Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ömer Seyfettin Öykü Seçkileri

Ömer Seyfettin

Ömer Seyfettin Öykü Seçkileri Gönderileri

Ömer Seyfettin Öykü Seçkileri kitaplarını, Ömer Seyfettin Öykü Seçkileri sözleri ve alıntılarını, Ömer Seyfettin Öykü Seçkileri yazarlarını, Ömer Seyfettin Öykü Seçkileri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Yaptığım değil, sadece düşündüğüm kötülüklerin bile vicdanımda tutuşturduğu sonsuz cehennem sıkıntıları içinde kıvranıyorum.“
“Tanrısı ölen inançlı bir insanın yasını duyuyordu...”
Sayfa 87 - DiyetKitabı okudu
Reklam
“Gerçekten hayatın pozitif esrarı bir Asyalının iman dolu olumsuz kafasına sığacak iş değildi.”
Aşk Dalgası
"Her yerde başlı başına bir çevre, bir sosyal vicdan vardır ki, bütün fenlerin, mantıkların, ilimlerin, felsefelerin karşıtı olarak, en mutlak ve zalim bir tarzda, hükmünü sürer. İşte bizim semtimizde, Türklerin semtinde de aşk şiddetle yasaktır. Bir cehennem makinesi, bir bomba, bir kutu dinamit kadar yasak... Bir Türk on dört yaşına girdi mi annesinden, ablasından, kız kardeşinden ve nihayet teyzesinden ve halasından başka bir kadının yüzünü göremez... O halde kimi sevecek? Hiç. Bu çevrenin, bu sosyal vicdanın kuvvetini, dehşetini sana nasıl anlatayım? Adını unuttum, bilmem hangi filozof; Allah'ın insanlar üzerindeki etkisinden, insanlarla ilişkisinden, ahlakından bahsederken. "O, sosyal çevreden başka bir şey değildir..." diyor. Ben bu sözü biraz doğru buluyorum.”
“Felaket zamanında, ümitsizlikte en boş, en çürük temeller üzerine ümit bina etmek ne hoş bir tesellidir.”
“İnsanın yirmi yaşındayken kalbi ne faaldir! Ben, bu basit serüveni hayalimde büyüttüm.”
Reklam
Ümitsizliği geçince onun bütün bir yaşamı kuvvetli bir bahar oldu. Yalnız başındaki aklar... İşte hala duruyordu. Fakat bu aklar, yüksek bir dağın üzerindeki yüce, temiz karlar gibi “yüksek emel yollarını” kapayamıyordu. Baldıranların yerinde menekşeler bitmişti.
Sayfa 127
Bir sene önce kargaların tünediği çınara şimdi bülbül konmuş, ötüyordu.
Sayfa 127
Kendi ismini bilmeyen, kendi dilini yazmayan, düşmanlarını kardeş sanan bir millet yaşayabilir miydi?
Sayfa 124
Reklam
Yalnız hareketini hissedemediği, dilinden duasından bir şey anlamadığı bir dini vardı. Mabedinde bir yücelik duymuyor, önünde derin bir geçmiş görünmüyor, şemasında ilahi bir ülkünün sonsuzluklarına dalamıyor(du)
Sayfa 123
“Evlen, bu ümitsizlik senden geçer, “ diyenlere: “Dünyaya bir esir getirmek cinayetini kabul etmem,” diye gülümserdi.
Sayfa 123
“Kula kul olmak”, fani dünyada “Birisine minnettar kalmak” azapların en ağırı idi.
Sayfa 117
1.343 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.