Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Panslavizm ve Rus Milliyetçiliği

Hans Kohn

Panslavizm ve Rus Milliyetçiliği Sözleri ve Alıntıları

Panslavizm ve Rus Milliyetçiliği sözleri ve alıntılarını, Panslavizm ve Rus Milliyetçiliği kitap alıntılarını, Panslavizm ve Rus Milliyetçiliği en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Slavist Ukraynalı Taras Shevchenko
Ukrayna'nın en büyük şairi Taraş Shevchenko (1814- 1861) son şiirini Safarik'e ithaf etti: "Mezhep Sapıklığı". Bu eser Jean Hus'un bir savunmasıdır. İthaf yazısında şair bütün ümidinin, Slav gruplarını bir güç birliği altında toplanmış görmek olduğunu ve birleşmenin onlara bütün hürriyetlerini iade edeceğini ve Rusların Ukrayna üzerinde uyguladıkları baskıya son vereceğine inandığını söyler. "Kardeşler ellerinin içine kardeşlerinin ellerini aldılar Her biri diğerine dostluk yemini etti Ve ahdetti seveceğine. Bütün Slav nehirleri geniş tek bir denize dökülür Sana şükranlarımızı sunuyoruz ey hikmetli adam. Sen hem Çek hem slavsın!"
Türklere ve Almanlara karşı Ruslardan yardım dilenen Lehler
Lelewel'in teorileri sürgündeki demokrat Polenyalılar ara-sında büyük bir yankı uyandırdı. 1832 yılında Rus halkına aşa­ğıdaki birleşme mesajı gönderildi: "Ruslar! Zincire vurulmuş Slavlann inleyen sesi sizleri çağırıyor! Alman hükümdarları ve sizin zorba hükümdarımı Slavları köleleştirmek için birleştiler. Polonyalılar, diğer Slavlara kardeşlik eli uzatıyorlar ve bütün kalpleriyle onlara yardım etmek ve hürriyetlerini yeniden ka-zandırmak istiyorlar. "Polanya Demokratik Cemiyeti, 1832'de kurulduğu zaman milletin inancıyla birleşti. Tarım konusunda köylülere toprak ve hürriyet vaat etti. Cemiyet ısrarla Polanya için geçmişle bağlan yıkmayı telkin etti, bu tutum tam bir para-doks idi. Çünkü Polanya için eski tarihi sınırlarını bulmak arzu-su, aristokratik mazi için de en çok karşı çıkılabilecek noktalar-dan idi. Cemiyet, sınırların diplomatik uyuşmalada tespit edil-mesini de reddediyordu. Sınırlar, etnografyanın kumandasında tespit olunmalıydı. Demokratik cemiyet Polanya'nın Baltık'tan Karadeniz'e kadar uzanmasını istiyordu. Demokratlar impara-torların ve kralların bir kere yıkılmasıyla milletler arasındaki bü-tün ayrılıkların kaybolacağına inanıyorlardı. "Yeni doğan Polonya demokrasi fikrini bütün Slavlar arasında yaymaya ve bü-tün Avrupa halklarına esaretten kurtuluşun işaretini vermeye mecburdur. Polanya faziletlerini, cömertliğini, dindar zihniyeti-ni, doğruluğunu muhafaza etti. Polanya bütün Batı Avrupa mil-letlerinden üstündür. Polanya Demokratik Cemiyetinin meşhur bildirisi tıpkı ı832 bildirisi gibi, sınırsız bir saflık ve bütünüyle gerçeklerden nasipsizlik belgesidir.
Reklam
XIX. asır başında Avrupa, Çekierin ve Polonyalıların güçlükler içerisinde bulunduğunu hesap ediyor-du. Bu iki millet Fransız ihtilali ve Napolyon savaşları sırasında önemli roller oynamışlardı. Polonya gönüllü birlikleri Fransız ordularının yanında savaşmışlardır. Bu sürgünler kendi mill! marşlarını Fransızların Marseillaise'ine uydurmuşlardı:
Karl Marx'ın nefret ettiği ülke: Rusya :)
Marx Rusya'dan tiksiniyordu. Çünkü Rusya'nın başında reaksiyoner bir hükümet vardı ve bilhassa Rusya demek Marx'a göre Panslavizm demekti. Newyork Daily Tribune gazetesinin 5 Mayıs 1855 tarihli nüshasında II. Alexandre'ın tahta çıkmasını takipen neşrolunan makalesinin başlığı "Panslavizm" idi. "Avusturya'nın kesinlikle batının müttefiki olacağı gün, bu ülke yine kesinlikle Rusya'ya karşı açıkça savaş açmış olacaktır. II. Alexandre bizzat Panslav hareketin başı olacaktır.
