Osmanlı'dan Günümüze Asker ve Siyaset
Kemal H. KarpatOsmanlı'dan Günümüze Asker ve Siyaset Sözleri ve Alıntıları
Osmanlı'dan Günümüze Asker ve Siyaset sözleri ve alıntılarını, Osmanlı'dan Günümüze Asker ve Siyaset kitap alıntılarını, Osmanlı'dan Günümüze Asker ve Siyaset en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Halk iradesine hürmet eden, siyasete karışmayan bir ordunun halk gözünde güvenini ve saygınlığını artırarak psikolojik güç kazanacağı aşikardır. Haklı veya haksız, halk iradesine saygı göstermemekle tenkit edilen bir ordu kolayca yıpranır.
Sayfa 15Kitabı okudu
"Abdülhamid halifeliğin yeniden canlandırarak Pan-İslamizmin birleştirici sembol olarak kullanmayı denedi."
Sayfa 55 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Milliyetçilik ve din
Laiklik bir devlet ilkesi haline gelmiş olsa da, devlet ihtiyaçtan dolayı İslam'dan sonuna kadar faydalandı... Buna karşın İslam'ın bundan böyle bir amaç değil sadece bir milli devlet inşa etmekte faydalanılan uygun bir güç olduğunu ifade etmek gerekir.
Sayfa 223 - TİMAŞKitabı okudu
Unutmamak gerekir ki, Ordu darbeyi ve daha sonra kurulacak sivil rejimi planlarken kamuoyunu da hesaba katmıştır. Gerçekten de, 1960 ve 1971'in askeri liderlerinin aksine 1980 müdahalesinin liderleri halkın görüşüne önem verdi. Evren'in halk üzerinde etkili olmada başarılı olmasının nedeni sadece bir hayli etkili bir konuşma yeteneğine sahip olması değil, geleneksel ve modern unsurları şahsında birleştiren biri gibi görünüp ortalama Türk ü kafasındaki lider imajına uygun olmasıydı da.
Sayfa 298Kitabı okudu
... Demirel'in 1985 Haziraninda Ankara'daki buluşmamızda da az bir değişiklikle tekrarladığı görüşü şuydu: Ordu, ona göre 1980 öncesinde sivil yönetimi gözden düşürmek için bilinçli olarak duruma yeterince müdahale etmemiş, ülkeyi istikrara kavuşturacak ölçüde gücünü kullanmamış, böylece halkı öyle bir ümitsizliğe düşürmüştü ki müdahaleyi memnuniyetle karşılayıp askeri rejimin emirlerine sorgusuz sualsiz boyun eğecek noktaya getirmişti.
Sayfa 298Kitabı okudu
Içeride en büyük mücadele ipleri eline geçiren ve otoritesini zamanla taşraya kadar genişleten Büyük Millet Meclisi için de gerçekleşti. Meclisteki çeşitli grupların sosyal yapılarının ve Islam'dan sosyalizme uzanan ideolojilerinin incelenmesi modern Türkiye'yi anlamak açısından hayati öneme sahiptir. Mecliste toprak sahipleri, muhafazakar dini liderler, milliyetçi müftüler, vatansever eşraf ve modern zihniyete sahip subay ve aydınlar temsil edilmekteydi. Bunlar Osmanlı Imparatorluğu'ndaki orta sınıfları oluşturuyorlardı ve felsefi anlayış ve tutum bakımından farklılıklar taşısalar da yabancı isgale ve onun aracılığıyla tahtın ve yüksek bürokrasinin temsil ettiği yüksek düzene karşı birleşmiştiler.
Sayfa 184Kitabı okudu
"Genç Osmanlılar 1876 meşrutiyet denemesinin önünü açmak ve modernleşme öncesi siyasal kültürün bazı genel nosyonlarını hayata geçirmek için hayati bir rol oynadılar."
