga: Dünyanın devirleri. Dört yuga vardır: Krita, Treta, Dva­ para ve Kali Yuga. Her yuganın sonunda, o yuganın onda biri uzunluğunda Sandhya ve gene onda bir uzunlukta Sandhyansa bölümleri vardır. Yuga devirlerinin uzunlukları şöyledir: 1. Krita Yuga 4.800 yıl II. Treta Yuga 3.600 yıl III. Dvapara Yuga 2.400 yıl IV. Kali Yuga 1 .200 yıl Bir tanrı yılı 360 insan yılına eşit olduğundan: 4.800 x 360 = 3 .600 x 360 = 2.400x 360= 1.200x 360= 1 .728.000 yıl 1 .296.000 yıl 864.000yıl 432.000yıl 4.320.000 yıl Buna bir Mahayuga (veya Manvantara) denir. İki bin Ma­ hayuga ve *Kalpa yani 8.640.000.000 yıl yapar ki bu tanrı *Brahma'nın bir günü ve bir gecesine eşittir. Bu hesap *�ig­ veda'da bulunmaz; �igveda ile Mhb. arasındaki bir dönemde oluşturulmuştur. *Mhb.'da akıllı maymun *Hanuman, dünya­ nın devirleri hakkında bilgiler verir. En aydınlık çağ Krita Yuga'dır. Giderek kötüleşir ve en karanlık çağ olan Kali dev­ rinden sonra dünyada yaşam sıfırlanır ve herşeye yeniden başlanır.
Yoni : Kadın cinsel organı. Tek başına veya *Liiıga ile birlikte *Sakti inananlarının tapındığı ve kutsal saydığı cisimdir.
Reklam
Sürya: (Göksel Tanrılar) Güneş yuvarlağını belirtir, güneşi simgeleyen tanrılar içinde en belirli olanıdır. Sürya'ya on kadar ilahi sunulmuştur. Sürya'nın gözünden, çeşitli yerlerde bah­ sedilirse de o, daha çok *Mitra ve *Varuı;ıa'nın, *Agni'nin ve başka tannlann gözü olarak anılır. O, her şeyi ve her yeri gö­ rendir; bütün
Dadhikra: Yedik mitolojide Tanrıların arabalarını süren göksel atlar içinde en göze çarpanlarından biri Dadhikra'dır. Çok sürat­ lidir. Bazen bir kartala, bazen de bir kuğuya benzetilir. Kanadı­ nın olduğu düşünülür. O, *Dasyuları öldüren bir kahramandır. Dadhyaiiç: (Dadhiça) Yedik bir ermiş ismi. *Atharvan'ın oğ­ ludur.
Caimini: *Vyiisa'nın öğrencisi olan bir ermiş. Hocasından Sa­ maveda'yı öğrendiği ve onu yaydığı söylenir. Aynı zamanda Pü.rvamimiinsii felsefesini kuran kişidir. Camadagni: *Bhfigu soyundan bir brahman. Yedi ermişten biridir. Canamecaya: *Parikşit oğlu ve *Arcuna'nın torunu büyük bir kral. *Vaisampayana *Mhb.'yı bu krala anlatmıştır. Babası Pa­ rikşit bir yılan sokması sonucu ölünce yılanları (*Nagalar) kur­ ban etmiştir. Bu kurbanıyla ünlüdür. Catayus: (Catiiyu) *Ramaya�a'da geçen, *GaruQ.a'nın oğlu ve akbabalar kralı olan kuş. *Riima'nın dostu idi. *Rav�a *Sitii'yı kaçırırken onunla dövüşmüş, ancak yenilmişti.
Aca Ekapad: (Hava Tanrıları) Bu tanrının Hint mitolojisinde­ ki yeri ve önemi fazla değildir. Genellikle *Ahi budhnya ile birlikte görülür. Bir yerde bağımsızdır (X, 65:13). Öte yandan başka bir yerde (X, .66:11) Okyanus, Nehir, Hava, Taşkın Sel­ lerle birliktedir. Burada özellikle Ahi budhnya ile (Havanın Yı­ lanı ile) özdeşleştirilmesi çok ilginçtir. Atharvaveda'da (XIII, 1:6) Aca Ekapiid'ın iki dünyayı güçlendirdiği söylenir. Yaska onun adının etimolojik açıklamasını (Nirukta, XII, 29) şöyle yapar: Aca "süren, örıüne katıp götüren"dir; ekapiid ise "tek ayaklı" anlamına gelir. İkisi birlikte "tek ayağıyla süren" veya "tek ayağıyla önüne katıp götüren" anlamındadır. Biçimsel ve işlevsel yönden yoruma açık olan bu tanrı, kimi bilim adamına göre "tek ayaklı keçi"dir (Aca "keçi" anlamına da gelir). Kimine göre ise "doğmamış olan tek ayaklı"dır (Aca = doğmamış). Başka tahminler de vardır. Fakat en akla yakın olasılık, yerden göğe kadar uzanan ve içine aldığı şeyleri yutup götüren "hortum fırtınası" olsa gerektir. X, 66: 1 l 'de Ahi budh­ nya ile·özdeşleştirilmesi de biçiminde yılansa! bir yan oldu­ ğunu düşündürmektedir. Doğada havayla ilgili olarak böyle bir görüntü, hortum tipi fırtınalarda görülür.