Pan-Slavizmin yazılı eserleri.
Kollar Almanya'daki ikametinden sonra 1824 yılında Budapeşte'ye yerleşti. Burada Lutherci Slovak kilisesinin papazı oldu. "Slav Kızı" (Slávy dcera) adı ile şiirlerini neşretti. Bu şiirler bütün Slav dünyasının ondan bahsetmesine sebep oldu. Sonra bu kitabına "Soneler"i daha az başarılı biçimde, yeni ilaveler şeklinde ekledi. Ancak bu kitabı yalnızca şiir açısından ele almamak gerekir. Bu eseri bir vatanperverlik yemini olarak değerlendirmek icap eder. Başlangıçtaki insanı rahatlatan özellikler çabucacık, uyumsuz karışık, arkeolojik bir tarihi derinlikte kaybolur. Bununla beraber esere hakim olan ruh diğer eserinin başlangıcında canlı olarak ayaktadır. Kollar üstadı Herder'i ölçüsüz bir nikbinlik tablosu gibi ele alır ve onu Slav halkının geleceğinde güçlü bir ümit gibi düşünerek, Slavlığın geçmişi ile ilgili aldatıcı hayallerinde ısrar ederdi. Bu iki temayül birleşti ve bundan doğan; Panslavizm'in milli İncil'i oldu. Şiirin akışı ölçüsünde, gelecekteki zaferleri bildiren boruların sesi gittikçe, yıkılmış bir mazinin şikayetlerini ve gözyaşı duvarlarını yıkmaya başladı. Bütünüyle bu eser oldukça zayıf bir yapıdadır. Pek çok bölümleri bulutludur. Son bölümü ise tarihi kaynakları öğreten ancak çok hızla geçen bir yapıdadır
Kölelikten imparatorluğa: Ruslar ve dahi Slav milletleri.
Artık Rusya büyüyordu, korkutuyordu ve bu haliyle, Rus olmayan diğer Slavlar için yardım ve himaye bekledikleri ağabey oluyordu. Rusya her yıl yarım milyon artan 55 ila 60 milyon civarındaki nüfusuyla yalnızca Avrupa'nın en kalabalık ülkesi değil, aynı zamanda "1801 yılında Montenegro dağlık bölgesinde nüfusu 108.000"i geçmeyen küçücük Krakovi devleti ihmal edilirse" tek Slav devleti idi.
Reklam
Andrzev Towianski
Andrzev Towianski (1799-1878} Paris'e geldi. Bu esnada Napolyon'un külleri onun için inşa edilmiş muhteşem mezara, Invalides'e nakledildL Nesiller onun efsanevi büyüklüğünün rüyasını görmek için geldiler. Towianski, Napolyon'un Allah tarafından sosyal adaleti tesis için gönderildiğine ve kendisinin de onun halefi olduğuna inanıyordu. "Napolyon'un sayesinde bu büyük ihtilal kahramanıyla Fransa ikinci İsrail oldu ve dünyayı aydınlatan meş'aleyi eline aldı. Allah bu dünyanın gideceği yolu çizmiştir. Mevcut durumda üçüncü İsrail rolünü alacak nöbeti devralacak olan Slavlardır".
Bir insan kendi hayatını memleketi için feda edebilir, fakat, varlığının şuurunda olan bir milletin kayboluşunu kabul edemez!
Şimdilerde kanlı bıçaklı olan iki milletin birlik tahayyülü
I. Napolyon'un hükmettiği dönemde Lehler bütün hayallerini kaybettikten sonra, Polanya'da gelen nesil "aydınlıkçılar" oldu. Bunların arasında büyük adamlar da çıktı. Stanislas Staszic (1755-1826) bütünüyle Slav davasına kazanılmış ve Rusya'ya bağlanmıştı. Bu Katolik papaz sosyal reformlar ve ilmi gelişme için ihtiras duyuyordu. Vatandaşları üzerinde çok büyük bir tesire sahipti. Varşova'da Dostlar Cemiyeti'nin kurucusu ve başkanı oldu. (Towarzystwo Przyjaciot nauk) 1815 Ağustos'unda okuyucuya şu başlıkla bir makale sundu: "Avrupa'da politik denge üzerine düşünceler" (Mysli o rownowadze polıtyczneiw Europie). Önce Çar'ın şahsiyetini selamlıyor ve büyük Rus imparatorluğu ile Slavların birleşmesi davasını savunmasını istiyordu. Bu birlik, kardeşlik ve eşitlik prensipleri üzerine kurulmalıydı. Bu birlik federe bir Avrupa'nın yaratılmasına müncer olacaktı.
