Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Nasıl Bir Organik Tarım

Tayfun Özkaya

Nasıl Bir Organik Tarım Sözleri ve Alıntıları

Nasıl Bir Organik Tarım sözleri ve alıntılarını, Nasıl Bir Organik Tarım kitap alıntılarını, Nasıl Bir Organik Tarım en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı..
Bitkisel üretim ile hayvan yetiştiriciliğinin bir arada yapıldığı işin adı olan tarımdan ısrarla hayvancılık ayrılarak, bakanlık kelimesine eklenmesi tarımın şirketlendirilmesinden başka bir şey değildir. Çünkü bitkisel üretim ile hayvan yetiştiriciliğinin bir arada yapılabilmesi, çıktılarının birbirine kullanılabilmesini sağlayacağından, çiftçileri üretim girdilerinde şirketlere bağımlıktan kurtarır. Bitkisel üretim ile hayvancılığın birbirinden ayrılması şirketleri temin edici olarak devreye sokar. Çiftçi ve doğa birlikte şirketler tarafından acımasız bir sömürüye tabi tutulur. Gıdanın besin değeri düşer, ayrıca sağlıksız üretim girdileriyle elde edilecek olan gıdalar sağlıksız olacağından, insan sağlığı risk altına girer.
Sayfa 30 - III. Baskı: İstanbul, Mayıs 2020 - Yeni İnsan Yayınevi
Anadolu'nun toplumsal farklılıklarının da temelinde yatan iklim ve coğrafi farklılıkları, her yerde üretimi yapılabilecek bir buğday çeşidini benimsemediği gibi, her yerde uygulanmak üzere idealize edilmiş politik düşünceleri de benimsemiyor.
Sayfa 62 - III. Baskı: İstanbul, Mayıs 2020 - Yeni İnsan Yayınevi
Reklam
Hal Yasası çıkartıldı. (5957 sayılı kanun, 26 Mart 2010 tarih ve 27533 sayılı Resmi Gazetede yayınlandı.) Çıkarılan eski hal yasası da yeni hal yasası da çiftçileri üretimden pazara kadar uzanan sürece egemen kılmıyor. Tersine çiftçilerin binbir güçlükle yetiştirdiği ürünlerine bir tür yok pahasına el konulmasıdır. Harcadıkları emeğin karşılığını alamadan ürünlerini alan tüccarlar aynı ürünleri 4-5 bazen altı katı fiyatla tüketicilere satabilmektedir. Yani düzenlemeler çiftçilerin ürettiği ürünlerin katma değerini arttırmıyor. Aracılara kazandırıyor.
Sayfa 29 - III. Baskı: İstanbul, Mayıs 2020 - Yeni İnsan Yayınevi
Tohumlar üzerine kurulan hegemonya ve tekelleşme yükseldikçe tohum fiyatları da hızla artmaktadır. Fransa'da buğday ve mısırın tarihini karşılaştırmak bu açıdan öğretici olmaktadır. Bilindiği gibi buğday kendine döllenen, mısır ise yabancı döllenen bir bitkidir. Bu nedenle buğdayla kamu kurumları uğraşmaya devam etmişler, mısırda ise özel sektör melez çeşitleri üretmiştir. 1960'lar ve 1990'lar arasında her iki ürünün de verimi iki katına çıkmış, buğdayın durumu biraz daha iyi olmuştur. Buna karşılık 1990'ların sonunda çiftçinin tohum için ödediği fiyat hasatta buğdayı için eline geçenin 3 katı olurken bu durum mısırda 30 katına ulaşmıştır. (Grain, 2000)
Sayfa 119 - III. Baskı: İstanbul, Mayıs 2020 - Yeni İnsan Yayınevi