Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Peder Olmak Sanatı

Ahmet Mithat Efendi

Peder Olmak Sanatı Sözleri ve Alıntıları

Peder Olmak Sanatı sözleri ve alıntılarını, Peder Olmak Sanatı kitap alıntılarını, Peder Olmak Sanatı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İzdivaç denilen şey aşk-ı hakikinin müntehası değil, mebdei sayılır. Mezarı değil, gehvaresi addolunur.
Sayfa 37
Baba olmak sanatı! Bu sanat ne kadar latiftir. Latif olduğu kadar da mühimdir.
Sayfa 17
Reklam
Evladı elbette babaları da sever. Fakat anaları daha ziyade, ama pek çok ziyade sever! Zira vücudunu kendi kanından teşkil etmiş ve onun teşekkülüne aylarca hizmet ederek nice mezahim ve âlâmını* çekmiştir. Bir valide çocuğunu tevlidden sonra yine kendisi bakarsa şüphe yok ki ciğerparesi hakkındaki muhabbeti arttıkça artar. Bade't-tevellüd* çocuğa babasının muhabbeti dahi tezayüd edeceğine şüphe yoktur. Hele çocuğun bakıntısına peder dahi ne kadar iştirak ederse muhabbeti o nispette artar. Ama pederin evladına tezayüd-i muhabbeti evladın terbiye kabul edeceği çağa vusulünden sonradır. Mini mini zeki bir dilbaza bazı şeyler talim olunup da onu bellediği ve o yolda sorulan suallere cevap verdiği zaman, pederin muhabbeti öyle acayip bir surette cuş u huruş eder ki onu canına sokacağı gelir. Bunlar nev-i beşerin hep ahval-i ruhiyesi mukteziyatından olan şeyler olup herkes kendi ihtisasatını yoklayacak olsa şu söylediklerimize muvafik bulacağına şüphe yoktur.
Sayfa 81 - Âlâm: elemler, acılar Bade't-tevellüd: doğumdan sonraKitabı okudu
Baba kısmı evlat sahibi olduğu zaman evladının sabavet, tufuliyet ve şebabetine imtisalen kendisi dahi sabavet, tufuliyet ve şebabeti edvarına avdet etmiş olur. Avrupa hükemasından şimdi ismini tahattur edemediğimiz birisi “pederler evlatları içinde yaşarlar” demiş.
Sayfa 45 - sabavet: bebeklik, tufuliyet: çocukluk, şebabet: gençlik
İzdivaç denilen şey aşk-ı hakikinin müntehası değil, mebdei sayılır. Mezarı değil, gehvaresi addolunur.
Sayfa 37 - gehvare: beşik
"Çocuğa bakmanın ücreti şefkat-i validenin lezzetidir. Aylıkçı suretiyle bakanlarda bu şefkati aramak beyhudedir. Onlar yalnız aylıklarını bilirler."
Reklam
Memnun olmadığınız her zamanda oteli tebdil edebilirsiniz (değiştirebilirsiniz). Fakat her memnun olmadıkça yuvanızı tebdil edebilir misiniz?
Sayfa 63
Şu sözümüzü tekrar edelim: Peder olmaya namzet bulunanlar sıhhat ve selametlerini yalnızca kendileri için değil çocukları için dahi muhafazaya mecburdurlar.
Sayfa 58
Gençliği enva-i sefahet içinde geçirip sıhhat ve selametini ihlal ve vücudunu berbat eyledikten sonra evlat tevlid edenler vazife-i übüvveti daha peder olmaksızın bozmuş olurlar.
Sayfa 60
Hüsn-i ahlak an-asıl vehbi ise de talim ve terbiyenin hükmü dahi inkâr edilmemektedir.
Sayfa 49
Reklam
tahdis-i nimet bir mecburiyet-i mukaddesedir.
Sayfa 87 - tahdis-i nimet: nimete şükretme
Âşık kendi âşıkasına dünyayı mafihasıyla beraber feda eder
Sayfa 36 - mafiha:öteki dünya
Niçin teehhül* ettinizdi? Evlat yetiştirmek için değil mi? Bu maksat için dahi karı koca bir yuva teşkil ettinizdi. Siz kendiniz henüz evlatlıktan çıkamamış olur ve içinde bulunduğunuz yuvanın henüz babası sayılamamakta bulunursanız orada evlat nasıl yetiştirebilirsiniz?
Sayfa 64 - Teehhül : evlilikKitabı okudu
Bazen nefis bir taam yerken bir de salata ilavesine girişiyoruz. Şöyle haricen bir hesap edilecek olursa onu terfik* ettiğimiz et'ame-i nefiseye nispetle o salata pek kaba bir şey menzilesinde* kalacağı tahakkuk* eder. O aralık neden o salatayı o taam-ı nefise -velev ki muvakkaten*- olsun tercih ediyoruz. Onda dahi bir büyük lezzet bulunduğunu tecrübe etmiş olduğumuz için değil mi? Doğrudan doğruya değilse de dolayısından olsun bir büyük lezzet var. Zahiren* hükm ediyoruz ki ağzımızda mütehassıl* olan yemek tadını salatanın humuzeti* ile izale edecek olursak o surette temizlenmiş olan bir ağızda o nefis taamı daha güzel tezevvuk edeceğiz. İştihamız açılarak daha çok yiyeceğiz. İşte bu tamah ile salatada dahi pek büyük bir lezzet buluyoruz. Halbuki o hizmetin gördüğü hizmet-i hakikiye salatanın humuzeti hasebiyle kanalları ağzımıza müntehi* olan salya çıkınlarını sıkıp ziyadece salya tereşşuh* ettirmesinden ibarettir. Taamın esbab-ı hazımesinden* birisi de onu lüab* ile tartib* etmektir. Hazmı bati* olan taamların daha ziyade lüab ile tahmirine* fizyoloji hikmetince lüzum vardır da işte bu lüzuma hizmet ettirmek için salatada dahi o tecelli ettirilmektedir. Bu misülli telezzüzatın* kaffesi bize onların zimnında birer hizmet gördürmek içindir azizim! Hesapsız, kitapsız, sebepsiz, hikmetsiz bir semahat-ı beyhude* değildir. O hakim-i ezeli biber denilen o acı şeyden dahi bir lezzet tecelli ettirmiştir. Midemiz için onun da lüzumu vardır da ondan!
Sayfa 34 - *terfik (et-): katmak *menzile: derece *tahakkuk (et-): meydana çıkmak *muvakkaten: geçici olarak *zahiren: görünüşte *mütehassil (ol-): oluşmak *humuzet: ekşilik *müntehi (ol-): uzamak *tereşşuh (ettir-): sızdırmak *esbab-i hazime: hazım araçlarKitabı okudu
Olmaya devlet-i cihanda bir nefes sıhhat gibi!
Sayfa 54
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.