Napolyon'a bel bağlayan Leh isyanları.
Fransızlar ve Lehler bu iki millet Fransız ihtilali ve Napolyon savaşları sırasında önemli roller oynamışlardı. Polonya gönüllü birlikleri Fransız ordularının yanında savaşmışlardır. Bu sürgünler kendi milli marşlarını Fransızların Marseillaise'ine uydurmuşlardı: "Jeszcze Polska nie Zginela" "Biz yaşadıkça Polonya ölmeyecektir!" Eğer bizim ülkemiz esir olursa en azından bizi sürgünlerin kalbinde diriltecektir!" diye haykırıyorlardı. Onlar bir an için Napolyon'un desteğinde bir Polonya devleti kurulması düşüncesine kapıldılar. Şüphesiz Napolyon'un siyasi ihtiraslarına ümit bağlayan bu proje ile, Polonya Devleti geçici olarak gerçekleşti.
Reklam
Almanlar ve Ruslar arasında kalan Çekya
Çek Tarihçi Frantisek Palacky 1873 Haziranında şöyle yazıyordu: "Ben Rus Panislav Partisiyle, çok şükür az sayıda mensubu olan fanatik Macarlar ve Almanlar arasında hiç ayırım yapamıyorum, fark göremiyorum zira hepsi bizim milliyetimizi ezmek ve içlerinde yok etmek istiyorlar. "Biz Çek olmaktan çıkarsak, Alman olmuşuz, İtalyan, Macar yahut Rus olmuşuz bu bizim hayatımızda neyi değiştirir, aralarında ne fark bulunur?""
Büyük Polonyalı şair Adam Mickiewicz "College de France" da Slav Edebiyatları ve Dili Kürsüsü'nde idi. Açış dersinde Kollar'ın sözlerini tekrarladı: "Bütün milletler son sözlerini söyledi, Slavlar, şimdi konuşma sırası sizdedir!"
... Kuvvetlerinin şuuruna varmışlardı. Ruslar hariç diğerlerinde bu potansiyel henüz hareketsiz durumdadır. Safarik ve Kollar, bu gücün gelecekte gerçek olacağına inanmışlardır. (Bu dönemde Safarik'in Slav Etnografyası neşredildi "Slovansky Narodopis Progue, 1842" Slav halklarının durumu ile ilgili harita ve istatistiklerle neşredildi.) lllyrien hareketinin liderlerinden Stanko Vraz (1810-1851) Zagreb'den Prag'a şöyle yazıyordu: "Bu haritanın bir örneğini verdiğim zaman bizim bölgemizin vatanperverleri ve vatanperver olmayanları ellerimi parçalıyorlardı. Slav milletlerinin sınırlarının bu kadar uzaklara ulaştığının tespiti karşısında hayretler içinde kalıyorlardı"
Lehler ve Ruslar: İki akraba iki düşman
Rusların dikkatlerini üzerine topladığı tek Slav topluluğu Polonyalılardı ve düşmandılar. Ruslar güçlerinin şuurunda idiler. Kendi işleriyle meşgul oluyor, uzak ve fakir akrabalara, Rus olmayan Slavlara ehemmiyet vermiyor ve batının büyük devletleri ile meşgul oluyorlardı.1815'den 1850'ye kadar Rus politikasının ihtilali önlemekten başka gayesi yoktur ve bu hortlak karşısında Rusya, Romanov hakimiyeti ile din arasındaki seddi güçlendirmeye gayret sarf etmiştir
Herder onlara şöyle diyordu: "Her-hangi bir halk, bilhassa medeniyetin himayesinde kalmış bir halk için, hayatın genişliği içerisinde kalbin ve ruhun temsilcisi inançlarından, saygıya layık manevi mirasından, atalarının di-linden daha değerli bir nesneye sahip olmak düşünülemez. Bir halkı dilinden mahrum etmek, onu çocuklarına vereceği, bıra­kacağı ölümsüz servetlerden mahrum etmek demektir". Her-der'in çizdiği bu Slav hayatı ve karakteri, tarihi realitelerden çok, onun felsefi inançlarından ilham alıyordu ve Rus, Polon-ya, Çek ve Hırvat düşüncesi üzerinde derin bir tesir icra etti. Tarihçiler, bu metafizik telakkilere tarihten çıkarılmış haklılık gerekçeleri sağlamak istediler ve politika adamları da bu "keşif­lere" hizmet ederek bunları savundular ve haklılık iddialarına delil olarak kullandılar. Böylece şüphesiz olan dil yakınlıkları, neticede kaynakta birlik hipotezine götürüldü ve net olmayan, Bulanık bir kavrama ulaştı
78 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.