Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sevmek Dokunmaktır

Desmond Morris

En Eski Sevmek Dokunmaktır Gönderileri

En Eski Sevmek Dokunmaktır kitaplarını, en eski Sevmek Dokunmaktır sözleri ve alıntılarını, en eski Sevmek Dokunmaktır yazarlarını, en eski Sevmek Dokunmaktır yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
296 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
90'lı yılların ortalarında kütüphaneye gidip ödünç kitap servisinden Bu kitabı istedim kitap kendilerinde vardı fakat ödünç olarak dışarıya vermiyorlardı yani kitabı orada okumam gerekiyormuş Ben de müdür ile görüşeceğimi beyan ettim bayan bir müdür gözlüklerini çıkartıp tepeden aşağı beni süzdü Biz normalde bu kitabı ödünç olarak vermiyoruz ama size vereyim dedi Şimdi bakıyorum da kitabın kendisi burada var Ama buralar ıssız yazısı ile karşılaştım gorilleri inceleyen Bir zoolog profesörün hayvanların kendi aralarında yaptığı temastan beşeri ilişkilerimize genelleme yapıyor Anthony Hopkins in İçgüdü filmi Az da olsa bu kitaptan çalıntıdır okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum okumak gerekir ki Dokunmak bizdeki anlamı ile fortçuluk değildir Şehvet hissinin uyanmasıda değildir
Sevmek Dokunmaktır
Sevmek DokunmaktırDesmond Morris · İnkılap Kitabevi · 200756 okunma
296 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Temas
Dokunmaktan çekiniriz. Bize bunu toplum öğretir. Ahlak dedikleri kavramın önemli bir kısmını bedensel temas oluşturuyor. Yazar çok iyi bir araştırma sürecinden sonra yazmış bu kitabı. Okunması yararlı olacaktır. Gözlemlerini ikna edici bir şekilde temellendirmiş.
Sevmek Dokunmaktır
Sevmek DokunmaktırDesmond Morris · İnkılap Kitabevi · 200756 okunma
Reklam
(Bebekler) Ağlayarak, temasın başlamasını, gülümseyerek, temasın sürdürülmesini istediğini ifade eder. Ağlamak, "Buraya gel,"; gülümsemek, "Benimle kal," demektir.
Primatlar içinde gülümseyiş yalnızca insan yavrusuna özgüdür. Maymun yavrularında böyle bir ifade görülmez. Gereği de yoktur zaten. Annelerinin kürklerine kendi başlarına tutunabilecek kadar güçlüdürler ve anneleriyle diledikleri kadar yakın temas kurma olanağına sahiptirler. İnsan yavrusu ise bunu beceremediğinden, ne yapıp yapıp annesine sevimli görünmeli, onu yanına getirmeyi başarmanın yolunu bulmalıdır. İşte gülümseme, evrimin bu soruna bulduğu çözümdür.
İnsan ağlaması maymunca bir biçimde başlar. Yavru maymunlar ağladıklarında, bir seri ritmik çığlık atarlar, ama gözlerinden yaş akmaz. Doğumdan sonraki ilk haftalarda insan yavrusu da aynı biçimde gözyaşı dökmeden ağlar. Ancak bir süre sonra, sesler verilen işarete gözyaşları da katılır. (...) Bunun türümüze özgü bir anlamı olması gerekir. Gözyaşı dökmek, her şeyden önce gözle görülür bir işarettir. Yanaklarımızın tüysüzlüğü akıp giden gözyaşlarının parıldamasına, dolayısıyla gözyaşlarımızın kolayca fark edilmesine yardımcı olur. (...) İnsan-annenin, diğer birçok türlerdeki anneler gibi yavrusunu temizleme güdüsü güçlüdür. Altını ıslattığında onu değiştirir, kurular. Gözyaşları da , sanki duygusal bir gerilim anında anneyle benzer bi yakınlaşma sağlamak için evrinmiş bir "altını ıslatma karşılığı" olabilir pekâla. Gözyaşlarının, sidik gibi bedendeki artıkları dışarı atmaya yardımcı olmak gibi bir işlevleri yoktur. Az miktarda salgılandıklarında, gözlerin temizlenmesini ve korunmasını sağlarlar, ancak oluk oluk akmaya başladıkları zaman toplumsal bazı işaretler vermekten öte bir işlevleri yoktur. (...) Gülümsemek gibi, gözyaşlarının da başlıca işi, görünüşe bakılırsa, yakınlaşmaya çağrıdır.
Ana babayla oyunla karışık dövüşmek, el şakası, "saldırgan gençlik" maskesi altında çocuğun bebeklik çağından kalma yakınlaşma ihtiyacını giderir.
Reklam
Bebeklik sonrası dönemde, bağımsız hareket etmek ihtiyacı ortaya çıkmıştır; şimdi ise, ergenlikte, bu ihtiyaç artarak beraberinde yeni ve güçlü bir istek getirir: Mahremiyet.
Eğer bebeğin gönderdiği mesaj "Beni sıkı tut", çocuğun ilettiği mesaj, "Beni yere bırak" ise, ergenlik çağındakinin mesajı da "Beni rahat bırak"tır. (...) Çocuklarına büyük bir sevgiyle bağlı ana-babalar bu sorunu genellikle, bilinçsizce, ama inanılmaz entrikalara başvurarak çözümlerler. Bunun tipik bir örneği "üst-baş düzeltme" oyunudur. Artık doğrudan doğruya sevecenlik belirten bir dokunma onlara yasaklandığından, bedensel teması "Dur, kravatını düzelteyim", "Bekle paltonu fırçalayayım" gibi yollardan sürdürürler.
108 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.