Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ord. Prof. Dr. Ali Fuad Başgil'den Mektuplar

Ali Fuad Başgil

Ord. Prof. Dr. Ali Fuad Başgil'den Mektuplar Sözleri ve Alıntıları

Ord. Prof. Dr. Ali Fuad Başgil'den Mektuplar sözleri ve alıntılarını, Ord. Prof. Dr. Ali Fuad Başgil'den Mektuplar kitap alıntılarını, Ord. Prof. Dr. Ali Fuad Başgil'den Mektuplar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aslında birisine ithafen söylemiş bunu ama bazı zümrelere uyarlanabilir de...
Siz hürriyeti seversiniz, fakat sırf kendiniz için ve sizin gibi düşünenler için seversiniz. Sizin gibi düşünmeyenler, sizce hürriyete layık değildirler. Onlar "Şer kuvvetleri"nin esiri, gericiler ve anarşistlerdir.
Sayfa 15 - Yağmur YayıneviKitabı okudu
Komünizm ve sosyal adâlet
Herkes peynir ekmek yesin, herkes otobüse, tramvaya binsin, bu tesviyeci komünizmin yoludur. Fakat isteyen otomobile, isteyen otobüse ve tramvaya binsin, fakat kimse işinden evine yorgun argın yaya gitmeye mecbur olmasın, bu da sosyal adâletin yoludur.
Sayfa 35 - Yağmur YayıneviKitabı okudu
Reklam
Adâlet, iyiliğe iyilikle, kötülüğe de kötülükle mukabele etmektir. Af ise kötülüğü unutmak, cezayı silmek ve mahkumun suçunu bağışlamaktır. Adâlet beşeri bir hareket, af ise ilâhi bir fazilettir.
Sayfa 49 - Yağmur YayıneviKitabı okudu
Terakki ve medeniyet tekme altındaki esir sürülerinin eseri değildir. Serbest çalışmanın ve gönüllü emeğin mahsulüdür.
Sayfa 66 - Yağmur YayıneviKitabı okudu
İsviçre mektubundan (1961)
Biz Türklerin birçoğu –bunu acı da olsa söylemem lâzımdır– buralara, turist, tüccar, memur olarak geliriz ve bu memleketlerin medeni hayatına, huzur ve rahatına hayran oluruz. Fakat kendimize zahmet edip bu ince medeniyetin mânevi temelleri üzerinde düşünmek lüzumunu duymayız. Hapishaneden kurtulmuş bedbahtlar gibi, hayatın şen ve şehvani taraflarına dalarız.
Sayfa 21 - Yağmur YayıneviKitabı okudu
İngilizlere bayılırım: İlerilikte her milletten üstün, moda ve fantezide de her milletten geridedir.
Sayfa 33 - Yağmur YayıneviKitabı okudu
Reklam
Al benden de o kadar...
Bizde insan, tabir, fikir, rejim, herşey çabuk eskiyor. Putlar, şöhretler devriliyor. Anayasalar batıp çıkıyor. Modaya ve fanteziye düşkünüz. Kelebek mizaçlıyız. Çiçekten çiçeğe uçup konmaktan zevk alıyoruz. Bir yerde, bir fikir, bir rejimde dinlenip maya tutmuyoruz.
Sayfa 33 - Yağmur YayıneviKitabı okudu
İktisadî insan
Herkes kendi faydasını ve menfaatini arar. Bu, insanda tabii bir tıynet ve insiyaktır. Şahsının fayda ve menfaatini düşünmek ve aramak, bütün canlı varlıklar gibi, insanın da tabiî ve ezeli bir kanunudur. Bunu değişteremezsiniz. İnsan her zaman şahsının menfaatini aradı ve sevdi, daima da arayacak ve sevecektir. Servet ve refahın, medeniyet ve terakkinin en büyük sırrı budur.
Sayfa 64 - Yağmur YayıneviKitabı okudu
Hürriyet ve sosyal adaletin uygulanamamasının mesulü demokrasi midir?
Seneler boyunca yığılan idaresizlik, beceriksizlik ve israflar rejime yani demokrasiye yükletilmek isteniyor. Sanki akla sığmaz yolsuzlukların ve devlet idaresindeki suistimal ve israfların mesulü rejimdir. Fakat rejim nihayet bir makinedir. Onu çeviren ve işleten de insan eli ve iradesidir. Demokrasi bir sosyal adâlet rejimi olarak kudretini isbat etmiştir. Amerika'yı bir tarafa bırakalım. Eski dünyanın garp memleketlerine bakalım. Bu memleketlerde insan eli ve iradesinin demokrasi makinesini nasıl işlettiğini, hürriyet içinde sosyal adâleti nasıl gerçekleştirdiğini görelim. Biz işletemiyorsak kabahat makinede değil bizdedir.
Sayfa 47 - Yağmur YayıneviKitabı okudu
Söz sırasında, garpçıyız diyoruz. Fakat garbın yalnız maddi ve şehvani taraflarını alıyoruz. Garpta millet malının zerresi bile israf edilemez. Garbın idarecileri millet malından kendileri için lüks masraflar yapmaya kendilerinde asla hak görmez.
Sayfa 47 - Yağmur YayıneviKitabı okudu
24 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.