“Ben onun vasisi değilim, seni pislik!”
“Vasisi değilsen nesin?”
Gregor keşke bunu bilseydi. Kız ona verilmiş bir ceza mıydı? Günahlarının karşılığı mıydı? Tanrının akıl sağlığını test etme yöntemi miydi?
“Bu Gregor’un hayatının en tahrik edici ve erotik anıydı. Cate’in iri, samimi, telaşsız ve sevgi dolu gözlerine bakarken her şey gayet normal göründü.
Cate, Gregor’a aitti ve ona sahip olacaktı. Bu, neye mal olursa olsun, değerdi.”
“Tabii ki senin için hiçbir şey ifade etmediğimi kanıtlayıp başka şekilde kendini rahatlatabilirsin ama bunu yapacağını sanmam. Bence başkasını değil, beni istiyorsun. Git ve bana yanıldığımı kanıtla… Tabii bunu yapabilirsen.”
“Boğulduğunu hissetse de pes etmeye hazır değildi. Güvenmenin en zor yanı da bunun için doğru ortam olmasa bile vazgeçmemekti. Cate ona -onlara- inanıyordu.
“Ama belki de bunun için çok geçti. Belki de Cate onu hiç anlamamıştı. Belki aralarındaki bağ sadece onun hayal gücünün ürünüydü. Belki de Gregor göründüğü kadar ulaşılmazdı. Ve belki de Cate izin verecek olsa Gregor’un yapacağı tek şey onun kalbini kırmak olacaktı.”
“Onun güçlü ve kuvvetli bir bedeni olduğunu biliyordu ama çıplak halini görmek bambaşka bir deneyimdi. Bir kez uyanınca artık karşı koyması imkânsız olacak türden bir deneyim.”