Şafak Keya'da Çıplaktı
Yılmaz OdabaşıSözler ve Alıntılar
@ruhani_okur
-Zaman: 2000'e 5 kaladır; mekan: Ortadoğu'dur-
Ortadoğu'nun herhangi bir ülkesinin herhangi bir bölgesinin herhangi bir iline bağlı bir kasabadaki vasat ofiste, yanıbaşındaki koltukta oturan ve İskandinav ülkelerinin birinden gelmiş uzun boylu, sarışın veteriner hekimle konuşmaktadır.
Sayfa 11 - doruk yayınlarıKitabı okudu
"Aslında sormasını bilenler için bütün yanıtlar orta yerdedir; yeter ki, sormak gerektiğini kavrasınlar." dedim.
Bu söyledikleriyle nasıl sarsıldığımı Seydali anlamasın istedim. Ağlamaklı bir edayla gülümsemeye çalıştım. Ellerim titredi, birden üşüdüm sanki... Lokantacı... Demek bir lokantacıyla evlenmişti.
Cesaretimi toplayıp konuyu değiştirerek sordum sonra:
"Kardeşlerin nasıl? Asiya nasıl?"
"Asiya'yı cezaevine girdiğim yıl evlendirdiler. Istemiyordu. Bir gün ziyaretime geldiğinde, 'Ağabey evlenmek istemiyorum. Beni kurtar.' dedi. Ama tutukluydum, elim kolum bağlıydı.
Babama, 'Yapma,' dedim, 'verme.' dedim, dinletemedim. Elimden hiçbir şey gelmedi Asef. Asiya on altı yıldır bir lokantacıyla evli." dedi.
Yıllar önce partinin saflarına katılırken Asiya'dan söz ettiğim sevgili Ferhad, "Her şeyi haketmek gerekir." demişti.
Lokantacı, Asiya'yı hak etmiş miydi?