Petrol Fırtınası
Raif KaradağPetrol Fırtınası Gönderileri
Petrol Fırtınası kitaplarını, Petrol Fırtınası sözleri ve alıntılarını, Petrol Fırtınası yazarlarını, Petrol Fırtınası yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dünyanın her tarafına dal budak salmış olan İngiliz petrol tröstü Royal Dutch - Shell Panama kanalı etrafındaki petrol sâhalarına da el atıyordu. Sermayesinin yüzde yüzü Entelijans Servis ve İngiliz Bahriye Birinci Lordluğuna ait olan Anglo Persian petrol şirketi, Royal Dutch- Shell grubunun bir kolu olarak Panama etrafındaki petrol sâhaları ile alâkadar olmağa başladı.
Sayfa 128 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu
Svansson'un hazırladığı ve senatodan geçirdiği bu programa göre Amerika irili ufaklı otuz yedi parça harp gemisini tezgâha koymuştu. Svansson bahri programın kabul edildiği gün senatoda verdiği nutkunda ''Ümid ederim ki bu gemiler dünyada bir eşi dahi bulunmayan bir donanmanın başlangıcını teşkil edecek ve Amerika denizlere hâkim olacaktır.'' Svansson açıkça itiraf ediyordu. Hedef denizler hâkimiyeti idi. Yani İngilizlerde olan hâkimiyetin ele geçirilmesine çalışacaktı. Bu sefer Standard muvaffak olabilecek miydi? Hâdiseler Standard'ın ümidinin boş çıkmadığını göstermiştir.
Amerika hakikaten dünyanın en büyük armadasına sahip olmuş, İngilizleri geride bırakarak ikinci plâna düşürmüştü. Rockfeller bu sefer galip gelmişti. Fakat bu dev armada dünya petrol hâkimiyetini de elde edebilecek miydi?
Hayır.
Sayfa 127 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu
Standard Oil fiat mücadelesinde yanlız kalınca bu yolda daha fazla ısrar etmemiş o da mücadeleyi terk etmişti. Bu muvaffakiyetsizlik Rockfelleri sindirmiş miydi? Hayır. Bilâkis Amerika'da Roosvelt'ten aldığı kuvvetle o, yeni bir tecrübeye tevessül edecek, tıpkı 1920 yılında olduğu gibi, Rusya'ya dönecek ve onunla işbirliği yapacaktı. Standart Oil bu kararı verdikten sonra derhal harekete geçti. Ruslarla yeni bir işbirliği anlaşması imza edildi. Rusya adına bu anlaşmayı imza eden Sulinof yoldaş, Rockfellerden geniş krediler temin etti. Bu kredilerle de Bakü petrol sâhaları tanzim edildikten başka Batumda yüzlerce sarnıç ve kilometrelerce demiryolu inşa ettiler. Artık Rus petrolü dünya piyasalarında üçüncülüğünü ilan etmişti. Standart Oil'in bu yardımı, istikbalde Rusya'yı dünyanın başına belâ edecek ve bundan en büyük zararı bizzat Amerika görecekti. Standart Oil Rusya ile birleşir ve Deterding'e karşı müşterek mücadeleye girerken Amerika da boş durmamıştı. Roosvelt, Standardın adamlarından birisi olan Svansson'u deniz müsteşarlığına getirmişti. Tarih tekerrür ediyordu. Panama Kanalı etrafında petrol için yapılan mücadele sıralarında Amerikan donanmasını kuvvetlendirmeyi gaye edinmiş olan Standard, yeniden bu sâhada teşebbüse geçiyor ve dünyanın en büyük bahri programını tatbik mevkiine koyuyordu.
Sayfa 126 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu
Doların değeri düşürüldükten sonra Standart Oil'in petrolü dünya piyasalarına durmadan akıyor fakat her tanker, Standart Oil aleyhine yeni zararlar taşıyordu. Gerçi Rockfeller'in bu mücadele tarzından sonra Henri Deterding çok para kaybetmişti. Fakat Rockfeller - Pierpont Morgan birliği de büyük zararlar görmüştü. Dolar - Florin
Sayfa 125 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu
Tanıdık gelen bir taktik :D
Rockfeller bütün bunların acısını çıkatmağa karar vermişti. Dünün iki hasmı Morgan ile Rockfeller birleşmeye karar verdiler. İkisinin birleşmesinden sonra da Amerikan dolarının kıymetini düşürme işini ele aldılar. Bu kararın arkasındaki hakikat şu idi. Standard istihsal ettiği petrolü dolar üzerinden satıyor, Deterding ise dünyanın her tarafından istihsal ettiği petrolünü florin ile dünya piyasalarına intikal intikal ettiriyordu. Dolar fiatı düşürüldüğü takdirde Standart Oil petrolü, florin ile satılan İngiliz petrolüne nisbetle dünya piyasalarına daha ucuza sevk edebilecek bu sayede dünya piyasalarının, Standart Oil'in istihsal ettiği petrolü istihlâk etmesi temin edilecekti. Bu mücadele tarzı hakikaten çok iblisçe idi. Çünkü iki petrolcü arasındaki çekişme birçok memleketlerin iktisadi durumlarını berbat etmiş ve milyonlarca insanın çok kısa bir zamanda fakirleşmesine ve sefalete düşmelerine sebep olmuştu.