Sayfa 47 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
I. Dünya Savaşı ve Neden Savaşa Girdik
Kapitülasyonları kaldırmanın Türkiye'nin dünya savaşına girmesinde bu kadar önemli bir rol oynamasının nedeni kapitülasyonlar yüzünden Türkiye'nin Avrupa'nın bir yarı-sömürgesi haline gelmiş olmasıydı.
Sayfa 154 - TİMAŞKitabı okudu
I. Dünya Savaşı ve Sonucu
I. Dünya Savaşı, Osmanlı'nın kesin yenilgisi ve dağılmasıyla sonuçlanmış olsa da, ironik bir şekilde bu durum Türkleri devrini kapamış bir imparatorluk düzenini sürdürme yükünden kurtardı ve gerçek modernleşme, bağımsızlık ve vatandaşlık ümitlerinin gerçekleşmesinin yolunu açtı... Dolayısıyla I. Dünya Savaşı yenilgisi kılık değiştirmiş bir zaferdi.
Sayfa 163 - TİMAŞKitabı okudu
Ne efsunkar imişsin ah ey didar-ı hürriyet
Esir-i aşkın olduk gerçi kurtulduk esaretten
Namık Kemal
Sayfa 129 - TİMAŞKitabı okudu
... bir parti aynı zamanda Müslüman, aynı zamanda modern, Atatürkçü, cumhuriyetçi, açık ve her fikre hürmet eden demokratik bir parti olabilir. Bunu ispat etmemiz lazım. Aynı zamanda bu partinin halka yönelik olması lazım. Diğer taraftan devletin de adeta toplumun karşısında dikilmiş bir daimi engel, daimi bir korkuluk gibi durmaktan vazgeçmesi gerek.
Sayfa 376Kitabı okudu
Namık Kemal'e göre vatan "kafası başka, gövdesi başka, bacakları başka kıtaya yaslanmış kutsal bir vücuttur." Millet, Namık Kemal'in çağdaş siyasal problemlerle ilgilenmeyen ve bu kavramı dini bir bağlamda kullanan mürşidi şair Lefkoşalı Galip'ten ilham aldığı bir kavramdır. Namık Kemal'e göre en büyük erdem, insanın vatan toprağından yaratılmış vücudunu vatan için feda etmesidir. Hiçbir Osmanlı cesaret ve fedakârlıkla kurulmuş vatanı için ölmekte tereddüt etmemelidir, çünkü vatan için ölmeye hazır olmadan doğmuş olmanın bir anlamı yoktur.
Sayfa 213Kitabı okudu
Bu iç siyasal gelişmelere becerikli dışişleri bakanı Tevfik Rüştü Aras'ın 1925'den 1938'e dek takip ettigi aktif bir dış politika eşlik etti. Dış politikanın temel ilkesi Atatürk'ün "yurtta sulh cihanda sulh" sözüyle ifade edilmekteydi. Bu politikaya rengini veren, kasmen Türkiye'nin bir şekilde birine katılmak zorunda kalacağı uluslararası siyasal blokların var olmamasından kaynaklanan bir esneklik ve inisiyatif serbestliğiydi. Bunun yanı sıra Türkiye modernleşme deneyimi yaşayan ve Batıya karşı zafer kazanan ilk Müslüman ülke olarak hem Doğu hem Batıda prestij ve popularite sahibiydi.
Sayfa 193Kitabı okudu
Türkiye Cumhuriyeti ve Yeni Rejim
Devlet, tam bir sadakatla bağlılık sunulmaya yetkili tek kurumdu ve bu yönden cumhuriyetin selefi Osmanlı'yla pek bir farkı yoktu.
Sayfa 190 - TİMAŞKitabı okudu
I. Dünya Savaşı ve Enver Paşa
General Ali İhsan Sabis, Enver Paşa'yı bir Alman taraftarı olarak değil "Almanya'ya inanan ve güvenen bir Türk vatanseveri" olarak tanımlar.
Sayfa 174 - TİMAŞKitabı okudu