Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sanat Objesi Olarak Sanatçı

Kolektif

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
William Blake
Ey şiirin ressamı, resmin şairi, Bütün yaşamını oymacılık ve şairlikten kazanmaya çalışarak zor koşullarda hayatını sürdürdü. Resimlerinde toplumsal adalet ve insani konuları işledin. Evrendeki karşıtlıklar dengesini keşfettiğin zaman 'karşıtlıklar olmaksızın ilerleme olmaz' dedin, tüm tabulara rağmen..
Caravaggio, Narcissus, Roma
Kara bir büyü gibi sardı tüm bedenimi Yüzyıl oldu sanki arayıp duruyorum İçinden çıkmaya çalıştığım örümcek ağları Arzuladığı nedir Arzuladığım neydi Adadığım o boş ıssızlıkta Ay büyürken içimde bir kez daha baktım aynaya Tekrar tekrar bakmak Kendime Benliğimin derinliklerinden sızan o cılız ışığa
Reklam
Yüzden yüze iletişim frekansları fırçayı tutan elini tir tir titretiyor, fırça güçsüzleşiyor, bir kaç gölge oluşturduktan sonra bir an ressamın başı yere doğru eğiliyor. Başını kaldırdığında karşısında artık başka bir yüz var. Gelecekten gelen bir yüz : Yasemin Mori'nin yüzü. Hollandalı genç kıza benzemiyor. Daha ihtiraslı, daha atak, daha kararlı. 21. yüzyılın tüm özelliklerini donanmış bir yüz. Ressam hafif bir şaşkınlık yaşıyor ve duraksıyor. Yerdeki mavi boya lekesi gittikçe büyüyor, yayılıyor. Yasemin Mori'nin bakışları davetkar, ressamı çileden çıkaracak denli cüretkar. Bakışlarındaki küstah ifade erotik çağrışımla birleşmiş. Hem Hollandalı kız hem de gelecekten gelen bu dişi, Eros'un Azad ettiği yüzler olmasın.
Ernst Ludwig Kirchner, Modeliyle Otoportre
Bir elinde fırça, diğerinde palet. Önünde, görünmeyen, devasa, bakire bir tuval hayal ediyorum. Ölüm kadar beyaz, bir fırça darbesiyle yaşama dönmeye hazır kadar beyaz. İki evren arasında seni bekleyen bu beyazlıktan korkuyorsun doğal olarak. 'Ya dokununca beyazı yaşama aktaramazsam' korkusu. Elindeki fırçayı öyle gergin tutuyorsun ki, bir bıçak gibi tuvale saplamayı düşünüyorsun. Yüz hatların, boyun damarların gerilmiş, gözlerin hafif aralanmış, ahşap bir kapıdan bakıyorlar sanki. Bir ısırışta dudaklarının arasındaki piponun sapını kurabilirsin. Öylesine öfkeli ve sinirli bir halin var. Eee dostum, kolay mı usta olmak? Bunu sen çok iyi bilirsin. Beyaz bir tuvalin karşısında kırmızı alevlerde yanmayı da. Alevler her yerini yakmasın diye kırmızının içinde mavi sudan çekilmiş şeritler kullanmışsın. Bütün bedenin kavrulmasın diye. Sırtını döndüğün model boşluk içinde. Latince olduğunu düşündüğüm sözcükler mırıldanıyır : Non omnis Morari (her yerim ölmeyecek). Beyazın da sanatçıyı yaktığını biliyorsun. Her yerim yanmayacak diye mırıldanıyorsun.
Goya, Saturn, Prado Müzesi
Bir görenin bir daha unutamayacağı bu resimdeki en çarpıcı unsur ise Saturn'ün yüzündeki dehşet ve korku dolu bakışı. Üzerinden kanın süzldüğü parçalanmış bedenden bile ürkütücü duruyor. Belki de bu bakışlar, aslında izlenmesi için yapılmamış olan bu resme daha da yaklaştırıyor bakan kişiyi. Çünkü resimde herkes için tanıdık bir şey gizli: Her ne kadar egemen güç olsa da yaptığı eylemin dehşet vericiliğinin farkında olan Saturn'ün çıkmazını ve ikilemini yansıtıyor. İzleyene, Saturn'ün bile insani yanının olduğunu hatırlatıyor.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.