Sen Ben Lenin: Bir Hikaye, İki Senaryo, Bir Film
Barış BıçakçıSen Ben Lenin: Bir Hikaye, İki Senaryo, Bir Film Gönderileri
Sen Ben Lenin: Bir Hikaye, İki Senaryo, Bir Film kitaplarını, Sen Ben Lenin: Bir Hikaye, İki Senaryo, Bir Film sözleri ve alıntılarını, Sen Ben Lenin: Bir Hikaye, İki Senaryo, Bir Film yazarlarını, Sen Ben Lenin: Bir Hikaye, İki Senaryo, Bir Film yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ben hırsız değilim. Ben çalmam gerekirse halk adına el koyarım. Ha, el koysam ne yaparım heykeli? Şöyle geniş bir düzlüğe kocaman bir satranç tahtası yaparım. Devasa bir satranç tahtası, dev satranç taşları. Lenin'i de alıp bir asker olarak o tahtaya koyarım. Savaşan bir asker. Ona bu yakışır.
Sayfa 211Kitabı okudu
Ben komünistim. Benim dünyaya bakışım bu. Ben itaate değil, parti disiplinine ve dayanışmaya inanırım. Bak bugün bizim Ahmet'i toprağa veriyoruz. İnsan gibi insandı. Yoksulları bedava tıraş ederdi, üzerlerine mis gibi lavanta kolonyası sürerdi. Kimseye yaranmaya çalışmadı. Onuruyla yaşadı ve öldü. Mezarının başında öyle devlet büyükleri, çıkar çevreleri olmaz Ahmet'in, bir avuç insan olur ama o avuç da sıkılır yumruk olur.
Sayfa 179Kitabı okudu
Oğlum Deniz benim için teorik ve pratik bir hatadır. Annesini çok sevmiştim. O ayrı, onun yeri ayrı. Ama Deniz... Bir de gittik adını Deniz koyduk. Şu hâle bak! İktidara yamandı, kıytırık bir belediye başkanı oldu. Neymiş, turizmi canlandıracakmış! Palavra! Deniz'in tek derdi Başbakan'ı kasabaya getirmek. Niye? Çünkü ona yalakalık yapacak. Niye? Çünkü siyasi parti değil, mafya bunlar, mutlak itaat istiyorlar.
Sayfa 179Kitabı okudu
Bence zaten heykeller tek başlarına çok anlamsız şeyler. Gereksiz bir kutsallık, zorlama bir maneviyat. Altını sözle doldurmazsan, Lenin'i bir cümle içinde kullanmazsan, Lenin ne işe yarar neyi değiştirir? Ben heykelleri değil cümleleri hikâyeleri tercih ederim.
Sayfa 168Kitabı okudu
Malik Hoca dedi, yakarsın. Ben dedim, yakarım kumandanım. Malik Hoca dedi, ısınırsın. Ben dedim, ısınırım kumandanım. Malik Hoca dedi, kusura bakma. Ben dedim, kusura bakmam kumandanım. Malik Hoca dedi, heykeli belediye aldı Faruk. Ben dedim, Allah o belediyenin belasını versin kumandanım.
Sayfa 161Kitabı okudu
Kasabanın en güzel abisiydi. Ah güzel Ahmet Abim benim!
Sayfa 159Kitabı okudu
EROL: Siyasi miydi kocan?
GÜL ANA: Boylu posluydu. Çiçek açar yaprak dökerdi. Dalları suya değerdi. Arkadaşları da öyleydi.
Sayfa 155Kitabı okudu
Uyuşmazlıkları giderebiliriz ama çelişki kalıcıdır.
Sayfa 112 - LeninKitabı okudu
Hayal gücü iktidara!
Sayfa 107Kitabı okudu
Lenin, Rus devrimci ve devlet adamı. Asıl adı Vladimir İliç Ulyanov Lenin'dir. Abisini Rus çarı idam edince Lenin devrimci harekete katılarak çara karşı mücadeleye girmiştir. Tutuklanıp Sibirya'ya sürülmüştür. Serbest kalınca İsviçre'ye gitmiş, Emperyalizm, Kapitalizmin En Yüksek Aşaması ve Nisan Tezleri kitaplarını yazmıştır. 1917 yılında Halk Komiserleri Başkanı olmuş, silahlı ayaklanmayla çarı devirmiştir. Sonra Sovyetler'i kurarak Rusya'da sosyalizmi inşa etmiş, komünist bir toplum kurmak için mücadele etmiştir. Sanayiyi geliştirmiş, üretimi artırmıştır. İşçileri iktidara getirmiş, köylülere toprak dağıtmıştır. Sovyetler Birliği'ni dünyanın en güçlü ülkelerinden biri hâline getirmiştir.
Sayfa 106 - bir çocuğun ağzından LeninKitabı okudu
(Fikret ile İdil, geceleyin meydanda Lenin heykelini gören bir bankta oturmuş heyekli seyretmektedir. İdil ve Fikret bakışır)
FİKRET: Ne güzeliz böyle. Sen, ben, Lenin.
Sayfa 102Kitabı okudu
İDİL: Yine aynı yere geldik. Ya sonuçta bu bir heykel! Ağzı var dili yok. Bir heykelden sol adına, mücadele adına bir şeyler ummak çok saçma!
FİKRET: Tabii denizden Lenin'in kendisi çıksaydı iyiydi daha üzerinden sular süzülürken bütün kasabayı örgütlerdi! Ne yapalım buna da şükür.
Sayfa 94Kitabı okudu
Hukuk güçlüden yanadır. Mahkeme bir iktidar organıdır.
Sayfa 90Kitabı okudu
Koca bir düzeni değiştiren adam nasıl önemli olmaz İdil! Hiçbir şey vermezse, heyecan verir Lenin, mücadele azmi verir. Tabii dünyaya nereden baktığına bağlı. Soldan mı...
Sayfa 74Kitabı okudu
Annem hapishaneye görüşe geldiğinde üzülürdüm. Beni dar, karanlık görüş yerinde görmesini istemezdim. Orada değildim ki ben, başka bir yerdeydim, daha aydınlık bir yerde.
Sayfa 64 - Fikret'in iç sesiKitabı okudu