Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Öteki Günler Gibi Bir Gün

Demir Özlü

Öteki Günler Gibi Bir Gün Gönderileri

Öteki Günler Gibi Bir Gün kitaplarını, Öteki Günler Gibi Bir Gün sözleri ve alıntılarını, Öteki Günler Gibi Bir Gün yazarlarını, Öteki Günler Gibi Bir Gün yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bütün içe kapananların, tutkuyla titreyenlerin, o sonu olmayan, belirsiz, gövdelerini sürükleyenlerin acılı şiirini yazmak için eğiliyor sanki kâğıtların üzerine. Kendiliğinden çıkıyor satırlar kaleminden.
Sayfa 8 - Soyut Yayınları
“Rüzgar esiyor, yıkılmış duvarlar üzerinde, taşların arasından fışkırmış, tozlu incir yapraklarını sallıyor; denizse ötede, çırpınıp duruyor öylece.”
Sayfa 13 - Soyut YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Rahatlığı da tanıdım, sevgiyi de, gösterişi de. Sürgüne gönderildiğimde de, korkunç kötü yaşama koşulları arasında da aşağılanmadım hiç. Gururum düşüncelerimden geliyordu.
Sayfa 111Kitabı okudu
Üniversiteli gençler bu perdeyi yırtmak için kahramanca çarpıştılar sokaklarda, taşla vuruştular, yirmi yaşında insanlar bu satılmış, batı kapitalizminin bir piyonunu değiştirmesiyle ruhu değişiveren toplumu sarsmak için çarpıştılar; ama bir azınlık onlar, "devrimci gençler" denilen bir azınlık, şimdi geniş açıdan bakılınca, öteki toplumsal guruplardan biri.
Sayfa 109Kitabı okudu
Okumuşlar, yalnız, eksik, kendine yeterli değil. Yeni bir eğlence sitesi türedi kentte, alacakaranlıkta favoriler, redingot biçimi ceketler, soket çoraplar, fularlar. Dergilerden fırlamış bir batı öykünmesi, yoz, bilinçsiz, gergin, öz isterlerinden uzak, aşağılık duygusu içinde haince, insan - dışı.
Sayfa 109Kitabı okudu
Genç yaşta edebiyata atılmış, edebiyatın ortasına bırakılmış bir kuşaktı, bunu başarmak zorundaydı; tavsattı işi. Bazısı bilgiçliğe saptı, bazısı da küçük burjuva oldu, kimi bilgiç küçük burjuva.
Sayfa 108Kitabı okudu
Reklam
Büyük duygular kişiye kolayca gelmiyor. Çevremde dönüp kişiyi bayağılaştıran örgü, beni hiçbir süre aldatamadı; bağlayamadı kendine; örgünün bir atkısı yapamadı: her süre devrimci hareketlerle duydum o kişiyi yücelten duyguları, başka şeylerden değil; kadınlar beni bütünüyle ele geçiremediler, bundan dolayı huysuzlandı yakın ilişkiler kurduklarım.
"..içinde kaldığım süre içinde, elimden geldiğince kavramalıyım buranın gerçeğini diyordu ağırbaşlı, düşünceli bir tavırla. Öyle yetiştirilmemiş miydi aslında, doğrusu ciddi şeyleri araştırmaya hazırlıklı bir biçimde yetiştirildiğini pek iyi bilirdi Ahmet Nedim. Ona yaşamanın ciddi bir iş olduğu öğretilmeye çalışılmıştı, birtakım amaçlar edilmesinin gerekliliği belirtilmişti; gördüğü, yaşadığı şeyleri doğruca kavramak isteğini uyarmıştı bu kendisinde. Doğrusunu söylemek gerekirse bir yandan öğrenimini tamamlarken, bahar geldiğinde çıktığı bu gezilerde, gezinmek, hava almak amacıyle davranıyordu ama, bilincinin gerisinde derinden derine taşıdığını bildiği ciddi amaçları da vardı: yaşadığı kenti kavramak; giderek yaşamayı ve çevresine olup biteni anlamlandırmak, dünyaya bir anlam vermek; böylece de yaşamanın anlamını bulup çıkarmak ortaya."
Sayfa 77 - Soyut YayınlarıKitabı okudu
"..Umutsuzca derleyip toparlayamadığı, bir temele indirgeyemediği, ya da genelleştirip bir ana kavrama vardıramadığı görgülerinin sürüp duracağını sanıyordu. İçinde zaman zaman başkaldıran öfke "böylesine gerçeği çarpıtmış bir yerde kalmak zorunda değilsin" diyordu ama..."
Sayfa 75 - Soyut YayınlarıKitabı okudu
"..akşamüzeri gezintisinden dönünce, duvarları doldurmuş kitaplardan birini çekip okuyor; ya da içsel yaşamasını anlatan, anılara dayanan şiirler yazmaya çalışıyordu."
Sayfa 67 - Soyut YayınlarıKitabı okudu
Reklam
".."Amacım bu değildi" diyordu kendi kendine, "amacın Şişhane'den Tepebaşı'na doğru yürümek, yapıları gözden geçire geçire, güneşten, ilkbaharın güneşinden yararlana yararlana Taksim'e varmak; ilkbaharda yaptığım günlük gezintilerden birini de tamamlamak böylece." "
Sayfa 65 - Soyut YayınlarıKitabı okudu
"..Nerelerden gelip, insanı kavrayıp, sürüklüyor bu başdöndürücü duygu? Daha çok uzaklardayken, tozlu, pis, yozlaşmış, kötü yapıların arasından, kentin yüksekliğini, dinçliğini koruyamamış, aşınmış, yayvanlaşmış tepelerinden buraları gözlerden bilemezdim kulenin rutubetli, sakin, ıssız Demir sahanlığından dibe bakarken kişiyi içine çeken boşluğunu."
Sayfa 12 - Soyut YayınlarıKitabı okudu
Bu toplumda, inançları için ölümü göze alan kişiler çıktı.
Sayfa 140 - Soyut YayınlarıKitabı okudu
Kişioğlu tehlikenin yanında yaşamalıdır. Yaşam budur, başka bir şey değil.
Sayfa 111 - Soyut YayınlarıKitabı okudu
29 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.