Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Osmanlı İmparatorluğu 1-2

J. Von Hammer

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Dördüncü Mehmed Dönemi
Melek Ahmed Paşa cömert, iyi ahlâklı, doğru bir adamdı. Fakat öyle bir politik fırtınalar zamanında devlet gemisinin dümenini iyi kullanmaya gücü yetmezdi. Devlet hazinesindeki para darlığına çare bulmak üzere uyguladığı tedbirler hem doğruluğunun hem de beceriksizliğinin parlak tanıklarıdır. Bu tedbirler devlete faydadan ziyade zarar
Sayfa 1051 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Melek Ahmed Paşa'nın Mâlî Tedbirleri"Kitabı okudu
... Sultan Dördüncü Mehmed zamanı gerçekten güzel yazı yazma bakımından bir yükseliş çağını temsil eder. O zamanın en şöhretli hattatı Kadızade sayılır. Müzikte de bu devirde birkaç değerli sanatkâr yetişmiştir. En tanınmışları Hayalî Hafız, Solakzade ve Vakıf Halhali'dir.
Sayfa 1049 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Bazı Atamalar ve Sosyal Hayat"Kitabı okudu
Reklam
Sultan İbrahim Dönemi
Tütünün yasaklanması hakkındaki emir kaldırılmadığı için tiryakiler enfiye çekmek suretiyle cezadan kurtulmak yolunu buldular. Osmanlı vekayinâmeleri buruna çekilecek tütünün kullanılışının ülkede, 1642 yılında başladığını kaydeder.
Sayfa 1009 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Şehzadelerin Doğuşu, Yangın, Deprem, Yeni Sikke Basımı ve Sayım"Kitabı okudu
Şeyhülislam Ahîzâde'nin İdamı
Bu öyle bir karardı ki şeriatin en büyük görevlisi hakkında bu ana kadar devletin böyle bir kararı görülmemişti. Sultan Murad tahtını tehdit eden son isyanda şeyhülislamın Recep Paşa ile birlikte şehzadelerin hayatı için kefil olmayı istemesini de cezalandırıyordu. Şeyhülislamın oğlu Emir Çelebi bir şans eseri olarak denize açılmış olduğundan bu emrin uygulanmasından kurtuldu. Fakat babasının kayığı hava muhalefetinden dolayı yakında çalkanıp duruyordu. Bostancıbaşı ona yetişti. Şeyhülislam bir köye götürülüp idam olundu. Ahîzâde, padişah emri ile öldürülmüş biricik şeyhülislamdır (1 Ocak 1634).
Sayfa 967 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Şeyhülislamın İdamı"Kitabı okudu
Dördüncü Mehmed Dönemi
İzmir İngiliz konsolosunun bir olayı dolayısıyla Şeyhülislam Bahaî Efendi'nin ihtiyatsızca hareketi onun azli ile sonuçlandı. Konsolosun bir dava dolayısıyla talebi ve bunun sonucunda İzmir kadısının yaptığı bir şikâyet şeyhülislamın, İngiliz sefirini huzuruna çağırıp ağır bir şekilde konuşmasına yol açmıştı. Şeyhülislam, konsolosun azli için
Sayfa 1055 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Bahaî Efendi'nin Azli ve Abdülaziz Efendi'nin Atanması"Kitabı okudu
Bağdat seferinden önce zeamet ve tımar defterleri elden geçirildi. Ulufeli, ulufesiz, düzenli, düzensiz asker sayısı iki yüz bine çıkarıldı. Yüz altmış iki yeniçeri ortasında otuz bin kişilik ve altmış bine varan cebeciler arasında bin kişilik bir seçkin fırka kuruldu. Devlet geliri sekiz milyon altına, tımar ve zeametlerin geliri altı milyona ulaştırıldı. Sultan Dördüncü Murad ne kadar sert hareket etmiş olursa olsun tarih onun hakkında şu yolda tanıklık etmekten çekinemez: Sultan Murad, zayıf olan seleflerinin zamanlarında pas tutmuş bulunan İslam kılıcına su vermiştir, ihtilal ejderini öldürmüştür. Osmanlı ülkesinin eski hudut boyu olan, devletin doğu sınırlarında güvenliğini sağlayan Bağdat'ı yeniden Müslüman Türklere kazandırmıştır. Birçok suistimalleri ortadan kaldırmıştır. Geliri arttırmaya ve orduyu kuvvetlendirmeye muvaffak olmuştur. Sipahilerden vakıfların idaresi ile diğer hükümet hizmetlerini almış, yeniçeri isim defterlerine ve tımar ve zeamet sahipleri arasına fazladan geçenleri sildirmiştir. Meyhaneleri, tütün içilen yerleri kapatmak suretiyle her zaman tehlikeli olabilecek olan işsizlerle bidat sahiplerine toplanacak yer bırakmamıştır. Valilerin ve vergi tahsil edenlerin başlarına inmeye hazır bulunan padişah kılıcı halkı ezilmekten korumuştur. Özet olarak denebilir ki: Sultan Murad'ın çağında seleflerinin zaafı ve ehliyetsizliği ile kuvvetten düşen, iç savaşlarla, halkın ve askerin ayaklanmaları ile her taraftan yaralanmış bulunan Osmanlı Devleti, yeni bir hayat bulmuştur.
Sayfa 1001 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Sultan Murad'ın Vefatı ve Çağının Değerlendirilmesi"Kitabı okudu
Reklam
Sultan Selim, teşrifatçı olarak, aynı zamanda şair ve nüktedan olan Şemsi Paşa'yı görevlendirmişti. Çünkü Şahkulu da nüktedan ve kültürlü bir zat olarak şöhret yapmıştı. Şahkulu şehre geldiği zaman altın ve gümüş içinde, renk renk elbiseler giyinmiş askeri görünce Şemsi Paşa'ya dönmüş: "İşte gerçekten gelin alayı." demişti. Şemsi Paşa da: "Evet, Çaldıran'da gelinlerini almaya giden bu alaydır." cevabını verdi. (Çaldıran'da şah kaçınca, hanımı esir olmuştu). (...)
Sayfa 690 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "İran Elçilik Heyeti Barış Anlaşması"Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.