Sağlığımda esirgenen sevgi
Ölümümde ölgün bir akşam üstü
Seslenirse çok geç..
İstemem, susturunuz.
Kalsın, istemem
Her şey var da dünyada
Yoksa
Yalnız benim gerçeğim.
Derinden sesler geliyor
Durduramaz beni aşkın
Bekle geçinceye kadar
Yayı daha germe
Kıracaksın.
Karanlıkta kımıldayan düşünceyi
Göremez sendeki göz
Örtülere büründüğüm şu anda
Düşmüş senden kumaşlar
Çıplaksın.
Eser serin bir rüzgâr
Sen çok sıcaksın
Koptu senden ellerim, köprü yıkıldı
Seni benim tarafa nasıl alabilirim
Uzaksın.
Vurur yolda giderken.
Ve durgun en şen sofralarda bile
Tantalos'un dalları gibi gece yarısı
Çekilir geriye, uykular insafsız.
Yarınlara güvenen sımsıkı giyinik
Gövdelerde eğreti
En süslü giysiler.
Çok gördüler mi sizin olsun demeyi
Âşık Paşa öğretti:
"Acı dirliğim isteyen
Tatlı dirilsin dünyada.."
Çok bunaldınız mı dilinizde bu beyit.
Hırslar da boşuna
Paralar da, kavgalar da boşuna.
"Bir hastaya vardın ise
Bir yudum su verdin ise."
Yunuuuus, Yunus
Gece vakti ev uyur, biz soğuk-ıssız
Odalarda oturur,
Ölümler, toprak, sahipsiz gölge...
Ancak bulunduğun yerde,
Gündüzüm gündüzmüş,
Yokluğum seni de üzmüş,
Allah kısmet ederse
Kalkıp geleceğim.
Fazlası istenmez bence,
Gözlerin olmalı sade
Görüp göreceğim.
ŞAYET AŞK
Şayet aşkın tohumu
Düşmüşse gönlüne
Suyunu esirgeme,
Aşkın hakkını yeme
Pişman olursun ömrünce.
Sana gölge verecek dallar
Fışkırır ancak gençlikten
Büyüt bu fidanı ey genç
Hazır yeşermişken!
Ne demek istediğimi
Ömrünün ortalarında
Ansızın anlarsın
Alkol kana yayılınca
1 Ağustos 1948