Sayfa 124 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu
Amerikada Standart ile Morgan'ın mücadelesi Morgan'a da Standarda da bu arada Amerikan hükümetine de çok şey kaybettirmişti. Venezuellâ bu kayıplardan sadece bir tanesi idi.
Sayfa 124 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu
Rockfeller yine çıkmaza girmişti. Morgan temsil ettiği büyük bankacılık tröstü sayesinde Standart Oil'e istediği yerde büyük darbeler vuruyor ve bu iki Amerikan tröstü arasındaki mücadeleden sadece Deterding istifadeli çıkıyordu. Rockfellerin bu çok kritik durumu 1933 yılına kadar devam etti. Fakat bu yıl, Standart Oil için fevkalâde hadiselerin başlangıcı oldu. Talih birdenbire Rockfellerin yüzüne gülmüş Roosvelt Reisicumhur seçilmişti. Artık Rockfeller Amerikada rahat bir nefes alabilirdi. Mücadele John Pierpont Morgan'ın aleyhine dönmüştü. Roosvelt açıkça Standart Oil'i destekliyor ona her hareketinde müzaheret ediyordu. Bu durum karşısında Morgan mücadeleden vazgeçmiş ve Rockfeller ile birleşmeyi uygun bulmuştu. Standart yeni bir kuvvet kazanmıştı.
Sayfa 124 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu
Rockfeller Standart Oil şirketini kurduktan takriben on sene sonra Amerikan bankacılığının babası; dev banker Morgan ile bir ortaklık kurmuştu. Ortaklık 1913 yılına, Morgan'ın öldüğü tarihe kadar devam etmişti. Bu tarihren sonra Morgan bankasının işlerini Morgan'ın oğlu John Pierpont Morgan'ın omuzlarına kaldı. Pierpont çok haris
Sayfa 123 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu
Standart Oil Venezuellâ'da, tıpkı diğer Lâtin Amerika memleketlerinde olduğu gibi muvaffakiyetsizliğe uğramıştı. Bu nedendi? Rockfeller, büyük malî imkânlarına rağmen niçin muvaffak olamamıştı? Bunu anlıyabilmek için biraz geriye gitmek zorundayız. Rockfeller, Amerikadaki mutlak hâkimiyetini sadece zekâsına ve talihine borçlu değildir. Kendisi gibi dünyaya hükmetmek sevdasına kapılan bir bankacının ve bir çelik kıralının da bu muvaffakiyette büyük hisseleri vardır. Bunlar Çelik Kıralı Andrew Carnegie ile sayısız bankalara hükmeden Morgan idi. Rockfellere dünya hâkimiyeti kapılarını açan işte bu ikincisi yani banker Morgan idi.
Sayfa 122 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu
Standard'ın açmış olduğu dolar harbi muvaffak olmamıştı. Amerikanın elindeki son koz Kürazao adası idi. Elbette talihini burada denemeye teşebbüs edecekti. Lâkin bu yol o kadar imkânsız idi ki. Venezuellâ'da ihtilal yapmak için lüzumlu olan silâhları değil, basit bir bıçak dahi bulmak veya Gomez'in ajanlarından izinsiz veya malûmatları olmadan edinmek imkânsızdı.
Sayfa 120 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu
Amerikalılar talihlerini bir defa da Kürazao adasında denemeye karar vermişlerdi. Yavaş yavaş adanın siyahî sakinleri arasına soktukları ajanları ile bol miktarda dolar dağıtarak Kürazao adasında bir istiklâl havası estirmeye başladılar. Amerikalılar bu propagandayı adanın esas sahibi Hollandalılara karşı tevcih etmek sureti ile politik bir incelik göstermeye gayret sarfetmişlerdi. Çünkü onlar için başka çıkar yol yoktu. Adanın sakini olan siyahîler, aynı zamanda işçi olan bu adamlar İngilizlerden fazla İngilizci idi ve İngilizlerden ayrılmayı akıllarına bile getirmiyorlardı.
Sayfa 119 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu
Amerikalılar ihtilâl tasavvurlarında muvaffak olamayınca başka bir plân düşündüler ve Sterline karşı dolar harbi açmıya karar verdiler. Bir taraftan dolar-sterlin mücadelesini devam ettirirlerken bir taraftan da ellerini Kürazao adasına uzattılar.
Sayfa 119 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu
İngilizler Venezuellâ petrolleri sayesinde milyonlar kazanıyorlardı. Ne gariptir ki; İngilizlere dünya hâkimiyetini temin eden petrolün bol miktar da blunduğu Kürazao adasının vali konağı üzerinde kırmızı, beyaz ve mavi renklerin şekillendirdiği Hollanda bayrağı sallanıyordu. Yine gariptir ki; bir Hollanda müstemlekesi olan bu adacıkda geçer akçe
Sayfa 118 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu
Venezuellâ'nın her tarafında açılmış olan yeni kuyulardan istihsal edilen petrol Pipeline'larla sür'atle sahile indiriliyor ve oradan yüzlerce yelkenli ve buharlı gemi ile Kürazao'ya taşınıyordu. Venezuellâ körfezi, petrol bulunduğu andan beri dünyanın en işlek körfezi olmuştu. Günde yüzlerce tekne Kürazao'ya ham petrol götürüyor ve orada tasfiye edilen petrol büyük tankerlerden müteşekkil filolarla Amerikan kıtası ile dünyanın diğer taraflarına sevkediliyordu.
Sayfa 118 - Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul, 1969Kitabı okudu