Proust'un Paltosu
Lorenza FoschiniProust'un Paltosu Gönderileri
Proust'un Paltosu kitaplarını, Proust'un Paltosu sözleri ve alıntılarını, Proust'un Paltosu yazarlarını, Proust'un Paltosu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ziyaretçilerin bakışları önünde hareketsiz yatan, ne güzel, ne çirkin bu mobilyaların önünden geçmenin ne anlamı var diye sorulabilir; kültürlü ve seçkin bir beyin hevesle, azimle, tutkuyla bunları yok olmaktan, bakımsızlıktan kurtarmasının amacı neydi diye düşünülebilir. Yanıt Kayıp Zamanın İzinde’nin ilk sayfalarında gösterir
Sayfa 95 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Onunki önlenemez bir arzu, adeta eşyalara duyulan bir şehvettir. Proust, arzu edilmesi için mutlaka güzel olması gerekmeyen bir kadını hayal ederken hissedilenleri nasıl en ince ayrıntısına kadar tanımlıyorsa, Guerin de onun sadık ve titiz bir okuru olarak, bunu eşyalar için hissediyordur.
Sayfa 81 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
İçine yerleştirdiğinde yaşlı kâhyası üzerine şöyle yazar: “Proust’un Paltosu”
Sayfa 79 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Acaba Proust’un odasını anlattığı ve Susam ve Zambaklar ismiyle yayınlanan Ruskin çevirisinin önsözündeki şu pasajı aklına getirmiş midir?
Ben insanların odalarını kendi zevkleriyle döşemelerini, kendi beğenilerini oraya yansıtmalarını ve onu sadece onayladıkları şeylerle doldurmalarını isterim. Ben, kendim için söylüyorum, eğer bir oda benimkinden çok farklı bir varoluş dilinin, yaratımın eseriyse, benimkine ters düşen bir beğeni söz konusuysa ve orada benim bilinçli düşüncemi yansıtan hiçbir şey yoksa, görüntü benolmayanın sinesine gömülmüş ise, orada yaşadığımı ve düşünebildiğimi hissedemem.
Sayfa 71 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Marcel Proust’un geride kalan eşyaları
Jacques, bu mobilyaları kendi iradesi dışında sürüklendikleri sefil sondan bir rehine kurtarır gibi kurtardığına inanmaktadır; kaderin onu asla kaçamayacağı bir ödevle görevlendirdiğini hissetmektedir; içinde kimsenin yaşamadığı odaya bir göz attığında yatağın, yazı masasının, kitaplığın, o kişisel eşyaların bir ölünün yadigârlarını oluşturmayıp tam tersine hep birlikte mahrem ve gizemli hayatlarını yaşadıklarını düşünmektedir.
Sayfa 71 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Arzu ettiği bir kitabı, ender bir müsveddeyi, başkalarının sevdiği, sevgiyle kullandığı eşyalarında olan o gizli gizemi elde etmeye yakın olduğunda hissettiği o heyecanlı ruhla adamın peşinden yürür. Ona sahip olmak belki de o sevginin, o arzunun bir kıvılcımını yakalamak ve nihayet tatmin olmaktır; ama daha fazlası da vardır: Onu harekete geçiren duygu bir koleksiyoncunun değil, bir kurtarıcının içgüdüsüdür. Sanki umulmadık bir nesne onu mıknatıs gibi çekiyormuşçasına eskicinin peşinden deponun dibine yürür. Ve ne çıkar orada karşısına?
Sayfa 69 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Robert Proust’un eşinin bu yakma hırsı gerçek değildir umarım
“Elyazısı dolu kâğıtlar, yırtılmış kâğıtlar, defterler, mektuplar, mektuplar… Yak yak bitmedi.”
Sayfa 46 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Kayıp Zamanın İzinde’ye bir “Son” sözcüğü ekleniyor
“İşte sevgili Celeste, söylüyorum size. Harika bir haber bu. Bu gece ‘Son’ sözcüğünü yazdım. Artık ölebilirim.”
Sayfa 29 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Ayrıca bakınız: Monsieur Proust
Proust’un eli, çalışarak geçirilen kim bilir kaçıncı uykusuz gecenin seherinde “Son” kelimesini yazana kadar, bu sayfaların üzerinde dolaşmış, giderek daha sık yorulur olmuştu (yatakta, kimi zaman defteri bir eline alır, kalemi öteki eline, öyle yazardı). Bunları evin kâhyası Celeste anlatmıştı: Ne ilaçların ne özel tedavilerin işe yaradığı hastalığının acısını ancak dört bir yana, halıya, yatağa yaydığı bu kâğıtlar dindiriyordu; Celeste bütün bu yazıları muhabbetle topluyor, derliyordu.
Sayfa 28 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Marthe Bibesco’nun sözlerini anımsıyorum: “Marcel Proust gelip karşıma, küçük altın yaldızlı iskemleye oturdu; içi kürk kaplı paltosuyla, hüzünlü yüzüyle ve geceleri görebilen gözleriyle sanki rüyadan çıkmış gibiydi.”
Sayfa 10 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Şimdi önü açık palto, iç yüzünü kaplayan seyrek ve güve yeniği samur kürkü gözler önüne sererek önümde yatıyor. Buradan gidesim yok. Şunun şurasında sadece birkaç dakika geçti ve Proust’un, Kayıp Zamanın İzinde’yi yazmak için battaniyesinin üzerine uzandığında, seneler boyunca sarındığı paltosu şimdi gözlerimin önünde.
Sayfa 10 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
İnsanın odam dediği yer kendinin cevabıdır bence de.
Ben insanların odalarını kendi zevkleriyle döşemelerini,kendi beğenilerini oraya yansıtmalarını ve onu sadece onayladıkları şeylerle doldurmalarını isterim.
Sayfa 71Kitabı okudu
Seni o kadar iyi anlıyorum ki Jacques. : )
Onlarla birlikte dener,karşılaştırır,esansları seçer,özellikle yetenekli olduğu "koku belleğine" yeni rahiyalar katar ama onun asıl isteği nadir kitaplarına ve elyazmalarına dönebilmektir.
Sayfa 24Kitabı okudu
Vazgeçilmez...
Jacques,Proust a tutkundur,onu yirmi yaşında okumaya başlamış ve yazarın ailesiyle yolu kesiştiği günden sonra da bundan hiç vazgeçmemiştir.
Sayfa 26Kitabı okudu