"Bu ruh benimkini örter," diye düşünmüştüm. Siz de yaşadınız mı ilk karşılaşmanın büyüsünü? Onunla sonsuza değin bir yerde kalmak. O anın hiç eskimesini istemediğiniz bir zaman dilimine hapsolmayı göze almak.
İnsan insanın avcısı... Kanıyorum bir taşın dibinde. Ben kanadıkça akıyorum başka tozlara doğru. Her biri başka tarafa dağılan kum tanecikleri iki kısa gece için ömür biçiyorlar bana. Bahçedeki çayırlara doğru bakıyorum, ötesindeki köprüye... "
Yazarın okuduğum ikinci öykü kitabı. İlk tanışma kitabı etkilemişti devamında okuduğum şiir kitabı da aynı şekilde. Kalemini sevdim ruha değen cümleler, kaleme dökülemeyen sözcüklerin dili olabilir. Okumaya devamm...
Bazen kendinizi anlatmak ihtiyacı duyarsınız. Biriktirdiğiniz nice şey vardır içinizde. Biri size kulak versin, el değmemiş yanlarınızı öğrensin istersiniz.
İnsan neden en ufak şeyleri bile tutar belleğinde? İçinde sayısız oda ve sayısız ceviz sandığı. Bu yüzden belki söylemişti bu tümceyi, ' Unutmak, kuşkusuz bana göre değil. '