Nedense hep daha hoşuma gidiyolar. Daha önce hiç bi fikrim yoktu mesela bu kitap hakkında, bana bu kitabı öneren dcdeki arkadaşa teşekkür ediyorum o yüzden.
Kitap Türk bi yazardan beklediğim mitoloji türünün gerçekten üzerindeydi. Hani bizim mitolojimiz falan değil ama yunan mitolojisinin farklı bi yorumuydu. Ve bence gayet hoş olmuş. Evren güzel oturtulmuş. Bazı klişeler (geçmiş hayat aşığı, savaşa neden olan kadın, aşırı güçlü ama kız kadar da güçlü olmayan erkek karakter) olsada sıkılmadım. Okurken kendim o kadar kaptırdım ki genelde dönüp kaç sayfa kaldığına bakarım ama bunda bi bakmışım 200 sayfa falan okumuşum farkında değilim. Tanrıların savaşları, kirke olayları, raenin aşkı ve kehanetlerin işleyişi en çok sevdiğim kısımlar oldu. Başlangıçta noluyo kardeşim bu ne hız derken sonra her şey tek tek ortaya çıktığından kafamda soru işareti de kalmadı. Rahat zamanda okunabilecek, çerezlik güzel bi mitolojik roman. Ne beynimi zorladı ne de vaktim boşa gitmiş gibi hissettim. Kitaptaki duygular bana geçti, karakterlerin hissettiklerini bende hissettim ki benim için önemli olan çoğunlukla bu olur. Yazar bize duygu geçirebiliyosa ben o kitabı severim. Türü ne olursa olsun hiç farketmez. Devamını da okurum büyük ihtimal o yüzden.
Kısaca okunur bence, şans verin derim.