GarmJa: Yarı insan yarı kuş mitolojik bir yaratıktır. *Ve­ dalar'da güneşe bir iki kere Garutmat diye seslenilmiştir. Veda sonrası dönemde ise, olasılıkla bu ada dayanarak Garuqa tü­ retilmiş ve bu kuş, tanrı *Vişı�u'nun binek hayvanı (VişQ.u­ ratha) olmuştur. Garuqa kuşların kralıdır (Khagesvara). *Kas­ yapa ve *Dakşa'nın kızlarından biri olan Vinata'dan türemedir. Yılanların baş düşmanıdır (Sarpiirati). Başı, kanatları, pençe­ leri ve gagası, kartal gibi, vücudu, elleri ve ayaklan ise insan gibi düşünülmüştür. Yüzü beyaz (Sitanana), kanatları kırmızı (Raktapakşa), vücudu ise altın sarısıdır (Suvan�akaya). Sam­ pati adında bir oğlu, Unnati (veya Vinayaka) adında bir karısı vardır.
Reklam
Yavuz Tellioğlu
Bir kitabı okumaya başladı
Hint Mitolojisi Sözlüğü
Hint Mitolojisi SözlüğüKorhan Kaya
9.5/10 · 9 okunma
NARKİSSOS ve MEVLANA
Antikçağ Grek mitolojisinde Narkissos, sudaki kendi görüntüsüne aşık olmuştu, o kadar ki su bile içememiş yavaş yavaş eriyip nergis çiçeğine dönüşmüştü. Mevlana Mesnevi'de adeta Narkissos efsanesine gönderme yapiyor: Aşık olmayan biri ırmaktan su içerken, suda sadece kendi yansımasını görür. Aşık olan ise suda Allah'i seyreder. (Eva de Vitray-Meyerovitch, Hz. Mevlana ve islam Tasavvufu (Rumi Ve Sufizm) çev., Prof. Dr. Mehmet Aydin, 2012, Konya il Kültür ve Turizm Müdürlüğü Yayınlari, s. 154 vd) Görsel: Yapay zeka ile John William Waterhouse'un tablosuna ek yapilmiş.
Peki Ya Sürekli “GÖRÜNÜR” Olsaydınız? –
Gyges’in Yüzüğü, Sosyal Medya ve Ahlak Felsefesi Sosyal medya ve artık her adımda bulunan kameralar ile birlikte sanki Gyges’in Yüzüğünün bir versiyonunu takıyoruz gibi. Ama bu sefer bu yüzük bizi herkese görünür kılıyor. Saklanma ihtimalimiz yok. Gelip geçenin göz attığı bir vitrindeymişiz gibi. Yani. Artık bilmeyen yoktur. Dijital çağda sürekli
Davudi Ses
Dağlar ve Kuşların Onunla Beraber Allah’ı Tesbih Etmesi: Allah dağları ve kuşları Hz. Dâvûd’un buyruğuna vermiş, onlar da akşam sabah onun tesbihine katılmışlardır (21/Enbiyâ, 79; 34/Sebe’, 10; 38/Sâd, 18-19). İslâmî kaynaklarda nakledildiğine göre Hz. Dâvûd’un sesi hem çok gür hem de çok güzeldi. Dâvûd o gür ve güzel sesiyle Zebur’u okumaya başladığında kurt kuş durup onu dinler, sesinden dağlar yankılanırdı. . . “İnsanlar, kıyamet günü Allah’ın onlara okuduğu Kur’an’ı işittikleri gibi hiç işitmemişlerdir.” manasına gelen bir hadis-i şerife yer verilmiştir. (bk. Deylemi, no, 987; Suyuti, Cemu’l-cevami, no: 2416)
Fransızca démocratie “halk iktidarı” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Eski Yunanca aynı anlama gelen dēmokrateía‎ δημοκρατεία‎ sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Eski Yunanca dêmos ‎δῆμος‎ “halk, ahali” ve Eski Yunanca krátēs ‎-κράτης‎ “egemen, muktedir” sözcüklerinin bileşiğidir. Daha fazla bilgi için dem(o)+, +krat maddelerine bakınız.
1.274 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.