Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mufidu'l Müstefid fi Kufri Tariki't Tevhid (Muayyen Tekfir)

Muhammed Bin Abdulvahhab

Mufidu'l Müstefid fi Kufri Tariki't Tevhid (Muayyen Tekfir) Gönderileri

Mufidu'l Müstefid fi Kufri Tariki't Tevhid (Muayyen Tekfir) kitaplarını, Mufidu'l Müstefid fi Kufri Tariki't Tevhid (Muayyen Tekfir) sözleri ve alıntılarını, Mufidu'l Müstefid fi Kufri Tariki't Tevhid (Muayyen Tekfir) yazarlarını, Mufidu'l Müstefid fi Kufri Tariki't Tevhid (Muayyen Tekfir) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ebu Derdâ (r.h) öfkeli bir halde Ali’ (r.a)'nın yanına girdi. Ona dedim ki: Seni kızdıran nedir? O şöyle dedi: Vallahi onlarda Muhammed’in (s.a.v) üzerinde olduğu halden, namaz kılmaları dışında başka bir şey bilmiyorum." Dur ve iyi düşün. Eğer, sahabelerin son kalanlarının da hazır bulunduğu tabiin döneminde hal böyle ise, Müslüman nasıl olur da çokluğa aldanır ? ya da bu onun kafasını karıştırır veya bunu batıla delil olarak görmez?
Bu zamanı görse ne derdi acaba ?
Muhammed bin Said isnadı ile Ebu Derda’dan şöyle dediğini haber verdi: "Eğer Allah Resulü bugün aranıza gelse kendi ve ashabının üzerinde oldukları şeylerden sadece namazı bulurdu." Evzai şöyle dedi: "Evzai bu zamana ulaşsa ne olurdu acaba?"
Reklam
Nerede kendisiyle İslam’a tuzak kurulan bir bidat varsa, orada Allah’ın, onu (o bidatı) defeden ve alametleri hakkında konuşan bir velisi vardır.Sen basiretle amel et, niyet et ve ecrini bekle. Allah, şaşkın, sapmış, meftun bidatçıyı senin elinle çevirecektir. Sen böylece Nebi’nin halefi olacaksın. Buna benzer daha güzel bir amelle Allah’a kavuşamazsın.
İlmin ulaşmasından sonra, şirkle ve putlara ibadet ederek Allah'a ve Resul’e isyan etmek, fıtrat, akıl ve zaruri ilim gereği açık bir küfürdür. İnsanların en cahili veya en ahmağı olsa dahi birine “Allah resulüne isyan eden, putlara ibadeti ve şirki terk etmede O’na itaat etmeyen, bununla birlikte (Resule) tabi olduğunu ve Müslüman olduğunu iddia eden bir kişi hakkında ne dersin?" diye sorsan, o, hiçbir delile bakmadan ve de hiçbir alime sormadan hemen zaruri fıtrat gereği şöyle der: ‘O bir kafirdir.’ Bunun dışında bir cevap vermesi ise tasavvur bile edilemez !
Allah'ın kulunu yüceltmesi... Harika !
"Allah canlıları; özellikle de ademoğlunu yüceltmiştir. Öyle ki ona ikrah altında şirk koşmanı mübah kılmıştır. Sen nefsini koruyasın diye, kendi hürmetinin önüne senin hürmetini geçiren ve dahası şiarlarını yüceltmeni, emir ve yasaklarına saygı göstermeni hak edendir. O ki; sana iftira atana had cezasını vacip kılmakla namusunu yüceltti, malını çaldığı takdirde Müslüman’ın elinin kesilmesi ile malını yüceltti, çektiğin meşakkat nedeni ile seferde namazın yarısını senden kaldırdı, çıkarıp-giyme meşakkati nedeniyle sana şefkatinden ayakları yıkamak yerine, mestlere mesh yapmayı meşru kıldı, açlığını bastırmak ve sıhhatini korumak adına sana ölü etini mübah kıldı, hemen uygulanan bir had cezası ya da ertelenmiş bir tehdit ile seni, sana zarar verecek şeylerden caydırdı, senin için harikalar yarattı, sana kitapları indirdi. Tüm bu ikram karşısında seni, nehyettiği şeylere dalmış, emrettiği şeyleri terk etmiş, davetçilerinden yüz çevirmiş şekilde görmesi, sana karşı O’nun düşmanlarına itaat ettiğini görmesi, sana yakışır mı? O, O olduğu halde seni yüceltirken, sen sen olduğun halde, onun emrini ihmal ediyorsun! Kullarının seviyelerini senin için koydu. Babana secde etmekten imtina edeni yere indirdi."
