Atılan her kurşun canını yakma eğiliminde değildir. Bazen kanasın, yarayı tanı, acıyı bil ister. Her savaş nefretten doğmaz. Gerçek savaşları başlatan yok sayılan sevgidir.
"Hala anlamıyorsun ama anlamanı da beklemiyorum. Böyle karmaşık bir durum bu. Benim Lina'dan başka da onlarca arkadaşım var. Konu insan değil."
"Konu ne o zaman?" dediğinde hızlıca cevap verdim.
"Hissedememek."
"Şimdi sen arkandaki kalabalığa aldanıyorsun. Biz ikimiz, o kalabalığın içinde yapayalnız kaldık, kabullenmiyorsun. Gün geçtikçe eksiliyor yüreğin, fark etmiyorsun. İnsana yalnızlık da öğretilir sevgilim, sen acıyı hiç tanımıyorsun."
Göğsümdeki baskıyı, karnımdaki ağrıyı yok sayamaya çalıştım. Bir insanı severken, ona karşı fiziksel olarak da hassaslaşmak dünyanın en kötü hislerinden birisiydi. Şimdi göğsümün içerisinde solmaya yüz tutmuş bir çiçek var gibi hissediyorum.