Şah-ı Nakşibend Sözleri ve Alıntıları
Şah-ı Nakşibend sözleri ve alıntılarını, Şah-ı Nakşibend kitap alıntılarını, Şah-ı Nakşibend en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
(...) Salih amellerin ve hayırlı işlerin özü, huzurla yenen helâl lokmadan kaynaklanır. Her zaman ve özellikle namaz sırasında manevî huzur elde etmek istiyorsanız, mutlaka kazandığınızın helal olmasına dikkat etmelisiniz.
Sayfa 79 - Semerkand, 16. Baskı, Ocak 2016, İstanbul.Kitabı okudu
- Bizim yolumuzda halvet ve sema' yoktur. Bu yolun en önemli özelliklerinden biri, Hace Abdülhalik Gücdevanî Hazretlerinin de buyurduğu gibi; dışı halkla, içi Hak'la olmaktır. Buna 'Halvet-der-Encümen' denir.
Sayfa 81 - Semerkand, 16. Baskı, Ocak 2016, İstanbul.Kitabı okudu
Allah Teâla'yı seven kimsenin şeref ve derecesi ne kadar yüksek ise karşılaşacağı belâ, tehlike ve imtihanlar o kadar çok demektir. Resulullah Efendimize (s.a.v) bir kişi gelip 'Ben sizi seviyorum.' deyince, Sevgili Peygamberimiz bu kişiye, 'O hâlde fakirliğe hazırlan!..' buyurdu. Aynı kişi, 'Ben Allah Teâlâ'yı çok seviyorum.' demesi üzerine bu kez: Efendimiz (s.a.v), 'O zaman belâlara hazırlan!..' * buyurmuştur.
*Tirmizi, zühd, 36; İbnü Hibban, Sahih, VII, 185 (H.no: 2922)
Sayfa 133 - Semerkand, 16. Baskı, Ocak 2016, İstanbul.Kitabı okudu
Çünkü hâlis altının güzellikleri, ateş olmaksızın ortaya çıkmaz. Bu sebeple, insanların güzellikleri de yük ve eza çekme ateşiyle ortaya çıkar.
Sayfa 123Kitabı okudu
Zikir suya benzer; kalp, balık gibidir
Kalbi dirilten tek şey, zikirdir.
Sayfa 197Kitabı okudu
-İnsanlar hâllere, kerametlere bakar. Ancak hâller ise
Şah-ı Nakşibend Hazretlerine bakar!
Sayfa 284Kitabı okudu
Atâullah İskenderî Hazretleri de şunu söyler:
Tüm günah, gaflet ve şehvetlerin kaynağı, kişinin kendi
nefsinden razı olduğu zamandır. Nefsini beğenip takdir etmediğinde, bütün güzellikler senden meydana gelecektir. O hâlde, nefsinden razı olmayan biriyle arkadaşlık yapmak, nefsinden razı olan âlim bir kimseyle dost olmaktan daha iyidir.
Sayfa 43Kitabı okudu
Kâinûn , bâinûndur.
(Var olan, uzaktır.)
Şah- Nakşibend Hazretleri, veliliğin özelliklerine işarette
bulunarak şunları anlatır:
-İnsan, velilerle oturup dünyevî alâkalara duyduğu muhabbeti onların meclislerinin bereketiyle aştığında, ruh ve gönül paklığında muhabbet etme makamına hakikaten ulaşır. Böylelikle kişi, kalıbındaki tefrika ve parçalanmışlıktan kalbindeki birlikteliğe götüren huzuru keşfetmiş olur. Velinin üç özelliği vardır.
1-) Veliyi gördüğün zaman kalbin, onu hemen sever.
2-) Veli bir mecliste konuştuğu zaman, onun oradaki varlığı diğer tüm varlıkları gölgede bırakır. Böylelikle o, Allah'ın dışında var olan herşeyi unutturmuş olur.
3-) Velinin organlarının hiçbirinden, insanların hoşlanmadığı herhangi bir hareket ve davranış meydana gelmez.
Sayfa 12Kitabı okudu
Ebu Talib el-Mekki pöyle diyor:
Allah dostlarından birinin makamını veya ariflerin yollarından bir yolu inkâr eden kimsenin en iyi hâli, yakîn zayıflığı, en kötü hâli ise küfürdür. Yahut bu kimse en azından vecd ve şuhûd anlayışına ulaşamaz.
Sayfa 14Kitabı okudu
Nitekim Şah-ı Nakşibend Hazretleri (k.s) bu konuda
şunları söylemiştir:
Harikulâde olaylar ve kerametlere itibar edilmez. itibar
edilmesi gereken, akaid eserlerinde de değinildiği gibi, Rasulullah'ın (s.a.v) sünnetine uygun hareket etmektir. Her velinin kerameti, aslında Rasulullah'ın (s.a.v) mucizelerinden biridir.
Sayfa 14Kitabı okudu
Şah-ı Nakşibend Hazretleri, 'Tertemiz kabiliyetlerini, farklı arkadaşlıklarıyla kirlere bulaştıran insanların, niyetlerini koruyabilmeleri zordur. Onların bu hâli, ancak kibrit-i ahmere sahip olan Allah dostlarına arkadaş olmaları ile güzelleşebilir' der, bu yola gireceklerin yeteneklerini ortaya koyabilmeleri için, çevresinde oluşturacakları, arkadaşlıkların önemini anlatırdı.
Sayfa 129Kitabı okudu
Şah-ı Nakşibend Hazretlerinin tasavvuftaki terbiye metodu, her davranışa dikkat etmek ve kesin olarak helâl olmayan şehvet ve arzulardan kaçınmaktı. Özellikle helâl rızık kazanıp, helâl lokma yemeye büyük önem verirdi. Sohbet meclislerinde vahyin sırlarından birisi olan şu hadis-i şerifi sıkça söylerdi:
İbadet on kısımdır. Dokuzu helâlinden kazanmak, birisi
de diğer ibadetlerdir.
Sayfa 77Kitabı okudu
Perde Açılınca...
Hace Alaüddin Hazretleri anlatır:
-Şah-ı Nakşibend Hazretlerinin yanında bulunuyordum.
Gündüz vaktiydi ama hava biraz bulutlu... Hace Hazretleri bana, 'Gökyüzüne bak bakalım, öğle namazının vakti gelmiş mi?' buyurdu. Ben de cevap olarak, 'Hayır, henüz namaz vakti girmemiş' dedim. Bunun üzerine Hace Hazretleri, "Gökyüzüne tekrar bak!' buyurdu.
Bu kez gökyüzüne baktığımda, oradaki tüm perdelerin
açıldığını ve semalardaki bütün meleklerin öğle namazını kıldıklarını gördüm. Şah-ı Nakşibend Hazretleri, 'Peki şimdi ne dersin? Öğle namazı vakti girmiş mi?!' dediğinde, daha önceden vermiş olduğum cevaptan dolayı mahcup oldum. Uzun bir süre onun, bu sözlerinin etkisinden kurtulamadım.'
Sayfa 155Kitabı okudu