Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Muhammed Bin Abdulvahhab

Muhammed Bin AbdulvahhabKitabu't-Tevhid yazarı
Yazar
9.1/10
66 Kişi
288
Okunma
36
Beğeni
6,9bin
Görüntülenme

Hakkında

Vehhabilik mezhebinin kurucusudur. Kurumunu yapana kadar, gençlik yıllarından başlayarak dindeki pek çok yanlışı düzeltmeye çalışan Muhammed b.Abdülvehhab karşılaştığı zorluklar nedeniyle siyasi destek aldı. Dinde şirke girilmesin diye uğraş veren Muhammed, bazı şehit mezarlarını yıktırması sonucu karşısındaki muhalefet daha da büyüdü. Hayatı bu tür zorluklara göğüs germekle, suikast girişimlerinden kurtulmak ve sürgün edilmekle geçti. 1703 yılında Arap yarımadasına bağlı küçük bir şehir olan Uyeyne’de doğan Muhammed’in ailesi de önemli alimler yetiştiren Beni Temim kabilesine mensuptur. Zaten babası tanınan alimlerden Abdülvehhab b. Süleyman’dır. Eğitim hayatına babasıyla başlayan Muhammed, bir süre sonra Mekke’ye oradan da Medine’ye giderek, dönemin önemli alimlerinden dini dersler aldı. Daha eğitim hayatının başında dini uygulamalardaki bazı hareketlere tepki gösterdiği için kabul edilmediği, uzaklaştırıldığı şehirler oldu; o da Hureymila kasabasına taşınan babasının yanına giderek oraya yerleşti. Babasının yanına döndüğünde bir alim olarak görev yapması beklenirken 1740 yılında babasının ölümüyle bazı ıslahat hareketleri başlattı. Bunun başında dinde şirk olarak gördüğü bazı uygulamalar yer aldı ancak karşısında ciddi bir muhalefet vardı. Suikast girişimiyle sonuçlanan bu tepkilerin ardından doğduğu şehre geri döndü ve orada tanıdığı bir arkadaşından siyasi destek alarak fikirlerinin yayılmasını sağladı.Fakat muhalif taraf boş durmadığı gibi Beni Halid şeyhi, Uyeyne emirine Muhammed’i öldürmesi ya da sürgüne göndermesi için baskı yaptığı ve onu alt etmek için ne kadar ileri gittiklerini gösterdi. Bunun üzerine 1745 yılında Dir’iye’ye gitmek zorunda kaldı ve burası onun hayatında bir dönüm noktası oldu. Bu şehrin hayatında dönüm noktası olmasının nedenlerinden biri Suud ailesi yönetimindeki bu yerin ona sahip çıkması ve fikirlerini destekleyerek yayılmasına yardım etmeleri oldu. Bu yardım oğlu ve halefi Abdülaziz dönemlerinde de devam etti; böylece Vehhabi hareketinin geleceği şekillenmeye başladı. 30 yıl süren düzensiz yayılmanın ve cihad hareketlerinin ardından Suud ailesinin Necid’in tamamına hakim olmasıyla büyük bir ivme kazandı. Vehhabiliğin girdiği bu döngü daha sert tepkilere neden oldu ve en önemli ve en uzun süreli tepkiyi Beni Halid kabilesi gösterdi. 4 büyük saldırı gerçekleştiren Beni Halid 1789-90’da büyük bir yenilgiye uğradı. Bunun ardından gelen en önemli tepkiyi Mekarime oluşturdu. Ancak Vehhabi-Suudi birlikteliği gelen her saldırıya karşı koyduğu gibi daha da güçlendi. Üstelik 1792 yılında Muhammed b. Abdülvehhab’ın ölümü mezhebin ilerlemesine engel teşkil etmediği gibi Suriye, Irak ve Hicaz yönlerinde yayılmalar devam etti. Tevhid konusundaki düşünceleri doğrultusunda Müslümanların birçok hareketleri nedeniyle müşrik sayılması gerektiğini ileri süren Muhammed b. Abdülvehhab’ın en önemli düsturu onlara karşı cihad etmek olmuştur. Savunduğu temel prensipler sadece İslami olmuş, ancak çağdaşı pek çok alim tarafından da yalnız bırakılmıştır. Gelecek nesiller için önemli bir yere sahip olan Muhammed ve Vehhabilik Arap olmayan Müslümanlara dahi etki etmiştir. Bunun birkaç sebebinin bulunmasıyla birlikte en önemlisi fikirlerini Batı kültür ve nüfuzuna uzak bir bölgede geliştirmiş olmasıdır.
Tam adı:
Muhammed bin Abdülvehhâb / b. Abdul-Vehhab
Unvan:
İslam Alimi, Yazar
Doğum:
Uyayna, Suudi Arabistan, 1703
Ölüm:
Diriye Emirliği, 22 Haziran 1792

