Osman Batur Gönderileri
Osman Batur kitaplarını, Osman Batur sözleri ve alıntılarını, Osman Batur yazarlarını, Osman Batur yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Böylesi ölümler çok uzun zamanlardan beri kazaklar yazmasıydı.
Çinli iki askerin tuttu erkeklerin başlarına arkalarından kurşun sıkılıyor ve tek kurşunla öldürülüyorlardı.
Tek tek öldürdüler erkekleri.
Tek tek uçurumdan aşağı attılar.
Varıp önce anasından helallik istedi.
"Bu iş zor bir iş ama ben buna zorunluyum. Dün silahımı almaya gelen Çinli, 'Dağa çıkan birkaç kişi koca Çin devletine ne yapabilir ki? Birkaç gün dolanır, sonra aç kalır, gelip teslim olurlar, demiş ardımdan. Ben ona da bütün Çinlilere de kanıtlamalıyım ki bir Kazak Türk'ü dağa çıkınca, acun ses verir. Bu sesi verdirmek için gidiyorum ana. Hakkını helal et!"
Şehit duyumu geldiğinde..
"Şeriyazdan şehit oldu!"
Acı acı gülümsemişti Osman.
"Hep aceleciydi. Hep önde olmak isterdi. Galiba benimle yarışırdı kahramanlıkta ve beni geçti. Yurdum, ülküm, milletim sağ olsun!"
Onu şehit olduğu yere gömmüşlerdi. Atası gibi yaşamış, bir tek rekât namazını bile kaçırmamış bir yiğit, elbette şehitti ki şehit olduğu yere gömülmeliydi.
"Dinime, inancıma, yaşamıma, Türklüğüme söz söyleyip hakaret edildikten sonra, ben yaşamışım da ne olmuş? Yaşamasam daha iyi! Ölmenin en güzeli ve şereflisi inandığın değerler için savaşarak ölmektir. Kahpece bir yaşama tutunmanın, rezilce bir yaşam sürmenin, Çinliye tutsak olmanın adı yaşamaksa, bu bize gerekmez!"
"Bir gün bu kafirleri yine çöllerin öte tarafına atacağız. O gün mutlaka gelecek. Sayıları Taklamakan çölündeki kum taneleri kadar çok olsa bile fark etmez. O gün geldiğinde elbette bize yapılanların hepsinin hesabını soran birileri çıkacak."
"Bir karar vermem gerekiyordu. Bu karar benim öz kararım, kendi kararım olmalıydı. Çünkü kutlu bir savaşım vardı ucunda. Yarın, ötesi zaman, bu işe Osman zorladığı için girdim dememeli, sen de bunu düşünmemeliydin. Kişioğluyuz, zaman zaman yanlışlar yapar ve sonrasında kararlarımızdan birilerini sorumlu tutmaya bayılırız. Ben böyle olsun istemedim. Savaşa gireceksem, bir kavgaya soyunacaksam bu benim kendi kararım olmalıydı. Bunu da senden uzaklaştığımda almalıydım. Eğer yakınlığımızı sürdürseydik, kararımı etkilemek için sürekli konuşacaktın. Ben de düşünme yetimi kullanamayacaktım. Sonrasında da kararımdan emin olamadığım için yanılgılar yaşayacaktım. Belki zora düştüğümüzde seni suçlamak ve hatta sana ihanet etmek hoşuma gidecekti."