Siyaset, bireyden topluma karşılıklı etkileşim içinde belirlenirken aynı zamanda tanımından başlayarak, kurumlarına ve işleyişine kadar farklı yaklaşımları ve süreçleri ifade eder. Bu yüzden siyasetin her bireye ya da topluluğa göre farklılaşan bir niteliği vardır. Siyaset daha makro ve genel bir alanı kapsarken, kamu yönetimi onun organizasyonuyla ve örgütlenmesiyle ilgilidir. İnsanlık tarihinin başlangıcından bu yana insanlar, birlikte yaşayabilmek için bir kısım kurallar gerektiğinden bir tür örgütlenme içinde olmuşlardır. Bu örgütlerin yönetim yapısını, niteliğini, işleyişini, denetimini ve eleman alımı ile bürokrasisini kamu yönetimi inceler.
Kamu yönetimi, yönetim tecrübesinin ve diğer yönetim işleyişlerinin yansıması olarak görülebilir. İnsanlar ilk önce yönetime ve hiyerarşiye aile içinde şahit olurken, sosyalleşme mekânları bir nevi yönetimin de öğrenildiği ortamlar haline gelir. Aile, okul, sosyal çevre gibi ortamlar kişinin yönetim tecrübesini edindiği mekânlardır. Bundan dolayı devlet sosyal bir ihtiyaç olması yanında beşeri ilişkilerle sürdürülür. Sosyal ve siyasi hayatımızda kamu yönetimi ve dolayısıyla devletin çok önemli bir yeri vardır. Bu çalışma, siyaset bilimi ve kamu yönetimi hakkında basit, temel ve gerekli bilgilere sahip olmak isteyen herkese faydalı olacak bir giriş metni özelliği taşımaktadır.
