"Spor sözümona stadyumlarda yapılıyor, tribünlerden izleniyor, ama boyutları bu kadar dar değildir.Ruh ve beden olarak insan, zaman ve mekan içinde sürekli sportif devinim içindedir. Bu devinimin tarihi, anlamı ve yorumu vardır. Spor yazarının işlevi de sporu yazıya dökmektedir, ki gerçekte bu uğraşın da bir tür spor olduğu söylenebilir.
Hıncal Uluç, işte bu uğraşın maratoncularından biridir. Uluç'un yazılarında sporun bütün koşulları ve yöntemleri satırlar arasına sinmiştir. Okurken düşünürüm: İyi hazırlanmıştır Hıncal, oyunu iyi kurmuştur, taktiğine diyecek yoktur, tümceler arasındaki bağıntı ilginçtir. Kimi zaman hücum üstüne hücum tazeleyen bir futbol takımı gibidir, kimi zamn devirici yumruğunu vurmak için ayak oyunlarıyla zaman kazanmaya çalışan bir boksore benzer, kimi zaman çıtayı aşmak için ayak oyunlarıyla zaman kazanmaya çalışan bir boksöre benzer, kimi zamna çıtayı aşmak için zarif bir sıyrılışı yeğler, kimi zaman ipi gögüslemek için ciğerlerinin körüğünü son gözeneğine dek çalıştırır, kimi zaman atlama kulesinden havuza bakan sporcu gibi beş saniye soluğunu tutar, kimi zamna atağa geçer, yazının sonuna imzasını basmak için tümceden tümceye güvenli adımlarla ilerler."
İlhan Selçuk