Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Said Halim Paşa'da Siyaset Ahlakı

Halit Bekiroğlu

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Said Halim'e göre, "İslam alemi, bitmez tükenmez felsefi münazaralar ile vakit geçirip, metafizik vadisinde sonsuz, boş ve kısır çekişmeler ile kuvvetten düşmekte iken, Batılılar, tecrübe metodlarına dayanan yeni bir medeniyet kuruyorlardı. Bununla, tabiatın sırlarına nüfuz ederek, sonsuz kuvvetlerden faydalanmayı başarmakta idiler."
Sayfa 90 - İlke yayıncılıkKitabı okudu
"Kant'ın yahut Spencer'in ahlak görüşüne inanan, sosyal hayatta Fransız, siyasette İngiliz üslubunu kabul eden bir Müslüman, ne kadar bilgili olursa olsun, ne yaptığını bilmeyen bir kimseden başka bir şey değildir. Bir adamın zihninde uyuşmaları imkansız onca zıt fikirler bulunur ve çatışıp dururlarken, o adamın kafası ve vicdanı nasıl bir şey olur, tasavvur edilsin! "
Sayfa 164 - İlke yayıncılıkKitabı okudu
Reklam
"Hiçbir kuvvet insanı, başka bir insanın, zümre veya topluluğun keyif ve iradesine tabi olmaya zorlayamaz."
Sayfa 84 - İlke yayıncılıkKitabı okudu
Said Halim Paşa'ya göre, halk ile aydın tabaka arasında doldurulması imkânsız büyük bir uçurum vardır. Halk, ileri gelenleri ve mütefekkirleri ile tam bir tezat halindedir. Halk bu aydın sinifa, ne yaptığını bilmeyen fakat pek tehlikeli ve yıkıcı unsurlar gözü ile bakarak itimat etmez. Halktan beklediği takdir ve itaati göremeyen mütefekkir tabaka ise, vatandaşlarına karşı hor gören bir çehre takınarak kendini teselliye çalışmakta; memleketini, her tarafı kaplayan cehaletten kurtarmaktaki aczinden utanması lâzım gelirken, istediğini yapmayan toplumun sert ve inatçı olduğundan şikâyet edip durmaktadır. Halkı, işinde ve bilgisinde yüksek bir seviyede bulunduğuna inandıramayınca, daha başka çeşitli vasıtalara başvurarak nüfuz elde etmeye çalışmakta, böylece yabancıların baskılarına bir de aydın tabakanın baskısı eklenmiş olmaktadır. Bu hâl ise hayat şartlarını ağırlaştırmakta, düşüşü ve gerilemeyi kat kat tehlikeli bir hâle getirmektedir.
Çünkü tarafsızlık "alçakça bir ölümü tercih etmek" demektir.
Reklam
Din, insanın bakış açısına göre değişen, bazen yüceltilip bazen aşağılanan ve ya anlamsız bulunan "göreceli bir gerçek" ya da "hayal ürünü" bir fantasma değildir. Metafizik saplantılardan oluşan tehlikeli bir tasavvur, boş bir avuntu, erişilmesi imkansız vaatler manzumesinden ibaret bir vehim hiç değildir
Sayfa 87 - İlkeKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.