Osmanlı Tarihinin Maddesi Cilt:1

Hikmet Kıvılcımlı

Sayfa Sayısına Göre Osmanlı Tarihinin Maddesi Cilt:1 Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Osmanlı Tarihinin Maddesi Cilt:1 sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Osmanlı Tarihinin Maddesi Cilt:1 kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Memleket Nüfusu’nu ana çizgilerinde taslaklaştırmak için, iki nokta üzerinde durulmalıdır: l- Çiftçilerin Toprağı benimseyiş biçimlerine göre türleri; 2- Toprakların, Devlet kurum ve kuralları (Fıkıh ve Kanunlar) açısından karakterlerine göre türleri. Çiftçilerin Toprakları benimseyiş biçimleri iki türlüdür: 1- Toprağın Mülkiyetine sahip olan üretmenler; 2- Toprağın Tasarrufuna sahip olan üretmenler
Sayfa 112 - derlenişKitabı okudu
Tasarruf Sahipleri Nüfusu
Bildiğimiz gibi, Osmanlılığın Sulhen aldığı topraklar yok denecek kertede azdır. Arada bir evlenme yolu ile ele geçen yerler bile, çok geçmez, kanlı bıçaklı çözümlere bağlanır. Yani ANVETEN (Zorla, Savaş yolu ile) alınmış yere döner. “Anveten” (Savaşla, Zorla) elde edilen topraklardaki nüfus yalnız Tasarruf (toprağı işleyip yararlanma) hakkına sahiptirler. Bu insanların toprakları “ARAZÎ’İ MİRÎYYE”, “ARAZÎ’İ MEMLEKET”, “ARAZÎ’İ HÛZ” adlarını taşır. Zorla alınmış topraklara Şeriatça “GANİMET” denir. Müslümanlıkta “ganimet”in beşte biri “Beytülmâl”e (Kamuya) alınır. Geri kalanı “Gaziler” arasında üleştirilip mülk edilir. Topraksa Öşür adlı vergiye bağlanır. Ama, “Gaziler”in sayıca azlığı, sık sık ve kolayca öldükleri göz önüne getirilirse, zorla alınmış topraklardan en çoğunun “Beytülmâl”e geçeceği kendiliğinden anlaşılır. Olaylar da bunu gösterir. Osmanlı topraklarının büyük çoğunluğu Mirî Arazi olur. Mirî topraklar üzerinde bütün genişliği ile Reaya (güdülenler) Çiftçi gibi çalışırlar. Bu Çiftçi adlı insanlar, gerçekten de bir çeşit “Devlet nüfusu” sayılabilirler. Çünkü geçimleri, Devletin sıkı kontrolü altında bulunan ve “Rakabesi” (Mülkiyeti) “Beytülmâl”e (Müslümanların ortak mal evine) giren topraklar üzerinde sağlanır.
Sayfa 115 - derlenişKitabı okudu
Reklam
Osmanlı Devlet örgütü, bugünkü Devletle kıyaslanamayacak kertede basit ve ucuz devlet tipidir. Ayrıca, gene modern Devletle kıyaslanamayacak kertede, söz yerinde ise, Demokratik Santralizm prensibine göre işlemektedir. Bir bakıma Santralizm, bir tek kişinin, Padişahın mutlak buyurusu altındadır. Öte yanda, o tek kişi çevresinde kümelenen Devlet bölümleri, inanılmaz ölçüde Desantralize (adem’i merkeziyetçi) ve Otonom (muhtar) biçimlerde işlerler. Bütünlüğü ve merkeziyeti Padişah adlı tek kişi temsil eder. Ama, Padişah’ın, sanki bir değil iki devleti vardır: l- Merkez Devleti (Payitaht); 2- Taşra Devleti (Memleket).
Sayfa 123 - derlenişKitabı okudu
Bayramlarda Padişahın elini öpmek yalnız Payitaht kodamanlarına has bir imtiyazdır. Timarlı ve Zeametli Sipahi ve Beyler için Fatih kesin el-öpme yasağı koymuştur.
Sayfa 124 - derlenişKitabı okudu
Daha yakından bakacak olursak, ilk Osmanlı için asıl Kamu mülkü toprak daha olağandır. Ona verdiği ad: “Mirî” sözcüğü başlı başına bir güçtür. “Mîr” Arapça “Komutan” demektir. “Mirî Toprak: Komutancıl Yer” demektir. “Memlûke” ise, tam tercümesiyle “Mülkleştirilmiş” anlamını taşır. Yani, Komutan lütfetmiş, birisine bir toprağı “mülk etmiş”. Sonradan çıkma, zıpçıktı bir kurumdur “Memlûke”. Ama Mirî Toprak, “Beytülmâl’i Müslimin”in yerleridir. Müslümanların kılıçları hakkına ortak çabaları ile alınmış, ortak mallarıdır.
Sayfa 142 - derlenişKitabı okudu
osmanlı ve materyalizm
Osmanlı toplumu alabildiğine İdealist-Materyalist bir yapı taşır. Bütün ideolojisi: DİN çerçevesi içinde geçer, İslam dini ise iliklerine dek DÜNYA problemini ele alır. Dünyanın MADDE gerçekliği üzerinde hiç hayale kapılmaz. Hiç değilse ilk Tarihçil Devrimci çağlarında: Toplum maddesinin Toprak ekonomisi üzerine dayandığını bir an unutmaz.
Sayfa 143 - derlenişKitabı okudu
Reklam
Geri15
58 öğeden 51 ile 58 arasındakiler gösteriliyor.