Öykümüzün Sınır Taşları
Necip TosunEn Eski Öykümüzün Sınır Taşları Sözleri ve Alıntıları
En Eski Öykümüzün Sınır Taşları sözleri ve alıntılarını, en eski Öykümüzün Sınır Taşları kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
renklerin ve ışıkların değil, ruhların yaptığı geceler"
"Ahmet Midhat'ın öykülerinin merkezinde insanın bireyselleşme macerası yatar. Bu anlamda toplumsal algıları, anlayışları sorgular. Özellikle dönemindeki kadın erkek ilişkilerindeki açmazlar öykülerin ana vurgusudur. İnsanların birbirlerini tanımadan, aile baskısıyla evlenmelerinin yarattığı dramı pek çok öyküde işler. Aile kurumunun oluşumunda ve işleyişinde kadının ezilmişliğini gündeme getirir.
Bunlardan biri de "Teehhül" adlı hikâyedir. Öyküde, istenmeyen evlilik intiharla sonuçlanır. İntiharın ardından bırakılan mektupta, evleneceklerin rızasının dinde bile yeri olduğu ama zamanın âdetlerinin gençleri mahvettiği belirtilir."
Sayfa 24 - Dedalus
Hayattan geriye bir sıkıntı kalmıştır, bir hüzün, yenilmişlik duygusu. Birden kirpiklerine bir damla düşer, bir hayat belirtisi. Eve gelir kahraman. Ama ne olduğunu anlayamaz, o yüzden anlatamaz. Sonra hayat çeker gider, o, öylece bilinmezlikler içinde kalakalır.
Sayfa 181 - Tarık Buğra öyküsüKitabı okudu
Feyyaz Kayacan
"Siz hiç damdan düşercesine vurulan bir askerin yüzündeki hayret ifadesini gördünüz mü? Ben gördüm. Öldüğüne aklını yatıramıyor. Hayret perdesi bir leke, bembeyaz bir leke gibi yüzünü kaplıyor. Leke kıvamına gelince de ölüveriyor temelli olarak. Sanki hiç yaşamamış, yemek yememiş, sevmemiş, olduğu gibi ölü olarak dünyaya gelmiş gibi."
Sayfa 192 - Dedalus Yayınları 2. BaskıKitabı okudu
Her şey geçip gidiyor, insan yaşadığı her şeyi bir gün kaybediyorsa, o vakit tüm bu anların yaşanmış ya da yaşanmamış olmasının, gerçek ya da hayal olmasının ne önemi var?
Sayfa 221 - Dedalus Yayınları 2. BaskıKitabı okudu
Vüs'at O. Bener - Dost
"Sıkıntı işte. Keşke eve gitseydim. Kitaplar. Yerin dibine batsın kitaplar. Ne öğrettiler bana! Sökebildiler mi içimdeki huzursuzluğu. "
Sayfa 237 - Dedalus Yayınları 2. BaskıKitabı okudu
Sevim Burak - Yanık Saraylar
"Her şeyiniz var
Otomobiliniz
Yatınız
7 cüceli eviniz
Çocuklarınız
Bense ölümden korkmayacak kadar yalnızım."
Sayfa 271 - Dedalus Yayınları 2. BaskıKitabı okudu
Rasim Özdenören
"Basit bir soğuk algınlığı değil benimki biliyorum. Başka bir şey. (başka bir şey). Ruhum hasta benim. Vücud bahane."
Sayfa 373 - Dedalus Yayınları 2. BaskıKitabı okudu
Osman Şahin
"Diyeceklerim de, kar suyu gibi birikti içime."
Sayfa 379 - Dedalus Yayınları 2. BaskıKitabı okudu
Cahit Zarifoğlu
"Az az ölüyoruz her gün. Yağmurdan havadan söz eder gibi, insanın her gün az az öldüğünü görüyorum, her yanda gördüğüm insanların."
Sayfa 386 - Dedalus Yayınları 2. BaskıKitabı okudu
Her şeyin farkına varmış bir insanın mutlu olması düşünülemez. Farkındalık mutsuzluğu, yalnızlığı, hüznü getirir. Birey hep geçmişe bakar. Orada ise hep bir boşluk vardır...
Sayfa 468 - Dedalus Yayınları 2. BaskıKitabı okudu
İnsan ister on beşinci yüzyılda bir hattat, ister yirminci yüzyılda bir akademisyen olsun, rüyaları, gönül bozgunları, kırılmaları hiç değişmez. Çünkü insan yalnızlıklarına son yoktur..
Sayfa 502 - Dedalus Yayınları 2. BaskıKitabı okudu
İnsanların içindeki öykülerle dışındaki öyküler çok farklıdır ve bu yüzden hiç anlaşılmazlar.
Sayfa 504 - Dedalus Yayınları 2. BaskıKitabı okudu
Cemal Şakar
"ben buradan tüm insanlar adına gidiyorum."
Sayfa 542 - Dedalus Yayınları 2. BaskıKitabı okudu