Sazan
Slawomir MrozekÖne Çıkan Sazan Gönderileri
Öne Çıkan Sazan kitaplarını, öne çıkan Sazan sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Sazan yazarlarını, öne çıkan Sazan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Anlıyorum. Siz de dünyaca ünlü bir yazar olmalısınız. "
"Yok canım, abartmayalım lütfen. Biraz mürekkep yalamışlığımız, kağıt paralamışlığımız var, ama öyle pek mühim işler yapmadım. "
"Ben de en azından bir ressam olsam ne güzel olurdu . . . Biraz daha oturmak istesem müsaade eder misiniz?"
"Elbette, müsaade sizin. Hiç rahatsız olmayın. "
Severim böyle zıpçıktı tipleri. Gözlerinde biz entellerde olmayan taze, parıltılı bir ifade olur.
"İhanet!" diye bağırdı Mareşal. "Düşmana saldırmanız gerekirdi, silah arkadaşlarınıza değil! "
..
"Unuttuğunuz bir şey var: Barış zamanındayız efendim, kimseyle bir alıp veremediğimiz yok. Yani savaş yok. Ne yapsaydık yani?" dedi ve dişlerini başkumandanın boynuna geçirdi.
Oturmuş, insanların kişilikleri ve hayatlarının akışını değiştiren icraatları üzerine laflıyorduk.
"Mesela beni ele alalım . . . " dedi Encümen Üyesi. "Sigara içmeyi bıraktım ve böylece şimdi sahibi olduğum villayı yaptıracak kadar para biriktirdim. Şimdi çok güzel bahçeli bir villam var. Biraz istek ve irade yetti."
"Söylediklerinize tüm kalbimle katılıyorum" dedi Şube Şefi. "Ancak tasarruf ve nefsine hakim olmak her şey demek değil. Ben mesela, her gün mesai saatinden sonra örgü örüyorum. Sadece para kazanmak için değil, aynı zamanda bu işi kendime prensip edindiğim için. Çünkü bir şey üretmezsem asla yerimde duramam. Bu bana ne kazandırdı dersiniz? Bir süre sonra ördüklerimi sattım ve evimin önünde gördüğünüz son model Toyota marka arabayı satın aldım. Anlatmak istediğim, sevgili dostumun da belirttiği gibi, tutumlu olmanın yanında çalışkanlığın da büyük rol oynadığı."
"Emriniz nedir Mareşal? "
"Özel bir birim oluşturacağız: Vampir Komandolar! Bu komandolar, insanüstü güçleri sayesinde diğer özel timler için imkansız olan görevleri üstlenecekler. Düşmanın merkez karargahına girip, başkumandanın kanını emecekler. Doğal olarak, kanı emilmiş Mareşal ya da General, bir vampire dönüşecek ve çevresindekilerin, yani astsubaylarının kanını emecektir. Onlar da diğer albay ve yüzbaşıları ısıracak, bu salgın teğmenlere, sonra da çavuşlara sıçrayacak ve en sonunda erler de bundan payını alacak. Böylece biz tek kurşun bile atmadan, düşman ordusunun tamamının kanı emilmiş olacak. "
Günümüzde hâlâ bir ayı ile beraber fotoğraf çektirmek isteyen çıkar mı acaba? Dağ başında bile olsa?
Bu kadınları anlamak imkansız doğrusu. Beni kabul etmedi. Belki de yanlış kapıyı çaldığım içindir?
"İnsanlık, beni sonsuz ihtirasıyla hayal kırıklığına uğrattı."
Gece yarısına doğru parkta tek başıma kalmıştım. Hava soğuktu, yağmur çiseliyordu, sapıklar için ideal bir sonbahar akşamıydı. Ürkmeye başlamıştım.
Sonunda onu buldum, çalıların arasından bir karaltı çıktı ve bana doğru geldi.
"Beş yüz zloty ister misiniz?" diye sordu.
"Bana mı soruyorsun?" dedim. "Valla ben kaderime razıyım, ne yapacaksan yap."
"Ben de beş yüz zloty istiyorum" diye cevap verdi. "Bana bir beş yüzlük verirsen gidebilirsin. "
Gayet normal görünüyordu. Elinde bir muşta vardı ve hiç de sapığa benzer bir tarafı yoktu. Ona iki yüz zloty ve otuz groş verdim, çünkü yanımda daha fazlası yoktu.
Parayı kaybettiğime üzülmüyorum. Önemli olan toplumun kendini güvende hissetmesi. Bizim aramızda sapık falan yok.
Meyhanede oturmuş ülke ekonomisini iyileştirmenin yollarını arıyorduk.
"Bir eğlence merkezi açabiliriz" diyerek Muhasebe Müdürü ilk öneriyi ortaya attı. "Her zaman işe yarar. "
"Fena fikir değil ama uygulaması zor" dedi Kasa Sorumlusu. "Boş arazi desen sürüsüyle var da, içine koyacak atraksiyonu nereden bulacağız?"
Mareşal, Kurmay Subayına:
"Derhal takviye kuvvetleri devreye sokmamız lazım" dedi.
Kurmay Subay:
"Takviye kuvvetimiz kalmadı efendim" diye yanıtladı.
"Askeri mezarlıklar ne güne duruyor öyleyse?"
"Şehitlerimiz aktif durumda değiller efendim. Şu sıralar ebedi istirahat görevindeler. "