Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nuru’l-Arabi Külliyatı 8. Cilt

Muhammedi Nurlar

Muhammed Nur'ul-Arabi

Muhammedi Nurlar Hakkında

Muhammedi Nurlar konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
0/10
0 Kişi
3
Okunma
Beğeni
518
Görüntülenme

Hakkında

Seyyid Muhammed Nûru’l-Arabî’nin yazmış olduğu en önemli eserlerden biri de Seyyid Şerif Cürcânî’nin “Risâletü Vahdeti’l-Vücûd” isimli eserine “Envâru’l-Muhammediyye” ismiyle 1862 yılında Üsküp’te yazmış olduğu şerhtir. Muhtevası bakımından “Kelâm” ilmine ait konulara değinilen Envâru’l-Muhammediyye’de; vücûd, sâliklerin halleri, eşya, hulûl, ittihâd, tenâsuh, tenzih, teşbih, hüviyet, heyûlâ, amâ, merâtib-i halkiyye ve hakkıye, ef’âl-i ilâhiyye, merâtib-i vücûd gibi meseleler büyük bir vukûfiyetle tetkik edilmiştir.
Çevirmen:
Burak Anılır
Burak Anılır
Çevirmen:
Betül Gürer
Betül Gürer
Tahmini Okuma Süresi: 3 sa. 10 dk.Sayfa Sayısı: 112Basım Tarihi: 31 Ocak 2020Yayınevi: H Yayınları
ISBN: 9786057670144Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Yazar Hakkında

Muhammed Nur'ul-Arabi
Muhammed Nur'ul-ArabiYazar · 17 kitap
"Seyyid Hoca" lakabıyla da tanınan Seyyid Muhammed Nur, 1228/1813 yılında Mısır'ın başkenti Kahire'de doğmuştur. Babası Seyyid İbrahimü'l-Kudsi tarafından soyunun Muhammed'e dayandığı öne sürülmektedir. Dedesi ise, meşhur veli ve şeyh Bedrü'l-Veli'dir. Seyyid Muhammed Nûr, şeyhi Hasan el-Kuveysnî’nin “Filân kitabı okut, sen Rum’a git” emriyle 1245/1829’da Rumeli’ye doğru yola çıkar. İskenderiye’den ayrılıp Antalya-Gelibolu-Selânik şehirlerinde biraz kaldıktan sonra Serez’e gelir ve Serez medresesinde bir süre müderrislikte bulunur. Demirhisar, Doyran, Ustrumca yoluyla Koçana’ya varır ve Üsküp valisi Hıfzı Paşa’nın (1277/1860) yaptırdığı Koçana medresesi’nde yerli halkın büyük ricaları sonunda müderrisliğe başlar. Yıl, 1249/1833 tür. Müderris olduğu senenin Ramazan ayında da Koçana Camii’nde Kasîde-i Emalî’yi Türkçe açıklayarak, okutmuştur. Usûl-i Fıkıh ve Fenarî de takrir ettiği dersler arasındadır. O tarihte mevcut talebelerinin başlıcaları; İbrahim, Alî, Hasan ve Ahmed Efendilerdir. Üsküp valisi Hıfzı Paşa, daha henüz yirmibir yaşında olan bu değerli hocayı görmek arzusuyla Üsküb’e davet etmiş, görüşmüş ve oradaki alimlerle de tanıştırmıştır. Bu görüşme sonucu Hıfzı Paşa kendisini sevmiş evlât ve yakınlarının öğretimi için Koçana’ya beraber gitmelerini istemiştir. Fakat Paşa’nın hanımı çocuklarından ayrılmayı göze alamayınca, Seyyid Muhammed Nûr’a Üsküp’te devamlı oturmasını rica etmişler, O da buna razı olmamış, sonunda yılın altı ayı Koçana’da, diğer altı ayı da Üsküp’te oturulmasına karar verilmiştir. 1269/1852 yılında kendisine bîat eden Müşir Çerkes İsmail Paşa’nın (1277/1860) davetiyle Manastır’da üç ay ikameti esnasında çoğunluğu memur ve subaylardan oluşan bir zümreye Şeyh Bedreddîn’in (837/1420) Vâridât adlı eserini okutmuş ve bu takrîri zaptedilerek Letâifü’t-Tahkîkât fî şerhi’l-Vâridât adı verilmiştir. 1288/1871 yılında, içlerinde Harirîzâde Hoca M. Kemâleddîn (1299/1881), Rifâî şeyhi Ahmed Safi (1310/1892), Şeyhulislâm Mîr Muhtar (Molla Bey) (1300/1882), Mirefte’li Hoca Abdullâh Hulûsi (1302/1884), Evkaf Müfettişi Hacı Tevfik, Mısır mollası Kâmil ve Mevlevihane kapısı Tarsus Rifâî şeyhi Abdülkerîm (1323/1906) Efendilerin bulunduğu ilim erbabına Alay Emin’i Halil Efendi’nin evinde Seyyid Şerîf Cürcanî’nin Vahdet-i Vücûd risâlesini ve bundan başka et-Tâiyyetü’l-Fârıdıyye ile Risâletü’l-Ahadiyye’yi okutmuştur. Seyyid Muhammed Nûr yaşı yediye vardığında Kahire’ye gidip Şeyh Hasan el-Kuveysnî’den (1254/1839) öğrenim görmüştür. Câmiü’l-Ezher’deki tahsil süresi dokuz yıl sürmüş (1235-1244/1819-1828) hocası Şeyh Hasan el-Kuveysnî kendisiyle yakından ilgilenmiş, hiçbir fedakârlıktan kaçınmamıştır. Şeyhinin emriyle gittiği Yanya’da Şeyh Yûsuf’un (1245/1829) damadı Talât Efendi’den tahsile devam etmiştir. 1245/1829’da Mekke’ye gittiğinde orada Şeyh Ömer Abdürrasûl’den hadîs okumuştur. 12 Mart 1887 (29 Cemaziyelâhir 1305) Pazartesi gecesi vefat etmiştir. Ustrumca’da vefât ettiği odada defnedilmiştir. Ustrumca, halen Makedonya’nın bir sınır şehridir. Mısır’da başlayan ömür, tam yetmiş dört yıl sonra Ustrumca’da noktalanmış olur.