Eskiden sessizliğe mahkum ettiğimiz insanları bugün "konuşmaya" mahkum ediyoruz. Doğal olarak "farklı" şeyler söylüyor, ancak bu işi gündemi belirleyen "farklılığa" uygun bir şekilde yapıyoruz, tıpkı eskiden Aklın gündemi belirlemesi gibi. Bunda şaşıracak bir şey yok, çünkü düzende bir değişiklik yok. Aklın emperyalizminden sonra sıra farklılığın neo-emperyalizmine geldi.