Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Postmodernitenin Kökenleri

Perry Anderson

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Lyotard “bir bütün olarak postmodernizmin derdinin, “temsil sınırları içinde hakikati sergilemek değil, iradenin dönüşü içinde perspektifler oluşturmak” olduğunu õne sürmüştür.
Sayfa 40 - İletişim Yayınları, 2011, 5.Baskı.Kitabı okudu
Uydu ve fiber optik çağında, mekansal olanın bu imgelem üzerindeki hakimiyeti görülmedik boyutlara varmıştır. Yeryüzünün elektronik birliği, dünyanın dört bir yanında aynı anda meydana gelen olayları günlük bir seyir malzemesi haline getirerek, her insanın bilincinde dolaylı bir coğrafya oluşturmuş, sistemi yöneten çokuluslu sermaye ağları, kavrayış sınırlarını aşmıştır. Bu yüzden, postmodernin oluşumunda mekânın zaman karşısındaki üstünlüğünde daima bir dengesizlik söz konusudur: Postmodern, yapısı gereği kendisini aşan gerçekliklere yanıt vermiştir. Bu da, Jameson'ın ünlü bir pasajda söylediği gibi, ancak Kant'ın bize öğrettigi dersin alaycı bir biçimde günümüze uyarlanmasıyla kavranabilecek bir duyarlılığa yol açmıştır: "Histerik yüce".
Sayfa 83 - İletişim Yayınları, 2011, 5.Baskı.Kitabı okudu
Reklam
“Yalnızca Marksizm, kültürel geçmisin özündeki gizemi gözler önüne serebilir." diye yazmıştı Jameson “ancak insanlığın serüveni bir bütün olarak ele alındığında yeniden canlandırılabilecek bir gizem." Yarı göçer aşiretler , teolojik tartışmalar, polis'teki çatışmalar, 19. yüzyıl parlamentolarındaki düellolar gibi çoktan geçmişe gömülmüş meseleler, ancak bu yolla yeniden hayat kazanabilirdi Bu sorunlar ancak tek bir büyük kolektif öykünün bütünlüğü içinde yeniden anlatılırsa; ne kadar farklı kılıklara bürünmüş, simgesel biçimler almış olurlarsa olsunlar, tek bir temel izleği -Marksizm açısından, Zorunluluk alanından Özgürlük alanını kurtarmaya yönelik kolektif mücadeleyi paylaştıkları kavranırsa; her biri, henüz bitmemiş çok büyük bir öykünün hayati bölümleri olarak anlaşılırsa, bizim için güncel bir anlam kazanabilir.
Sayfa 79 - İletişim Yayınları, 2011, 5.Baskı.Kitabı okudu
1980'li yıllarda Jameson'ı bambaşka yerlere götüren iki önemli etki rol oynamıştı. Biri, Ernest Mandel’in Late Capitalism adlı kitabının yayımlanmasıydı. Bu eser II. Dünya Savaşı'ndan beri sermayenin tarihine ilişkin ilk sistemli kuramı getiriyor, böylelikle günümüzü bu üretim tarzının evriminde nitel açıdan yeni bir aşama olarak anlamamızı sağlayacak -görgül ve kavramsal- bir temel sunuyordu. Jameson pek çok yerde bu ufuk açıcı çalışmaya olan borcunu dile getirmiştir. Daha sınırlı olsa da önemli sayılabilecek bir diğer etkiyse, Baudrillard'ın, simulakranin günümüz kapitalizminin kültürel imgelemi üzerindeki etkisini konu alan eseri olmuştur.
Sayfa 77 - İletişim Yayınları, 2011, 5.Baskı.Kitabı okudu
Metropolde sınıf çatışması gerilemiş, şiddet metropol dışına kaydırılmıştı; bölünme ve sömürü gerçekliklerinin bastırılmasında reklamlar ve medya fantezileri büyük bir ağırlığa sahipti; özel ve kamusal varoluş biçimleri birbirinden kopmuştu - bütün bunlar, tarihsel sürekliliğe dayanmayan bir toplum yaratmıştı. 'Psikolojik terimlere başvuracak olursak, hizmet ekonomisi olarak üretim ve çalışma gerçekliklerinden o kadar uzaklaştık ki, yapay uyarıcıların ve ekrandaki görüntülerin yarattığı bir hayal dünyasında yaşadığımızı söyleyebiliriz: Daha önce hiçbir uygarlıkta, büyük metafizik kaygılar, varlığa ve yaşamın anlamına ilişkin temel sorular, böylesine uzak ve boş görünmemişti.”
Sayfa 77 - İletişim Yayınları, 2011, 5.Baskı.(Alıntı Marxism ve Form sy.17-18)Kitabı okudu
Olup biteni pek de hayra yormayan Lyotard, postmodernizme ayrı bir sayfa açmaktan çekinerek onu modernizmin “kendi içine kıvrılması" olarak tanımlamıştır.
Sayfa 68 - İletişim Yayınları, 2011, 5.Baskı.Kitabı okudu
Reklam
Jameson, postmodernizmin -sonradan değil başından beri- bütün coğrafi sınırları ortadan kaldıran küresel bir sistemin kültürel atmosferini oluşturduğu sonucuna varıyordu.
Sayfa 109 - İletişim Yayınları, 2011, 5.Baskı.Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.