Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Seçme Yazılar

Sevmek, Sevinmek, İyi Şeyler Üstüne

Yaşar Kemal

Sevmek, Sevinmek, İyi Şeyler Üstüne Sözleri ve Alıntıları

Sevmek, Sevinmek, İyi Şeyler Üstüne sözleri ve alıntılarını, Sevmek, Sevinmek, İyi Şeyler Üstüne kitap alıntılarını, Sevmek, Sevinmek, İyi Şeyler Üstüne en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Köy Enstitüleri açıldı. Gün yüzü görmemiş köylerden çocuklar gelip doluştular oraya. Yeni bir okuma türü, yeni bir hayat... Bozkır bir canlandı, Türk milleti ayağa kalkıyordu. Yüzyıllık uyuşmuşluğundan utanıyordu. Çocuklar, Enstitüye türküleriyle, oyunlarıyla, sesleriyle, güzel görenekleri, gelenekleriyle geliyordular. Gerçekten bu topraktan olan ne varsa biraz daha güzelleşiyordu. Yobaz, milliyetçi kisvesine girip, ağa kisvesine girip, politikacı olup Enstitülerle savaşa başladı. Onu yıktı. Hani milliyetçiydiler ya! Milliyetçi insan, gün ışığına kavuşan bir milletin çocuklarına, onların yaptıklarını reva görür mü? Bütün mesele gerici, sömürücü düzen sarsılmasın... Ne olursa olsun halk sömürücülerin elinden kurtulmasın.
Sayfa 39 - Umutsuzluğa Düşmenin Gereği YokKitabı okudu
Reklam
Mustafa Kemal ortaya çıktığı zaman, durum umutsuzun umutsuzuydu, yenildi mi? İnsan, umutlu olsun diye bundan sağlam, bundan güzel örnek mi olur? Bugünkü, bu gelip geçici duruma bakıp umutsuzluğa düşmenin bir gereği yok...
Kadınlara zulüm, zulümlerin en beteridir. Zinhaaaar, kadınlara zulmetmeyesin. Bu senin sonun olur. Dört kitap da bunu yazar, bütün insanlık gelenekleri, bütün kitaplar da...
Sayfa 79 - yky
Kadınlara zulüm zulümlerin en beteridir. Zinhaaaar, kadınlara zulmetmeyesin. Bu senin sonun olur. Dört kitap da bunu yazar, bütün insanlık gelenekleri, bütün kitaplar da...
Sayfa 79 - YKYKitabı okudu
Üç derdim var birbirinden ayrılmaz Bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm...
Sayfa 95 - Epope AydınlığıKitabı okudu
Reklam
Ne güzel yalansız, salt sevgi dolu bir insan eli sıkmak. Sıcacık, sıcacık...
İnsan nasıl doğduğu yerden kültüründen dilinden kopabilir ?
Bir gün bir konferansta, New Yorkta bana sormuşlardı:"Sen hep boyuna Çukurovayı mı yazacaksın?"Çok şaşırmıştım bu soruya. Şöyle karşılık verdiğimi anımsıyorum:"Yalnız ben mi yazıyorum sanıyorsunuz Çukurovayı,Tolstoy da,Balzac da,Kafim da, Joyce da,Stendhal de, Faulkner da Çukurovayı yazdı­lar."Bir kişi kendinden, kendi koşullarından, doğduğu topraktan, altında yaşadığı gökyüzünden, yaşadığı ilişkilerden, zenginleştiği dilden, en küçük ayrıntılardan nasıl sıyrılır da bir başkası olabilir? Olabilse de niçin?
"Benim köyümde, hiç olmazsa bir Karacaoğlan şiiri bilmeyene, o bir aptaldır, diye kız vermezlerdi kolay kolay... O Karacaoğlan ki, 'Üç derdim var birbirinden ayrılmaz / Bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm', demişti. Ve şimdi bugünkü dünyada bir şiir, bir roman okumamış çok kişi var. Kötü, çirkin bir epope olamazdı. Halk onu birkaç yıl hiç dinlemez, kusardı. Şimdi televizyonlar kötü dizilerle, kötü türkülerle, kötü oyunlarla dolu. Halkın elinden hiçbir şey gelmiyor. Her yönüyle, beyniyle, yüreğiyle gece gündüz yıkanan bir insanlık..."
Sayfa 96 - Epope Aydınlığı yazısındanKitabı okudu
"Düşünmek, en küçük anlamda, var olmak demektir."
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.