Bir gün, bir kişi, Hâce Azîzân’ın huzurunda:
“Âşıklar bir demde iki bayram ederler.” mısraını okuyunca o :
“Hayır! Üç bayram ederler.” buyurdu. O zat bu sözün manasını sorunca Haze Azîzân:
“Kulun bir kere Allah Teâlâ’yı zikretmesi, Hak Teâlâ’nın onu iki zikri arasında gerçekleşir.”
Yani Hak Teâlâ önce kendisini zikretmesi için o kula yardım eder. Bu sayede kul zikre muvaffak olur. Sonra Allah Teâla kulunun zikrini kabûl şerefiyle müşerref kılar. Tevfik, zikir ve kabûl... Bir nefeste yaşanan üç bayram...
O, sıdk ve safa yolunda koşan, Kur'an ve Sünnet'e uyan bütün sâliklerin serdarıdır. O nefis ve hevâya muhalefette dizginleri elinden hiç bırakmamıştır. Pak hallerini ağyârın nazarından gizlemiştir. Ona gençliğinde gönül zikri yapmayı Hızır aleyhisselâm öğretmiştir. O da bu yolda devam etmiştir.
Bir kötülükle karşı karşıya kalan kimse, eğer kendi nefsinin kulu ise istirap çeker.
Yok şayet nefsinin kulu değil, Hak Teâlâ'nın kulu ise ıstırap çekmez.
İnsaf et ey mavi gök!
İki yıldızdan hangisi daha güzel salınarak yürüyor?
Sabahleyin doğan senin cihan güneşin mi?
Yoksa Şam canibinden gelen benim ay yüzlüm mü?
Sayfa 290 - Emir Nizâmeddin Ali Şir'den Mevlana Cami hzne hitaben yazılan rubâi
Bâzgeşt (Dönüş)
'İlâhî ente maksûdî ve rizâke matübi "
(Allah'ım , maksadım sensin ve istediğim senin rızandır.)
Buna bâzgeşt cümlesi denir. Zira sâlik, Allah'ın dışındaki her şeyi terkettiğini bu dönüş cümlesiyle dile getirir.
Resûlullah Efendimiz'in [sav] namaz kıldıkları mescidde çok sayıda kapı vardı.
Peygamber Efendimiz (sav) Son hastalıklarında Hz. Ebû Bekir'in (radıyallahu anh) evine açılan kapı haricindeki diğer kapıların kapatılmasını emrettiler. Sahâbe de bu emri yerine getirdiler. Ondan sonra Resûl-i Ekrem Efendimiz (sav) bu hadisi buyurdular.
"Bugün Ebû Bekir'in kapısı dışındaki bütün kapılar kapanır"
Bilinmelidir ki, Hacegan silsilesinde Mahmud İncir-i Fağneviden Emir Külâl'e kadar zikr-i hafiyye ( kalp zikri) ile zikr-i alâniyye (açık zikir) cem edilmişti.
Ne zaman ki Hâce Bahaeddin hazretleri ortaya çıktı, o günden sonra bu usul terkedildi.
Nazar Ber-kadem
(Ayağa Bakış)
Sâlik şehirde, kırda, çarşıda, pazarda, velhâsıl her yerde, gidip gelirken, huzurunun dağılmaması ve bakılmaması gereken yere ilişmemesi için bakışını ayağına çevirmelidir.