Her ikimiz de birbirimizi sevdik, hatırlamıyor musun? Dakikalar henüz bizler için hayata dönüşmeden evvel; karanlık yokluğundan sonra her ikimiz de dünyaya birbirini tekrar tanımaya gelen iki âşık gibi yeniden gelmiştik.
Sayfa 13 - 1. Baskı: Haziran 2019 - Ketebe Yayınları
"Efendim! Ben bir suçlu ve senin affedilmez, nankör solucanınım! Aslında hiç doğmamalıydım! En azından kozalarda, gecelerde ve şafaklarda sonsuzluğa ulaşsaydım! Kozalar mutludur çünkü onlar fıtratları gereği cennetin mücevherleridir, her ne kadar mühürlü derinliklerinde devam eden bir günah çiçeği bulunsa da! Geceler mutludur, çünkü onlar tanımlanabilir günlerin saatlerine henüz ulaşmamış ve asla da ulaşmayacaklardır! Şafaklar mutludur çünkü kimse onlara dokunamaz ne de onlarla ilgili bir şey söyleyemez, her ne kadar kötü yürekli güneşler onların sırtını eğse de! Ben sadece yumurta, yıldız kümesi, gizli ve tabiatta var olan uyum oldum Tanrım!”
Adalet yalnız şu şekilde hatasız olur; hâkimler boyalı gözlüklerin ardı sıra bakmadığında; yasalar yazılı olmadığında; hapishaneler ve gardiyanlara ihtiyaç duyulmadığında.
Demem o ki adalet işlemez, insanlar tarafından işletilemez ve insan gözüyle yürütülemez.
Kimse suçlu değil. Ya da sonsuza kadar hepimiz suçluyuz.