Misk gülü sabahleyin yapraklarını açıp bütün güzelliğiyle doğar, akşam da kuruyup yapraklarını dökerek ölürdü. Bu garip gül, güneşin doğuşu ve batışı arasına sıkışmış yaşamında, aradığını bulmuş muydu acaba? Keşke dilini bilseydik de insanın yüz yıla sığdıramadığı özlemlerini ona sorsaydık.