Okurlar

36 okur beğendi.
288 okur okudu.
20 okur okuyor.
148 okur okuyacak.
5 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Tevhid kulun öğrenmesi ve amel etmesi farz olan ilk şeydir. Tevhid’e her şeyden, hatta namazdan daha önce başlanmalıdır.
Ölünün kendisi duaya muhtaçtır !!!
Ölünün ameli kesilmiştir. O, bırak kendisinden yardım isteyip Allah katında kendisine şefaatçi olmasını ve isteyene bir fayda verebilmeyi, kendisine dahi bir fayda ya da zarar vermeye malik değildir. Onun, şefaatçi olmasını istemesi de şefaat eden ve şefaat edilen hakkındaki cehaletinden kaynaklanmaktadır. Zira Allah’ın izni olmadan hiçkimse O’nun katında şefaatçi olamaz. Allah, kendisi dışında birinden istenmesini kendi izni olmaksızın sebep (vesile) kılmamıştır. Şefaat izni vermesinin sebebi de kişinin sahip olduğu tevhidin kemalidir. Bu müşrik, izni engelleyen bir sebeple gelmiştir. Aksine Allah Resulü’nün bizlere Müslümanların kabirlerini ziyaret ettiğimizde onlara rahmet dilememizi, onlar içi bağışlanma ve afiyet dilememizi tavsiye ettiği üzere ölünün kendisi duaya muhtaçtır. Müşrikler ise bunun tam aksini yapmış, ölülerin kabirlerini ibadet maksadıyla ziyaret etmişler, bu kabirleri tapılan birer put edinmişlerdir.
Reklam
Falcılar gerçekten bir şeyler biliyor olsalardı; her şeyden önce kendilerini kötülüklerden korurlardı. Onların bu fiilleri dünyalık çıkar elde etmek için bir aldatmacadan başka bir şey değildir.
Bugün insanlar üzerlerinde bulundukları cahiliyeye razı olduklarından ve hayat konforlarını bozmak istemediklerinden dolayı hakka ulaşamıyorlar.
Ben, cinleri ve insanları, ancak Bana ibâdet etsinler diye yarattım.
Zâriyat Sûresi 56 Ayet... Buradaki "... Bana ibâdet etsinler..."in manası: "Beni tevhîd etsinler (birlesinler)" demektir. Allâh'ın verdiği emirlerin en büyüğü tevhîddir. "Tevhîd, Allâh'ı ibâdette birlemektir." Nehyettiği şeylerin en büyüğü de şirktir. "Şirk, Allâh ile birlikte Allâh'tan başkasına du'â (ibâdet) etmektir." Bunun delili Allâh'u Teâlâ'nın şu kavlidir: "Allâh'a ibâdet edin, O'na hiçbir şeyi ortak koşmayın..." (Nîsa Sûresi 36. Ayet) Sana sorulursa: "İnsanın bilmekte yükümlü olduğu üç temel esâs nedir?" De ki: Kulun; Rabbini, dînini ve Peygamberi Muhammed Sallallâhu Aleyhi ve Sellem'i bilmesidir...
Ömer bin Hattab’ın dediği gibi:” İslam’da cahiliyeyi bilmeyen kimseler yetiştiğinde İslam’ın ipi ilik ilik çözülür.” Çünkü eğer kişi şirki, Kur’an’ın ayıpladığı ve kınadığını bilmezse ona (o şirke) düşer ve onu onaylar. Bunun,cahiliye ehlinin üzerinde olduğu şey olduğunu da bilmez. Böylece İslam’ın düğümleri çözülür. Maruf münker, münker de maruf olur. Bidat sünnet, sünnet de bidat sayılır. Kişi, sırf imanından, tevhidi Allah’a has kılmasından ötürü tekfir edilir. Yalnızca Allah Resülü’ne (as) tabi olup heva ve bidatleri terk etmesiyle bidat ehli kabul edilir. Basiret ve canlı bir kalp sahibi herkes bunu apaçık görebilir. Allah yardım edendir.. Medaricu’s Salikin, C.1, S.351-352
Mufidu'l Müstefid fi Kufri Tariki't Tevhid (Muayyen Tekfir)
Mufidu'l Müstefid fi Kufri Tariki't Tevhid (Muayyen Tekfir)
El Muvatta ‘da İbni Mesud’dan rivayet edildiğine göre Resulullah sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurmuştur: “kişi yalan söyler ve yalanın peşinde olur durur da bundan dolayı kalbinde siyah bir nokta konur. Sonunda kalbi kapkara olur ve Allah katında yalancılardan yazılır.” … Allah’a verdikleri sözde durmamalarına karşılık onları kendisini kavuşacakları güne kadar kalplerindeki bir nifakla cezalandırdı (tevbe -77) … Ebu Hüreyre (radıyallâhu ana)’tan rivayet edildiğine göre Resulullah sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurmuştur:” münafın alameti üçtür konuştuğunda yalan söyler söz verdiğinde sözünde durmaz kendisine bir şey emanet edildiğinde hıyanet eder.” … İbni Ömer’den rivayet edildiğine göre Resulullah şöyle buyurmuştur:” Dört şey vardır ki kimde bulunursa halis münafıktır. Kimde de bunlardan bir haset varsa onu bırakana kadar onda nifaktan bir haslet vardır kendisine bir şey emanet edildiğinde hıyanet eder ,konuştuğumda yalan söyler, söz verdiğinde sözünde durmaz tartıştığında haddi aşar.”
Büyük Günahlar (Kitabu'l Kebair)
Büyük Günahlar (Kitabu'l Kebair)
Reklam
Şu halde yüzünü hanîf olarak dine çevir. Bu Allah’ın fıtratıdır ki insanları onun üzerine yaratmıştır. Allah’ın yaratmasında bir değiştirme yoktur. İşte dosdoğru din Burdur fakat insanların çoğu bilmez. ( Rum-30) … İbrahim ve Yakub oğullarına bunu tavsiye etti:” Oğullarım! Allah sizin için (bu) dini seçmiştir. Artık ancak Müslümanlar olarak ölün.” ( Bakara-132) … İbn Mes’ud (ra)’tan rivayet edildiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: “ Her Nebînin nebilerden bazı velileri olmuştur. Benim onlardan velim ise atam ve Rabbimin halili İbrahim’dir.” Sonra şunu okumuştur: “ İnsanlar arasında İbrahim’e en yakın olanlar şüphesiz ona tâbi olanlar, şu nebi ve iman edenlerdir. Allah müminlerin velisinin. ( Ali İmran-68)
İslam'ın Fazileti ve İman'ın Asılları
İslam'ın Fazileti ve İman'ın Asılları

