Bir zamanlar kültür ve edebiyat hayatimizin canhligina büyük katkisi olan nice sahsiyet, bugün pek sinirh bir kitle tarafindan taniabiliyor. Hatta bir dönemin, bir anlayisin temsilcisi konumundaki yazarlar bile unutulan-lar arasina giriyor. Bu sonucun sebepleri arasinda, o yazarlarin külliyatin-daki daginklik da gösterilebilir. Söz gelimi Ahmet Rasim, yazarlik hayati boyunca ok genis bir okuyucu kitlesine hitap etmistir ve o yazilari bugün de ilgiyle okuyacak önemli bir kitle vardir. Fakat Ahmet Rasim ' in bugünkü alfabemizle yayimlanan eserleri, külliyatinin pek küçük bir kismidir. Onun kitaplarinin birkaç kati hacimdeki yazilari, süreli yayinlarda kalmis, yazar-ligi da nerdeyse unutulmustur. Külliyati yayimlanan yazarlarin, yeniden ilgi odagi oldugu görülmek-tedir. Ahmet Midhat Efendi, kitaplarinin yeni harflerle yayimlanmasindan sonra pek cok akademik çalismaya konu oldu. Ömer Seyfettin için de ayn seyler söylenebilir. Merhum Muzaffer Uyguner' in 17 cilt hâlinde hazirla-digs Ömer Seyfettin Bütün Eserleri (Bilgi Yay., 1987-1992), Hlya Argunsah' in hazirladigi Ömer Seyfettin - Bütün Eserleri (7 C., Dergâh Yay., Istanbul 1999-2001) adli yayinlar, Önemli bir boslugu doldurarak ya-zarimizla ilgili arastirma ve incelemelerin artmasina vesile oldu. Akıntı