"Bizi bizden daha iyi tanıyan yabancılar" diyerek konuya girmemi hoş görürsünüz. Şöyle ki; bizim ne denli muhteşem bir geçmişimiz varmış ki biz Türkler farkında değiliz de, yabancılar asırlar boyunca biz Türkler'in devlet yapılarını, geçirmiş olduğumuz uygarlıkları, bu uygarlıklar içerisinde örf ve adetlerimizi, edebiyatımız, müziğimiz, folklorumuz başta olmak üzere paha biçilmez taşv e ağaç oymacılığımızı, halıya ve kumaşa verdiğimiz desenleri, yemeklerimizin çeşitliliği ve ayrı ayrı damak lezzetleri bunlara benzer bir çok meziyetlerimizi araştırıyorlar. Bu çalışmaları netilcesinde günümüze kadar belki de binlcere kitap yazarak kendi kültürlerine bu bilgilerden katkı yaptıklarını, bütün dünyaya sattıkları gibi biz Türklere de satmışlardır. Elinizde bulunan kitabın noktasına ve virgülüne dokunmadan siz sayın okuyuculara sunuyorum. Yazımın başında bizi bizden daha iyi tanıyan yabancılar demiştim; bu hususta bir misal vermek istiyorum. Bir gün müessesemize bir şahıs geldi. Kitapları tetkik ediyor, çok güzel de Türkçe konuşuyor, ama fizyonomise bakıyorum.

Yazar: