Rûhu'l - Furkan Tefsiri - 1. Cilt Gönderileri
Rûhu'l - Furkan Tefsiri - 1. Cilt kitaplarını, Rûhu'l - Furkan Tefsiri - 1. Cilt sözleri ve alıntılarını, Rûhu'l - Furkan Tefsiri - 1. Cilt yazarlarını, Rûhu'l - Furkan Tefsiri - 1. Cilt yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Allah'ı sevmenin alâmeti (nişanı) O'nu çok zikretmektir.
ANASIRI ERBAA (dört asıl unsur) demek imiş. .
Mevlâ Tealâ Hazretleri önce su, hava, toprak, ateş (hararet) i icadetti (yarattı) ki bunlara Anasır-ı Erbaa (dört asıl unsur) denilir. Sonra , bu dört şeyden terkip ettiği (birleştirdiği) bir çamurdan, bütün beşerin babası olan Âdem (a.s.) ın bedenini yarattı.
Sayfa 78Kitabı okuyor
Cabir İbn-i Abdullah'dan rivayet olundu ki, Efendimiz şöyle buyurdu: "Zikrin en üstünü (Lâ İlâhe İllallah), duanın en üstünü de (Elhamdülillah)dır."
Sayfa 75Kitabı okuyor
Elhamdülillah..
“Elhamdülillahi” diyen bir insan, Cenabı Hakk’ın büyüklüğüne delalet eden bütün isim ve sıfatları sayarak onu yüceltmiş gibi olur. Ancak kişi “Elhamdülillahi” cümlesini lisanen söylerken, bu cümlenin manayı şerifini de kalbiyle düşünmelidir. Zira insan, ruh ve bedenden yaratılıp bu ikisinin bir araya gelmesiyle tamamlandığı gibi “Elhamdülillahi” cümle-i şerifesini lisanıyla okurken kalbiyle de, o cümlenin manasını düşünürse, lafız ile manayı birleştirmiş olacağından, o hamd, Kamil ve tam olur
Sayfa 74Kitabı okuyor
Ebu Zer(radıyallâhu anh) den rivayete göre, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyururdu: “ Ey Eba Zer ! Allahın kitabından bir ayet öğrenmeye gitmen, senin için yüz rekat namaz kılmandan daha hayırlıdır. İlimden bir mevzu öğrenmek için gitmen, bin rekât nafile kılmandan daha hayırlıdır. O ilimle amel edilsin, edilmesin(yine böyledir).
Abdullah İbn-i Saîd (Radıyallahu Anh) den rivayete göre, Resulullah (Sallalla hu Aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Ben ilmin şehriyim, Ebu Bekir, o şehrin temelidir, Ömer duvarıdır, Osman tavanıdır, Ali ise kapısıdır. Ebu bekir, Ali ve Osman hakkında ancak hayır söyleyin." (Deylemi, el-firdevs:1/43-44, No:105, Ithaf:6/244)
Çok mühim mesele..
Yakınlarımızın, çoluk-çocugumuzun hastalıklarına, fakirliklerine acıdığımızdan ziyade, namaz kılmamalarına, oruç tutmamalarına, faiz yemelerine acımalıyız. Zira dünyadaki hastalıklar, zorluklar geçer ama ahiretteki belalar bitmez, tükenmez binaenaleyh onlara iyiligi emretmeli ve onları kötülüklerden vaz geçirmeye çalışmalıyız.
Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kur'anı bakarak okumanın, ezbere okumaya karşı üstünlüğü, farzın nafileye üstünlüğü gibidir."
"Mevla Teala'dan edebe muvaffakiyet (kavuşturulmak) isteriz,
Zira edebi olmayan insan, Mevla'nın lütfundan mahrumdur."
Mevlana Celaleddin Rumi (k.s)
Sayfa 11Kitabı okuyor
Ayet-i kerime ve hadis-i şeriflerden de anlaşıldığına göre, insan bu Din-i Mübin-i İslâm'ın: Farz (en kesin delillerle ispat edilmiş hükümler), vacip (farzdan bir derece aşağı zannî olan delillerle sabit olan meseleler), sünnet (Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve sellem) in farz ve vacib'in dışında yaptıkları), müstehap ve edeplerini (Allah-u Teala'ya sevgili olan şeyleri) ne kadar tamamlar, haram (kuvvetli delillerle yasaklığı açık olan) ve mekruhlardan (Mevlâ'nın sevmediği her şeyden) de ne kadar kaçarsa, o kadar kalp yumuşaklığı kazanır. Ve bu işlerden ne kadar eksiltir, haram ve mekruhlardan da na kadar irtikâp eder (işler) se, o derece kalbi katılaşır.
Sayfa 400 - Kur’an-ı Kerim 10. Sayfa Tefsirinden