Biri, Hz. Lokman'ın siyah yüzüne, kalın ve çatlak dudaklarına dikkatle bakarak O'nu hakir görmek istemiş. Hazret-i Lokman bu adama kızmadan şu karşılığı vermiş:
-《 Yüzümün siyah, dudaklarımın kalın ve çatlak olduğuna hakaretle bakma. Çünkü, onları ne ben boyadım, ne de ben çatlattım. Benim elimde olan, o kalın dudaktan kötü söz çıkarmamak, siyah yüzü ayıp işte utandırmamaktır. Kalbim beyaz, sözüm inci gibi güzel olduktan sonra, yüzümün siyah, dudağımın kalın oluşunun ne ehemmiyeti var?》
Demek ki, insanın kafa yapısını, fikir ve ruh dünyasını bırakıp da, yüzüne sürdüğü pudra ve boynuna taktığı kıravatıyla değerlendiren bizler, hâlâ milattan önce yaşayan Hazret-i Lokman kadar gerçekçi olamamış; O'nun insan değerlendirmede ki sağlam ölçüsünü henüz idrak edememiş bulunmaktayız.