Ebu’l Vefa Kitab’ul Funun’da da demiştir.Kitabı okudu
İmam Ebu’l Vefa İbn-i Akil şöyle demiştir: “Ne zaman ki cahillere ve avama İslam zor geldi; şeriatın kurallarından, kendi nefisleri için koydukları gelenekleri yüceltme yoluna saptılar. Kendilerinden başkasının emri altına girmemek onların kolayına geldi. Onlar bu davranışlarıyla benim nazarımda kafirdirler. Örneğin kabirleri tazim etmeleri, ölülerden ihtiyaçlarını gidermelerini istemeleri, kağıt parçaları üzerine “ey mevlam bana şunu, bunu yap” yazmaları, Lat ve Uzza’ya tapanları örnek almak adına ağaç üzerine yırtık çaputlar atmaları gibi!”
Bunu ondan İbnu’l Cevzi “Telbisu İblis’te, İbn Kayyım “İgasetu’l Lehfan’da nakletmiştir.Kitabı okudu
Reklam
Ebu’l Abbas, zekatı men edenlerin küfrü hakkındaki sözünde şöyle demiştir: “Sahabe şöyle demedi “Sen vucubiyetini ikrar ediyor musun, yoksa inkar mı ediyorsun?” Sahabelerin de halifelerin de böyle bir şey yaptığına dair bir şey bilinmemiştir. Bilakis Ebu Bekir Sıddık, Ömer’e şöyle demiştir:“Allah’a yemin ederim ki, bunlar Resulullah’a ödemekte oldukları bir yuları (yani az olsa bile meydana gelen zekat hakkını) –ya da bir keçi yavrusunu- benden men ederlerse, onun men’ edilmesi üzerine ben muhakkak onlarla harb ederim!” Savaşı, sadece zekatı men etmelerinden dolayı mubah kıldı, yoksa vucubiyetini inkar etmelerinden dolayı değil.
Buhari, Hadis No:1400; Müslim, Hadis No:20.Kitabı okudu
Ibn Teymiyye (r.h):
"Eğer onlar tevhid iddiasında bulunurlarsa, onların tevhidleri sadece sözden ibarettir, ibadet ve amelden değil. Resullerin getirmiş olduğu tevhid, kesinlikle dini ihlasla Allah’a has kılmayı, O’na hiçbir şeyi ortak koşmamayı gerektirir. Onlar ise bunu bilmiyorlar. Eğer onlar kavl ve sözle muvahhid idiyseler onların amelsiz tevhidi vardı demektir. Bu da kurtuluş ve mutluluk için yeterli değildir. Aksine yalnızca Allah’a ibadet edilmesi ve O’nun dışındakilere yönelmeksizin yalnızca O’nun ilah edinilmesi gerekir. La ilahe illallah’ın manası işte budur."
Mecmu’l Fetava, C.9, S.34-35.Kitabı okudu
Kendisine bir bakıp da, Allah Resulü’nün Allah katından; Allah’a ortak koşanlara düşmanlık etmeyi, onları tekfir etmeyi ve din tamamen Allah’ın oluncaya kadar onlarla savaşmayı getirdiğini tefekkür eden ve İslam iddiasında bulunmasına rağmen, şirk koşan kişi hakkında Allah Rasulünün nasıl hükmettiğini öğrenene Allah rahmet etsin.
İbn Kayyım (r.h):
"Büyük şirkin şerrinden ancak müşriklere düşmanlık eden kurtulur.” İyi düşün; İslam, ancak büyük şirk ehline düşmanlık yaparak sahih olur. Eğer onlara düşmanlık etmezse, onlar gibi yapmasa da o da onlardandır."
23 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.