En Yeni Ordusunu Arayan Kumandan Sözleri ve Alıntıları
En Yeni Ordusunu Arayan Kumandan sözleri ve alıntılarını, en yeni Ordusunu Arayan Kumandan kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Zitlardan doğuyor kainat
Sayfa 260Kitabı okudu
Kadın: bir kalıp değil çölde kaçan bir seraptır, en yakınken uzaktır, bir timsal bir misal bir viral. Allaha götüren vasitadır.
Sayfa 56Kitabı okudu
O elbette bir kumandandı...
Ordu ise büyük doğu...
Sayfa 13Kitabı okudu
Hitame
Necip Fazıl Kısakürek, yani üstad yani Büyük Doğu kurucusu, mürşidi başyazarı yani Büyük Doğu cemiyeti töre ağası yani Büyük Doğu Ordusunun kumandanı; cumhuriyetle yaşıt olan sanat, fikir ve cemiyet hayatında çıkardığı dergiler, kurduğu cemiyetler ve etkilediği siyasetler göz önüne alındığında Türk düşünce tarihi, Türk siyaset tarihi, Türk edebiyat tarihi içinde vazgeçilmez bir konuma sahiptir. Onun 1976 -1983 tarihleri arasında ki hayatında ben de vardım. Büyük doğunun son dönemecinde ve raporların tamamında... Onunla Türk gençliğini bütünleştirecek, özellikle ülkücüler ve akıncılar mahfil lerini Büyük Doğu yani tarihi olan hakiki büyük birliğe kalp edecektik. Ordusunu arayan kumandan olarak Necip Fazıl sanatkar derunliği ile siyaset yaratan kurmaylığını buluşturup Türk'ün ruh köküne dayanan yeni bir inkılap peşindeydi. Fakat orduları onu anlamadım yahut o, ordulara kumanda edemedi...
Sayfa 323 - ElipsKitabı okuyor
Necip Fazıl "Rapor 6"
Ey büyük derecesi, Allah yolunda cihad eden bir Müslümanın bu yolda çarpıştığı için küfür silahına, hedef olmasındaki rütbe... Yoksa bir takım martaval hareketler veya adi hatalar neticesi kurban gidenlere şehit denilmez. Yok vazife şehidi, yok hava şehidi, yok civa şehidi filan...
Sayfa 321 - ElipsKitabı okuyor
Evine baskın verildiği, şakağına silah çevrildiği, sokakta yolunun kesildiği an dışında hiç bir davranışa geçme! Manevi kışla na kapan, iç ve dış şartlarını planla, mutlaka bir fikir ve kumanda merkezinde toplan!
Söyleyebildiğim ve söyleyemediğin üzerinde kafa patlat!
Düşün, taşın, anla, kolla!..
Sayfa 320 - ElipsKitabı okuyor
Gerçekten de Sakarya ile bu mukaddes emanetin yılmaz bekçisi seçilmiş millet, şanlı bir direniş göstermiş; suyu yokuşlara doğru akıtmayı bilmiş ve fakat sonradan yaptığı eldiven ve şapka dan ibaret inkılaplarla şanını ilerletememiştir.
Sayfa 66 - ElipsKitabı okuyor
Kadın bir fikirdir; heykelleşmiş ve erkeğin mukabili cinsiyete bürünmüş Ulvi bir fikir..
Kadın et ve kemikten bir biçim değil, bir fikirdir. Erkekteki Fatihliğin dışarıya aksetmiş ve bir heykel şeklinde donmuş abidesi.
Sayfa 124 - ElipsKitabı okuyor
Seni tek bir silkeniş, nefsini murakabe ve oluş hamlesi bekliyor.
Ol ki 120 yıldır olamayan olsun!...
Sayfa 137 - ElipsKitabı okuyor
Çıkar Türk'ün ruhunu zindandan, kurtar o ruhu her an ödünü patlatan üç beş korkuluğun sahte gardiyanlarından ve tık içeriye bütün hak ve hakikat düşmanlarını!
Sayfa 139 - ElipsKitabı okuyor
Senin ölümün yarım asırdır bu memleketin ruhta ve maddede gerçek kurtuluşunu bekleyen gerçek Türklerin başına topyekün evlerinin çökmesi ve hepsinin her şeyini kaybetmesi gibi bir şeydir e Allah işte bu gerçek Türklere acımıştır.
Sayfa 138 - ElipsKitabı okuyor
Üstad, demokrat partiyi tutmanın insana eziyet ve mahkumiyetten başka bir şey vermediğini ama yine de bütün bu ağır şartlara rağmen yalnız onu destekleyebileceğini yazacaktır.
Sayfa 140 - ElipsKitabı okuyor
Demirel Demokrat parti mirası üstünde politika yapmış ve fakat o uğurda hiçbir şey yapmamıştır.
Sayfa 144 - ElipsKitabı okuyor
Necip Fazıl "Demirel'e mektup" başlıklı yazıya; "siz kötü bir insan değilsiniz! ceberruti bir mizaç taşımaktan uzaksınız." Diye başlarken; hitap başlıklı yazıya ise sayın Demirel! Ben sizden, millete ve partinize bir hayır gelebileceğine inanmıyorum! Başlamaktadır.
Demokrat Parti'nin beyaz kefenini çekip sırtınıza geçirerek millete sempatik göründükten sonra onu siyaha boyattınız, ondan kendinize Bir frank diktirdiniz ve kefen sahiplerinden başka her tarafla anlaştınız.
Sayfa 144 - ElipsKitabı okuyor
Üstad'ın siyasetle ilişkisi, daha baştan beri-inönü'ye yazdığı hitaptan beri-gençliğin Türk'ün ruh kökü istikametinde mayalanması isteğinden ibarettir.
Sayfa 146 - ElipsKitabı okuyor