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
464 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
33 günde okudu
İLİM, AMEL, DA'VET, SABIR
İslamı öğrenmek ve amel etmek isteyen herkesin okuması hatta ezberlemesi gereken metinlerin bulunduğu, bilhassa "Tevhîd Akidesi"ni yeni öğrenmeye başlayanlar için bu kitapta yer alan risalelerdeki bilgiler hayati öneme hâizdir ve bu risaleler, âdeta tevhîd ilmi için bir giriş ve temel mesabesindedir. Yani akideyle alakalı daha tevsilatlı kitaplara geçmeden önce bu risaleler vasitasıyla temel atılması gerekir. Zirâ - bilindiği üzere- her ilim dalında olduğu gibi - ilimlerin en şereflisi olan- tevhîd ilmi de kolaydan zora doğru basamak basamak ilerleyerek tahsil edilir... Bu kitapta yer alan risaleler, hem açıklayıcı hemde basit ve anlaşılır bir dil ile ihtiva ettiği derinliklerden dolayı sağlam bir adım atılmış olur...
Tevhid Risaleleri Külliyatı
Tevhid Risaleleri KülliyatıMuhammed Bin Abdulvahhab · Neda Yayınları · 201955 okunma
304 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Tevhid ile alakalı konular başlıklar halinde bölümlere ayrılmış. Her bölümde o konu ile ilgili ayet ve hadisler verilmiş. Bu Ayetler ve hadislerde dikkat edilmesi gereken noktalar maddeler halinde yazılmış. Yorumdan çok, bağlantı kurulması gereken noktalara dikkat çekilmek istenmiş sanki. Daha da tafsilatlandırılabilecekken yapılmamış da özet olarak kalmış gibi.
Kitabu't-Tevhid
Kitabu't-TevhidMuhammed Bin Abdulvahhab · Guraba Yayınları · 2013120 okunma
304 syf.
10/10 puan verdi
·
32 günde okudu
Kitabut tevhid islami kesin olarak bilmek isteyen herkesin okumasi gereken bir kitap. Yazar tevhidin onemini ,şirkin Allah katındaki en büyük gunah oldugunu ve siddetle kacinilmasinin gerekliliğini anlatmış. Nelerin şirkten sayildigina ve şirkin birçok çeşidine yer vermiş. Kitaba ayetten hadisten başka bir sey eklenmemesi de kitabi değerli kılıyor, herkesin anlayabileceği şekilde sade bir dille yazılmış, okunması tavsiye edilir.
Kitabu't-Tevhid
Kitabu't-TevhidMuhammed Bin Abdulvahhab · Guraba Yayınları · 2013120 okunma