Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Osmanlı Lakapları

Erol Çağlar

En Yeni Osmanlı Lakapları Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Osmanlı Lakapları sözleri ve alıntılarını, en yeni Osmanlı Lakapları kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
" Pek sevilmeyen bir devlet adamı olan Yemişçi Hasan Paşa'nın ölümü üzerine Yahya Bey, yaz­dığı şiirle tarih düşürmüştür: Hasan'ın azli ahsen, katli dahi müstahsen Düşse tarihi n'ola katl'i Yemişci ahsen Anlamı şudur: "Yemişçi Hasan'ın vazifesinden alınması gü­zel, öldürülmesi daha da güzel. Tarihi düşse ne olur, Yemiş­çi'nin öldürülmesi pek güzel."
Sayfa 160 - Tuti Kitap, 1. Baskı -2016Kitabı okudu
" Okçular için­de rekor sahibi olanlara " Tozkoparan " lakabı verilirmiş ve bu unvana sahip olmak da oldukça zormuş. Ahmet Ağa'nın diz üstü eğilerek attığı ok, yerden 55- 60 cm yüksekten giderken yüksek hızın etkisiyle yerden toz kaldırdığı için " Tozkopa­ran " adıyla anılmış. "
Sayfa 154 - Tuti Kitap, 1. Baskı -2016Kitabı okudu
Reklam
" Lakabı olan " kaltak " kelimesi eskiden at, eşek yahut katır gibi hay­vanların sırtlarına konulan eyerin tahtadan yapılan iç iskeleti için kullanılırdı. Muhtemelen Halil Efendi'nin babası kaltak ustası olması sebebiyle kendisine "Kaltakçızade" lakabı veril­miştir."
Sayfa 137 - Tuti Kitap, 1. Baskı -2016Kitabı okudu
" Manastır doğumlu olan Daltaban Mustafa Paşa, Hammer'e göre Sırp asıllıdır. " Daltaban" lakabını muhtemelen fakirliğin­den almıştır. Daltaban kelime olarak " çıplak ayaklı " anlamına gelmektedir.
Sayfa 113 - Tuti Kitap, 1. Baskı -2016Kitabı okudu
"Cigalazâde" tabiri zamanla "Cağaloğlu"na dönüşmüştür. İstanbul'un Cağaloğlu semti, adını bir İtalyan dönmesi olan Cağaloğlu Sinan Paşa' dan alır. "
Sayfa 53 - Tuti Kitap, 1. Baskı -2016Kitabı okudu
" Sirke, saray mutfağında turşuyla birlikte çok önemli bir yere sahiptir. Yemeklerin yanında tıbbi kullanım için de alınırdı. Özellikle Bursa'dan sipariş edilirdi. "
Sayfa 23 - Tuti Kitap, 1. Baskı -2016Kitabı okudu
Reklam
İbrahim Müteferrika, Fransa'ya elçi olarak gönderilen Yirmi Sekiz Mehmet Efendi'nin oğlu olan Sait Mehmet Paşa'yla birlikte İstanbul'da ilk Türk matbaasını kuran kişidir. 1674'te Doğu Macaristan'ın Kolojvar kasabasında Kalvinist bir ailede dünyaya gelmiştir. Papazlık eğitimi görmüş, bu eğitimi esnasında 1692'de Türk akıncılarına esir düşmüş ve 1695'te İstanbul'da köle olarak satılmıştır. Hürriyetini satın alacak parası olmadığından ve kendisine eziyet eden sahibinin elinden kurtulmak için İslamiyet'i kabul etmiştir.
Sayfa 115Kitabı okudu
(Öküz Kara Mehmet Paşa) İran Seferi'ne giderken Niğde'nin Ulukışla ilçesinde yaptırdığı kervansaray, Faruk Nafiz Çamlıbel'in ''Han Duvarları'' şiirine de ilham kaynağı olmuştur.
Tiryâki Hasan Paşa
Kahveye düşkün olduğu için kendisine “Tiryaki” lakabı verilmiştir.
Sayfa 176Kitabı okudu
ALEMDAR MUSTAFA PAŞA
1765’te Hotin’de doğan Mustafa Paşa’nın babası Ruşçuk yeniçerilerinden Hacı Hasan Ağa’dır.Önce Yeniçeri Ocağı’na intisap etmiş.Babasıyla aynı ocağa kaydolup bölüğünün sancağını taşıdığı için “Alemdar” lakabıyla anılmış.
Sayfa 172Kitabı okudu
84 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.